Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

Turizm markaları Bursa'da yeni sayfa açıyor

2022.05.24 16:51 - Son Güncellenme: 2022.05.24 16:51
A

Günümüze turizm anlayışı genellikle eğlence, güneş, kum ve deniz olarak görülmesinin yanında, bir şehrin mutfakla ilgili mirası turizm ürünü olması açısından da son yıllarda önemli bir güç kazandı.

Ülkelerin ve şehirlerin turizm potansiyellerinin tanıtılmasında, mutfak kültürlerinin ön plana çıkarılma isteği gün geçtikçe önem kazanıyor.

Bölgeden bölgeye değişiklik gösteren yemek kültürü, çekicilik unsuru olarak turizm çeşitleri arasında yerini alıyor.

Öyle ki bugün, bir ülkenin ya da şehrin turizmini büyütmek amacıyla gastronominin çekiciliğinden yararlanılmaktadır.

Gastronomi turizmi, ekonomik kalkınmaya büyük katkı sağlayabilecek potansiyeli olan bir turizm çeşidi ve sürdürülebilir ekonominin gelişmesi için önemli bir katkı sağlamaktadır.

Gastronomi amaçlı seyahat eden turistler, böylece şehrin ve ülkenin tanıtımına ve gelirine dolaylı katkı sağlıyor.

Kültürel değerlerden biri olan yemek ile ilgili değerler, uluslararası turizm hareketlerinde önemli bir güç olarak yükseliyor.

Uzun zamandır gastronomi kavramı, artık ülke ve şehir tanıtımlarında aktif bir rol üstlenmeye başladı.

Turizm sektörünün büyümesini sağlamak için, gastronominin çekiciliğinden yararlanılmakta ve kaliteli turist olarak tanımlanan kitleyi çekebilmek adına, gastronomi turizminin geliştirilmesinin öneminin altı çizilmektedir.

Bursa Skal Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Gülçin Güleç, Bursa Skal Kulübü'nün öncülüğünde 5 Haziran'da Botanik Park'ta gerçekleştirilecek Bursa'nın ilk gastronomi festivali 'Bursa Gastrofest' ile ilgili tanıtım toplantısında söze şöyle başladı:

"Botanik Park'ta 62 standın yer alacağı Bursa GastroFest ile kentimiz için bu alanda bir ilke imza atacağız. Sabahın erken saatlerinden itibaren tam anlamıyla bir lezzet şöleni yaşatılacak. Turizm acenteleri ve tüm Skal kulüpleri aracılığı ile Bursa dışından gastronomi turizmiyle ilgili ziyaretçileri kentimize getireceğiz. Ünlü şefler, yemek yazarları, akademisyenler, kanaat önderleri, ülkemizin önde gelen restoranları ve şefleri tarafından hazırlanan tadım sofralarını beğeniye sunacağız. Sadece yurt içi değil, yurt dışından da misafirler ağırlayacağız. Hem yeme-içme sektörü, hem de konaklama sektörü için kentimize önemli katkılar sağlanacak."

Güleç, festivalle birlikte Bursa'nın gastronomi turizmi açısından canlanması için en önemli adımı atmış olacaklarını da paylaştı:

"3 yıllık bir fizibilite çalışmasının sonucunda, binden fazla ziyaretçinin katılmasını bekliyoruz. Gastronomi bir kültürel mirastır. Gastronomi için önemli bütçeler ayıran ve bunun için şehir şehir, ülke ülke gezen kitlenin seyahat rotalarında Bursa'nın da yer edinmesi adına çok değerli bir hamle olacak. Bursa'nın turizmin tüm alanlarında hak ettiği konuma gelmesi için çabalarımızı sürdüreceğiz. Bütün amacımız, Bursa'nın gastronomi açısından ziyaret edilebilir bir şehir olmasını sağlamak."

Gülçin Güleç, daha sonra sözü BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Irmak Aslan'a bıraktı. Irmak Aslan, Bursa GastroFest ile ilgili beklentisini aktardı:

"Bursa, muhafazakâr bir şehir ve gece hayatı yok. Aynı zamanda İstanbul, İzmir ve Antalya gibi misafirlerini dışarıda ağırlayan bir şehir değil. Bu işletmeler için dezavantaj yaratıyor. Bununla ilgili bir çalışma yaptık. Bursa, misafirlerini evinde ağırlamayı daha itibarlı görüyor, bizlerde bu algıyı değiştirmeyi amaçladık. Gastronomi turisti daha fazla para harcıyor. Bir gün konaklayan bir gastronomi turistinin yeme-içme sektörüne katkısı ortalama 150 dolar. Hedefimiz bu kitleye ulaşabilmek. Bursa'nın sahili olsa da, Antalya ile yarışacak sahiller değiller. Farklı olarak büyük bir sanayi ve ticari hacmi ile Bursa, ihracatçı kimliği olan büyük bir şehir. Gerçekleşmesini planladığımız festivalle, ticari amaçlı Bursa'nın güçlü olduğu tarafları hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Pandemi döneminde işletmelerimiz çok büyük sıkıntı yaşadı. İşletmeler adına çok faydalı olabileceğini düşünüyorum. Ekonomik katkıyı kim sağlıyorsa, benim hedef pazarım o. İşletmelerinde kendini geliştirmesi ve dünya mutfağının Bursa'da gelişmesi lazım. Bursa'nın bir gastronomi şehri olduğunu ve güçlü turizm potansiyelini anlatmak istiyoruz."

'Gelenekten geleceğe' temasıyla bu buluşmaya neresinden bakarsanız bakın, Bursa mutfağının geleceği için büyük bir adım.

Bu kararlılıkta Bursa yakın bir gelecekte tarihi ve kültürel zenginliğinin yanı sıra restoranları, yemekleri ve ünlü şefleri ile gastronomi turizmi ağına giren bir şehir olabilir.

Öte yandan, havada uçuşan bilet fiyatlarına dikkat çekmek istiyorum.

Biletleri Biletix'ten satışa sunulan GastroFest için öğrenci 200 TL, yetişkin 275 TL...

Bileti alırken en önemli karar noktası fiyat.

Kısacası, artan maliyetler ve yüksek enflasyon sarmalı ile boğuşan herkesim için bu fiyatlar düşündürücü...

Buradaki hedef kitle yerel halk değil de, özellikle turist, işletmeler ve turizm profesyonelleri olsa da, biçilen fiyat umarım beklenen ziyaretçi kitlesinin önüne geçmez.

Gastronomi turizmi için Bursa'da bu potansiyel var mı?

Bugüne kadar gastronomi turizmi ile ilgili belediyelerin yapmış olduğu birçok başarılı projeye imza atıldı, Bursa içinde etkisi de oldu.

Ancak gelecekte biraz daha eşik atlamak için sıradanlığın dışında farklı planlar içerisinde hareket etmemiz de gerekiyor.

Osmanlı'nın en önemli başkentlerinden olan ve aynı zamanda da Uludağ ve ovada yetişen ürünlerdeki çeşitliliğin mutfağına yansıdığı Bursa; coğrafi konumu, tarihi, kültürel mirasını mutfağına alarak günümüzde birçok lezzetin çıkış noktası.

Binlerce yıldır dünyaca ünlü ipek dokumaları, çinisi, tekstil ürünlerinin yanı sıra halk arasında İskender kebabı olarak bilinen ve birçok lezzetli yemekleri ile de gezginlerin, tarihçilerin, sanatçıların eserlerinde yer alan Bursa, günümüzde kestane şekeri ve kemalpaşa tatlısı ile de unutulmaması gereken birçok lezzeti barındırıyor.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları