Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

Paylaşım ekonomisine ilgi arttı

2022.07.18 17:44 - Son Güncellenme: 2022.07.18 17:46
A

Ortak tüketim anlamına gelen 'paylaşım' ekonomisine olan talep her geçen gün artıyor.

Uzun süredir insanların bir şeye sahip olmaktansa paylaşma yoluna gitmeyi tercih etmesi, paylaşım ekonomisindeki büyümede en büyük faktör olarak öne çıkıyor.

Paylaşım ekonomisi pazarında özellikle konaklamadan ulaşıma, mal alım veya satımından, malların paylaşımı ve kiralanmasına kadar birçok sektör dikkat çekiyor.

KPMG'nin hazırladığı 'Mobiliteyi Hızlandırmak' raporuna göre, paylaşım ekonomisi 2025 yılında 400 milyar dolarlık hacme ulaşacak.

Tabi bir de buna giyimde paylaşım ekonomisini eklemek lazım.

Öte yandan da, ortada bir gerçek var ki giyim sektörü yatırım aracı olmayı sürdürüyor.

Sürekli artan fiyatlardan giyim sektörü etkilenmiş olsa da, tüketiciler giyeceklerini sezon dışında almayı tercih ederken bir yandan ikinci el piyasasına da ilgi artıyor.

Gelin isterseniz ikinci el piyasasındaki gelişmelere detaylı olarak birlikte göz atalım.

Tüm dünyada yaşanan yüksek enflasyon, ikinci el önyargısını da kaldırdı diyebiliriz.

Tabi burada online platformlarında büyük rolü var.

Online platformlar ikinci el kıyafet pazarında büyük bir müşteri kitlesi yarattı.

Bu durum perakende sektöründe cazip hale gelen ihtiyaç dışı tüketimi tetiklerken, ikinci el piyasasında da hareketliliğe yol açtı.

Herkesin ortak sorunu olan önümüz, arkamız, sağımız, solumuz ZAM! ZAM! ZAM!

Tüketiciler kadar üreticiler de dertli!

Tüketiciler gıdadan giyime, otomobilden beyaz eşyaya kadar birçok ürüne zam geleceği ve bir daha aynı fiyata bulamayacağı endişesi ile hareket eder oldu.

Tüketicinin söz konusu eğilimi ikinci el eşya satan platformlara da ilgiyi artırdı.

Türkiye'de ikinci el pazarı büyüme hızı konusunda diğer ülkelere göre daha önde olduğu tahmin ediliyor.

Piyasada bunun adına 'tüketiciler akıllı alışverişe yönlendi' deniyor.

İkinci el ürün satış platformu dendiğinde; Trendyol, Gardrops ve Modacruz olmak üzere 3 platform öne çıkıyor.

Geçen yıl açıklanan verilere göre Dolap, 2020'de 1 milyar 450 milyon TL tutarında 22,4 milyon adet ürün satışı gerçekleştirmiş.

1,4 milyon aktif bireysel satıcı Dolap üzerinden aylık ortalama 900 TL kazanç elde etmiş.

Bu yılsonunda satıcıların Dolap uygulaması üzerinden 7 milyar TL'lik ürün satışı gerçekleştirilmesi hedefleniyormuş.

Kısacası, paylaşım ekonomisindeki gelişmeleri iyi analiz etmek gerekiyor.

Paylaşım ekonomisinde, önümüzdeki döneme dair tüketici tercihleri açısından çıkarılacak çok önemli sonuçlar var.

Artık tüketiciler, alım gücü azaldıkça fiyat hassasiyeti gibi kavramlara daha çok önem veriyor.

Söz konusu gelişmelerin ana odağında, fiyat beklentisi öncelikler arasında yer alıyor.

Projeksiyonlar, ikinci el pazarının önümüzdeki dönemde de pozitif şekilde büyümeye devam edeceğini gösteriyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan haziran ayına ilişkin tüketici ve üretici fiyat endekslerine göre, yıllık tüketici enflasyonu yüzde 78,62'ye yükselirken, aylık artış yüzde 4,95 oldu.

Üretici fiyat endeksi aylık yüzde 6,77, yıllık yüzde 138,31 arttı. Böylece TÜFE 24 yılın zirvesine çıkarken, ÜFE de 1995'ten bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı.

Bu arada oluşan 60 puanlık fark, yeni zamların bir anlamda habercisi olarak görülüyor.

Bakalım giyim pazarında beklenen fiyat artışı beklentisi ne?

Bloomberg HT'ye konuk olan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, TL kredilere ulaşmakta zorluk yaşadıklarını belirtti.

İşçilik maliyetinde temmuz ayında yapılan yüzde 30'luk artışın, birkaç ay sonra hazır giyim sektöründe etiketlere yüzde 20-30 oranında yansıyacağını belirten Ramazan Kaya, "Giyim sektöründe daralma bekleniyor" açıklamasında bulundu.

Kaya, "Son 3-4 aydır hammadde ve emtia fiyatlarında bir duruş oldu. Hatta bir nebze düşüş görüldü. Temmuz ayında yapılan asgari ücret artışının yanı sıra, enerji ve dövizdeki artış devam ediyor. Biz üreticiler olarak yüzde 5-10 artış ile satmak zorunda kalacağız ama bu, tüketiciye yüzde 20-30 arasında fiyat artışı olarak yansıyacaktır. Bu yıl düşük kalmasının sebebi de geçen yıl yaşanan yüksek fiyat artışları oldu. Geçen kış yüzde 70'leri aşan fiyat artışları yaşandı. Bir de hane halkının alım gücü düştü. Dünyada durgunluk var. Küçülmeye gittiğimiz bir noktada yüksek fiyat darboğaz getirir" diyor.

Aslında mesele sadece ikinci el piyasası, akıllı alışveriş ya da paylaşım ekonomisi değil...

Mesele tüketiciye, üreticiye ve değişen piyasa koşullarına bakış açımız...

Mesele maliyet yönetiminden fiyat endişesi ile hareket eden tüketicilere, üreticilere ve pazarlama yöntemlerine kadar yaşanan sorunlar...

Ve en önemlisi de paylaşım ekonomisi içerisinde bu sorunları daha çok konuşacağız gibi...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları