Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

Gıda enflasyonuna karşı hamle!

2023.11.06 21:03 - Son Güncellenme: 2023.11.06 22:50
A

Geçtiğimiz günlerde Bursa'da gıda sektöründe önemli bir buluşma gerçekleşti.

BTSO tarafından Ticaret Bakanlığı destekleri ile yürütülen İşlenmiş ve Dondurulmuş Gıda UR-GE projeleri kapsamında düzenlenen 'Bursa Food Point' alım heyeti organizasyonundan bahsediyorum.

Gıda sektörünün uluslararası rekabetçiliğini geliştirmek amacıyla düzenlenen etkinlikte, Bursa firmaları yabancı alıcılarla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi ve önemli ticari bağlantılar kuruldu.

Bildiğiniz üzere Bursa, Türkiye'nin en önemli ihracatçı kentleri arasında yer alıyor.

Bu tür organizasyonlarla da Bursa'nın ihracatçı kimliği daha da güçleniyor.

Peki;

Dondurulmuş gıda sektöründeki potansiyel ve ihracat pazarındaki fırsatlar neler?

Sizce dondurulmuş gıdalar, gıda krizine çare olabilir mi?

Dondurulmuş gıda sektörü denildiğinde aklıma gelen ilk isim, sektörün kalkınması için büyük emekler sarf eden BTSO Dış Ticaret Konsey Başkanı, Kaledonya Dış Ticaret CEO'su ve Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Murat Bayizit olmuştur.

Aynı zamanda Dondurulmuş Gıda Sanayi Derneği Kurucu Başkanı...

Dr. Murat Bayizit ile görüştüm.

Sektördeki son gelişmeleri merak ettim ve "Türkiye ve Bursa'da dondurulmuş gıdanın ihracatı ve ticaret hacmi ne kadara ulaştı?" diye sordum.

Önemli değerlendirmeler yaptı.

Şöyle ki;

1974 yılında Türkiye'de başlayan dondurulmuş gıda pazarının çok eski olmayan ve yaklaşık 50 yıllık geçmişi olan genç bir sektör olduğundan bahsetti.

"Dondurulmuş gıda, meyve ve sebze başta olmak üzere gıdaların taze durumlarına en yakın bir şekilde muhafaza edilme şekli. Sağlık açısından bakıldığında da yanlış bilinen doğrular sınıfında birinci sırada geliyor. Herkesin bildiğinin aksine dondurulmuş gıdalar, en sağlıklı ve en doğal haliyle saklanabilen gıdalardır" diyor.

Ticaret hacmi...

"İlk Kayseri'de başlayan serüven bugün, 80 dondurulmuş gıda fabrikasıyla yaklaşık 1 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmış bir sektör. Dünya toplam ticaret hacmi 300 milyar dolar olarak kabul edebiliriz. Bu açıdan bakıldığında rakamsal olarak küçük bir paydada, fakat Türkiye pazarında dondurulmuş gıda sektörü özellikle üretim tarafında ciddi oranda büyüyen bir hacme sahip" diyerek devam ediyor.

"Türkiye'de ev dışı tüketim kanalında dondurulmuş gıda hızla büyürken, perakende tarafında ise maalesef dünyadaki trendlerin çok gerisinde" diyerek ekliyor.

Tüketime baktığımızda...

"Türkiye'de kişi başı tüketim hala 4,5 - 5 kilogram seviyelerinde ve büyük bir kısmı unlu mamuller ve patates tarafında yer alıyor. Avrupa'da ise kişi başı yıllık tüketim 45 -50  kilogram civarında. İngiltere'de 60 - 70 kilogram ve Amerika'da 70- 80 kilogramlara kadar çıkmakta. Perakende zincirlerinde dondurulmuş gıda tüketimleri artarak devam etmekte. Tabii hazır tüketimde direk tüketilebilir şekilde hazırlanmış dondurulmuş gıdaların da payı çok yüksek. Türkiye olarak dondurulmuş gıdada daha ziyade hammadde boyutunda başarılı bir ülkeyiz. Tarla ve üretim tarafında iyi bir altyapımız var. Teknoloji ve insan kaynağı noktasında fabrikalarımızın durumu Avrupa ve dünya standartlarında diyebiliriz" diyor.

"Biraz öncede bahsettiğim gibi perakende tarafında pazar çok yavaş büyüyor. Ev dışı tüketim yani catering ve horeca'da full servis dediğimiz tarafta oldukça hızlı büyüyen bir pazara sahibiz" diye ekliyor.

Bursa...

Bursa'nın dondurulmuş gıdanın merkezi konumunda ve yüzde 60'lar seviyesinde kurulumun mevcut olduğundan bahsediyor.

"Bu açıdan bakıldığında şehrimiz dondurulmuş gıda sektörünün bir anlamda da temsilcisi. Özellikle Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nda çok başarılı bir şekilde yürütmüş olduğumuz UR-GE projelerinden birini dondurulmuş gıdalar üzerine yaptık. Proje kapsamında 'Bursa Food Point' adı altında dünyanın birçok ülkesinden alım heyetleri düzenliyoruz ve birçok ülkenin satın alıcılarını Bursa'ya getirip fabrikalarımızı gezdiriyoruz. Öte taraftan düzenlediğimiz mini fuarla ürünlerimizi sergiliyoruz. Bu anlamda da ciddi bir faaliyet içerisindeyiz. Yine aynı şekilde sektör temsilcilerimiz KFA fuarcılıkla (Küresel Fuar Acentesi Projesi) içerisinde yurtdışındaki bütün fuarları bizzat yerinde takip ediyor. Gerçekleşmiş olan 'Bursa Food Point' organizasyonuna 30'un üzerinde ülkeden satın alıcıları Bursa'ya getirdik. Dondurulmuş ve işlenmiş gıda üzerine çok başarılı etkinlikti" diyor.

Yabancı alıcıların Bursa firmalarını ve Bursa'nın potansiyelini görebilmesi açısından önemli olduğunun altını çiziyor.

Bu açıdan da BTSO'nun dondurulmuş gıda sektöründe Türkiye'deki bayraktarlığını yaptığını vurguluyor.

Hem üretim hem de teknoloji açısından Bursa'nın buna çok müsait olduğuna dikkat çekiyor.

Dondurulmuş Gıda Sanayi Derneği...

"Sektörün bir çatı kuruluşuna ihtiyacı vardı. Özellikle sektör temsilcilerinin bir araya gelebilecekleri, sektörün sorunlarını, zayıf ve güçlü yönlerini sergileyebilecekleri ve çeşitli platformlarda dile getirebilecekleri bir çatı kuruluşu yoktu. Pandemi sonrası İstanbul'da Dondurulmuş Gıda Sanayi Derneği'ni kurduk. Ben de kurucu başkanıyım" diyor.

"Derneğin altyapısını hazırlıyoruz ve yakın zamanda Türkiye'nin önemli firmalarının da katılımıyla güçlü bir STK haline getireceğiz. Sektörün büyümesiyle ilgili yol haritalarını belirleyip aksiyon alacağız. Bünyesinde teknolojiyi barındıran ve uluslararası standartlara sahip bir sektör. Bu açıdan da bakıldığında tekstil, otomotiv ve makine sektörü gibi teknolojiyi barındıran yapısı var" diyerek ekonomiye kattığı değerden bahsediyor.

Son olarak...

"Yetişmiş personel olarak  oldukça iyi bir altyapıya sahibiz. Dernek olarak; perakende tarafında tüketimin arttırılması, üretim teknolojilerinde gerekli olan desteğin sağlanabilmesi, ihracatın arttırılması ve sektörün ihtiyaç duyduğu ara eleman ve yetişmiş personel ile ilgili ihtiyaçları tespit edebilmek adına ciddi çalışmalar yürütüyoruz" diyor.

Gıda enflasyonu...

"Aslında dondurulmuş gıdanın faydalarını bilen tüketicilerin daha çok tercih edecekleri ürünler sınıfına giriyor. Bugün gıda enflasyonunu önleyebilecek sektörlerin başında dondurulmuş gıda sektörü geliyor. Çünkü Temmuz ve Ağustos ayında üretmiş olduğunuz domatesi, kışın ortasında rahatlıkla aynı maliyet ve aynı fiyat skalasıyla tüketebilmeniz için dondurulmuş gıdayı incelemeniz gerekiyor. Öte yandan hiçbir kimyasal ve koruyucu madde kullanmadan üretilmesi açısından özellikle sağlık tarafında da en sağlıklı gıdalar olarak ön plana çıkıyor" diyerek öneri sunuyor.

Velhasıl...

"Bugün 60 milyon ton meyve sebze üreten Türkiye'nin yaklaşık olarak ürünlerin tarladan tüketiciye ulaştığı noktaya kadar yüzde 30 - 40 gibi bir kaybının olduğunu düşünürseniz, böylesine büyük bir kaybın önüne geçebilmesi için de dondurulmuş gıdanın her daim ön planda olması gerekiyor. Pek çok faydalarını sayabileceğim bir sektörün daha fazla tüketici ve üreticiye duyulabilmesi için yaptığımız faaliyetleri önemsiyoruz" sözleriyle sektörün önemine dikkat çekiyor.

Dr. Murat Bayizit'in değerlendirmelerinde gıdanın geleceğine dair önemli tespitleri yer aldığını düşünüyorum.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları