Sözün bittiği değil, başladığı yerdeyiz

2018.11.21 09:30 - Son Güncellenme: 2018.11.21 09:30
A

'Aile hayatına yönelik bazı politikaları yanlış buluyorum.

İyi bir çocuk yetiştirmek, iyi bir ev hanımı olmak BAKAN yada belediye başkanı olmaktan veya başarılı bir işkadını olmaktan daha elzemdir.

Bu nedenlerden ötürü yerel seçimde hiçbir kadın belediye başkan adayına oy vermeyeceğim'.

Bu sözler Profesör Doktor Mehmet Karalı'ya ait.

Erbakan Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Karalı...

Hangi devrin, hangi çağın profesörü ise artık...

Kadın belediye başkanları, kadın milletvekilleri sayısı artsın diye tüm siyasi partiler mücadele verirken bu Profesör neyin kafasında , anlamak zor...!

Siyasi partilerin kadın kolları ve gençlik kolları özellikle seçim dönemlerinin vazgeçilmezidir.

Evlere girmek, seçmenle diyalog kurmak için kadın kolları, miting alanları süslemeleri için de gençlik kolları görev yapar.

AK Parti Genel merkez kadın kolları tam da yerel seçim öncesinde bir toplantı yapmış...

81 ilde yapılacakmış bu toplantılar.

Bursa il kadın kollarıyla yapılan toplantı basın bültenine  ve fotoğraflara baktım da, toplantıda 10kişi var.

Kadın kolları bülteninde şunlar yazıyordu;

'Genel Merkez Kadın Kolları Çevre,  Şehir ve Kültür Birim Başkanlığı'mızın 81 ilimizde koordine ettiği Şehir ve Kadın Atölyesi'nde şehrimizi Bursalı işkadınlarımız ile birlikte masaya yatırdık.

Kadın mimar, mühendis, avukat, şehir planlayıcısı, meclis üyesi, muhtar, meslek odası yöneticileri, STK temsilcileriyle bir araya geldi.

Farklı meslek gruplarındaki kadınlarımızın şehrimiz ile ilgili fikir, öneri ve görüşleri alındı.'

Bu önemli bir toplantı bence...

Ancak...

Katılımcılar yetersiz...

Geniş kapsamlı, Bursa'yı  iyi tanıyan,doğru ifade edecek, stk yöneticileri, akademik odaların kadın uzmanları davet edilseymiş keşke...

Kadına taciz ve şiddetin gittikçe arttığı ülkemizde kadının her alanda var olma mücadelesi takdire değer.

Ancak...

Geniş topluluklar, yüksek hatta haykıran seslerle varlığını gösterecek organizasyonlara imzasını atmalı Türk kadını.

O nedenle iktidar partisinin ülke çapında başlattığı bu toplantıların sadece kent sorunlarını değil, kent yaşayanlarının özellikle de kadınlara yaşatılanları tartışması ve dile getirmesi şart.

Kadını evde hapis hayatı yaşamaya mahkum,çocuk bakıcısı gibi görenlere inat erkeğin olduğu her alanda nasıl da başarılı olduğunu bağıra bağıra anlatın.

Anlatın ki, bağnaz, yobaz düşünce sahipleri belki duyar...!

Hale bakın...

Bir yanda Üniversite dekanı kadın evde otursun çocuk baksın diyor...

Diğer yanda, iktidar partisi kadın kolları küçük çaplı da olsa kent için elini taşın altına koyuyor...

Gerçekten anlaşılması zor, hatta akıl almayacak kişilerin tuhaf sözleri ile aşağıya çekilmeye çalışan Türk kadınının işi çok zor...!

Böylesi örümcek kafalı akademisyenlerin yetiştireceği öğrencilere hangi ülkeyi ve geleceği emanet edebilir anneler, kadınlar?

Sözün bittiği değil, başladığı yerdeyiz...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları