Balkanlardan Bursa'ya uzanan göç yolculuğunu genç kuşakların gözünden ele alan "Göçmen Torunlarının Gözünden Balkanların İzi, Bursa'nın Mirası" projesinin tanıtım toplantısı yoğun katılımla gerçekleşti.
BUSE ATEŞ / BURSADA BUGÜN
Balkanlardan Anadolu'ya uzanan göç hikâyelerinin izlerini günümüze taşıyan Göçmen Torunlarının Gözünden Balkanların İzi, Bursa'nın Mirası, Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Yıldırım Salonu'nda düzenlenen toplantıyla kamuoyuna tanıtıldı. Programda, Bursa'nın göçle şekillenen çok kültürlü yapısı, kuşaklar arası hafıza ve ortak yaşam mirası ele alındı.
Toplantıya katılanCHP Bursa milletvekili Hasan Öztürk, Balkan ve Rumeli göçlerinin Türkiye'nin tarihindeki yerine dikkat çekti. Göçün yalnızca bir yer değiştirme değil, büyük bedellerle yaşanmış bir tarih olduğunu vurgulayan Öztürk, bu hafızanın yeni kuşaklara aktarılmasının önemli bir sorumluluk olduğunu söyledi. Öztürk, Balkan ve Rumeli'den gelen insanların Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda önemli rol oynadığını belirterek, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan kaybetmenin ne demek olduğunu bilen kadroların bu ülkenin temellerini attığını ifade etti. Göçmenlerin küçümsenmemesi gerektiğini dile getiren Öztürk, ortak geçmiş ve ortak gelecek anlayışıyla Balkanlar ile Türkiye arasında güçlü bağların kurulmasının önemine değindi.
Programda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ise Bursa'nın bir göçmen kenti olduğuna vurgu yaparak, "Bursa nüfusunun yaklaşık yüzde 90'ı göçmen kökenlidir. Bu şehir, Balkanlardan ve Rumeli'den gelen hemşehrilerimizin emeğiyle, alın teriyle ve kültürüyle büyümüştür" dedi.
Kendi ailesinin de göçmen olduğunu anlatan Bozbey, dedelerinin çok genç yaşta topraklarını terk ederek Anadolu'ya geldiğini belirtti. Göç sürecinde yaşanan zorluklara dikkat çeken Bozbey, "Dedelerimiz arazilerini, hayvanlarını geride bırakarak yola çıktı. Ne ticaret biliyorlardı ne de şehir hayatını. Ama üretmeye tutunarak ayakta kaldılar" ifadelerini kullandı.
Göçmen ailelerin zamanla toprağa tutunarak Bursa'da kök saldığını belirten Bozbey, kentin birçok mahallesinin bu emeklerle oluştuğunu söyledi. Bursa'nın yalnızca bir göç kenti değil, aynı zamanda bir barış kenti olduğunu vurgulayan Bozbey, bu tür projelerin özellikle genç kuşaklar için büyük önem taşıdığını dile getirdi.
Balkan ve Rumeli kökenli iş insanlarının Bursa ekonomisine ciddi katkı sağladığını da ifade eden Bozbey, "Bursa'nın ihracatının büyük bir bölümü Balkan ve Rumeli'den gelen hemşehrilerimizin emeğiyle gerçekleşiyor. Bu, göç mirasının üretim ve kalkınmaya nasıl dönüştüğünün açık bir göstergesidir" diye konuştu.
Konuşmaların ardından projenin kapsamı ve hedefleri katılımcılarla paylaşılırken, göç hikayelerinin kayıt altına alınarak gelecek kuşaklara aktarılmasının önemi vurgulandı.
Bursa Bölge, 2025.12.17 11:53