Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

İşçilerle patronlar birbirine girdi!

2022.12.17 22:03 - Son Güncellenme: 2022.12.17 22:03
A

Türk Metal Sendikası Bursa 1 No'lu Şubenin 4. Olağan Genel Kurulu vardı.

TÜRK-İŞ Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, Bursa'da sendika üyeleriyle bir araya geldi.

Tek liste ile gidilen seçimde Şube Başkanlığına Mehmet Burhan seçildi.

Pevrul Kavlak'ın yaptığı konuşma son dönemde herkesin üzerinde durduğu konuların başında geliyor.

Malum, uzun bir zamandır alım gücü düştü ve musluklar iyice kısıldı.

Enflasyon oranına değinerek başladığı konuşmasını dinlerken, söz asgari ücret ve vergi oranları ile gelir vergisi tarifesinde emekçiler lehine düzenlemeler istediklerine geldi.

Gördüm ki; ağırlaşan hayat şartları, giderek artan enflasyon, durgunluk (resesyon), üretim krizleri, işten çıkartmalar iyicene çileden çıkarmaya başlamış.

Pevrul Kavlak'ın konuşmasından Bursa sanayicileri de nasibini aldı.

Şöyle ki,  Bursalı sanayicilere ihracat rekorunu hatırlatan övgü dolu mesajı da vardı.

Öyle bir dönemdeyiz ki, gemisini kurtaran kaptan oluyor.

"Bize de ekonomiyi kurtarmak kalıyor" diyor Pevrul Kavlak...

2023 geliyor...

Herkes asgari ücretin kaç lira olacağıyla meşgul!

Elbette ki, işçisinden emekliye kadar herkes yerden göğe kadar haklı...

Peynirin 100 TL, 1 Lt sütün 18 TL, 1 kilo soğanın 13 TL, marulun 10 TL olduğu bir dönemdeyiz.

Elektrik, doğalgaz, su ve saymakla bitmeyen diğer tüketim ihtiyaçları...

Evet, herkes hayat pahalılığında geçinmeye çalışıyor.

Enflasyon özellikle sabit gelirlileri olumsuz etkiledi.

Buradan 'Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun bir sonraki toplantısının 20 Aralık'ta gerçekleştirileceğini de hatırlatmış olalım.

Konuşmasında asgari ücretle ilgili beklentilere de değinen Pevrul Kavlak, şu örneği verdi:

"Avrupa'da asgari ücretle çalışanların oranı yüzde 3-5 seviyesindeyken, en yüksek olan Romanya'da bile yüzde 15 civarındayken, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın verilerine göre neden yüzde 50 seviyesinde bunu tartışmamız gerek" dedi.

Tartışırız da, işin içinden nasıl çıkarız?

Aynı zamanda içlerine sinen bir rakam olursa kararı imzalayacaklarını, olmazsa masadan kalkacaklarını da söyledi.

"Hepimizin canını yakan,  vergi oranlarıyla ilgili değişiklik talep edeceğiz. 'Bu adaletsizliği giderin' diyeceğiz. 'Yeter artık canımıza tak etti' diyeceğiz. Vergi oranları ile gelir vergisi tarifesinde emekçiler lehine düzenlemeler istiyoruz" diyerek devam etti.

Peki, sonra ne oldu?

Söz, TÜİK'e (Türkiye İstatistik Kurumu ) geldi.

Herkesin cebindeki rakamla iyi geçinemeyen TÜİK'in açıkladığı ve açıklayacağı enflasyon rakamlarına...

"Enflasyonu öyle bir harcama paketi üzerinden açıklıyor ki, bu paketin işçilerle hiçbir ilgisi yok. Temel tüketim ürünlerine, kiraya, ekmeğe, gıdaya, okul masraflarına, ulaşıma bakın. Bakın da görün gerçek enflasyonu! Bu ülkede emekçinin krizi var. İşçinin, memurun, emeklinin, küçük esnafın, dar ve sabit ücretlinin krizi var. Bu kriz bizim krizimiz. Biz yoksullaştık. Bu krizin bedelini, biz ödedik" dedi Pevrul Kavlak...

İş dünyasına ve sanayiciye de sorsan o da krizde...

Temel gıda maddelerinden enerjiye kadar her şeyin fiyatı katlanmış durumda.

Son bir yılda doğalgaza yüzde 264, elektriğe yüzde 184 ve benzine yüzde 312 zam geldi.

Köprü geçişleri, trafik cezaları, pasaport harçları...

Kısaca enflasyon cepleri kemirirken, elde avuçta ne varsa gidiyor.

"Bu ülkede adaletsiz gelir dağılımı var. Adaletsiz vergi politikaları var. İşsizlik var, yoksulluk var.  Bu düzen bizi korumuyor. Bu düzen bankada parası olanları, kur korumalı mevduata yatırım yapanları, büyümeden fazlasıyla pay alanları, döviz biriktirenleri koruyor. Alın teri dökenlerin, bu ülkede mülteciler kadar değeri yok. Gerekirse, resmi olarak TÜİK'e başvuracağım. Biz, İşçilerin Geçim Endeksinin açıklanmasını, enflasyon paketinin, bizim temel harcamalarımıza göre yapılmasını istiyoruz. Ayrı bir endeks talep ediyoruz. Siz bir enflasyon oranı açıklıyorsunuz; emeklisi, memuru, dulu, yetimi, hepsi sizin açıkladığınız o rakama göre zam alıyor. Metal emekçisi, o rakamla sözleşme masasına oturuyor. Buradan ilan ediyorum, 2023 sözleşmesi geliyor. Ben artık O TÜİK rakamlarıyla masaya oturmam. O rakamlarla pazarlık yapmam" diyor.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe'ye seslendi:

"1999 yılında işçilik payı yüzde 9,9'muş,2021 yılında yüzde 4,4'e düşmüş. Yani yine bizden gitmiş. Hal böyleyken, İhracatçılar Meclisi Başkanı çıkmış, asgari ücreti fazla artırmayın, 400 doları geçmeyin, yoksa ihracatımız sekteye uğrar diyor. Yani devletimizi tehdit ediyor. Sanayide elektriğe yüzde 400 zam gelmiş. Doğalgaza yüzde 264 zam gelmiş. Adamların gıkı çıkmıyor. Ama gözünü emekçinin parasına dikiyor. Yahu siz bu emekçilerin ekmeğine daha ne kadar çökeceksiniz? Yetmedi mi?  Gözünüz doymadı mı? Bizden daha ne alacaksınız?  Canımızı mı alacaksınız?"

Vergi sistemine değindi:

"Türkiye'de ücretli çalışanlar üzerinde ağır bir vergi yükü var. Yılın başında aldığımız net ücret,  vergi kesintileri nedeniyle ilerleyen aylarda giderek azalıyor. 2002 yılında gelir vergisi tarifesi brüt asgari ücretin 22,9 katı iken, bugün sadece 4,9 katına denk geliyor. Bugün bu vergi sistemiyle, artık biz azalan gelirliyiz. Çarşıya pazara gidiyoruz yüzde 18 KDV ödüyoruz, özel tüketim vergisi ödüyoruz. Telefon kullanıyoruz iletişim vergisi ödüyoruz. Evimiz varsa emlak vergisi, arabamız varsa otomobil vergisi ödüyoruz. İşçinin, emekçinin sırtına bu kadar binilir mi? Biz artık adil bir vergi sistemi istiyoruz."

Özetle...

İşçilerle patronlar birbirine girdi!

Başlığımıza geri dönersek anlaşıldığı üzere, TİM Başkanı Mustafa Gültepe'nin sözleri TÜRK-İŞ Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak ve birçok emekçiyi derinden üzmüş.

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları