Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

Kredilerde takip miktarı artıyor!

2024.04.06 19:37 - Son Güncellenme: 2024.04.06 19:41
A

Bireysel kredi kartı borçları 29 Mart itibarıyla 1 trilyon 376,6 milyar liraya ulaştı. Taksitli kart borçları 593,5 milyar lira, taksitsiz kart borçları 783 milyar lira oldu.

Vatandaşın mal ve hizmet alımlarında birincil ödeme aracı haline gelen kart kullanımı dur durak bilmiyor.

Tüketici borçlarındaki büyüme fark atmaya devam ediyor.

Toplam kredi hacmi 12 trilyon 876 milyar 792 milyon liraya çıktı.

Tüketici kredilerinin tutarı 1 trilyon 623 milyar 501 milyon liraya yükseldi.

Söz konusu kredilerin 444 milyar 533 milyon lirası konut, 92 milyar 796 milyon lirası taşıt ve 1 trilyon 86 milyar 172 milyon lirası ihtiyaç kredileri.

Taksitli ticari kredilerin tutarı 1 trilyon 592 milyar 788 milyon liraya çıktı.

Takipteki alacaklar 197 milyar 542 milyon liraya yükseldi.

Tüketici kredilerinde takibe alınan miktarın 32 milyar 604 milyon lira olduğu görülüyor.

Tüketici kredisinin alt başlıklarına baktığımızda, 32 milyar lira ile ihtiyaç kredilerinin aldığı görülüyor.

Konut kredileri 458 milyon lirayla ikinci sırada gelirken, taşıt kredilerinde takibe alınan miktar 145 milyon lira.

Bireysel kredi kartlarında takibe alınan miktar 21 milyar 411 milyon lira.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) haftalık verilerine göre, borcunu ödeyemeyen ve bankaların takibine düşen vatandaşların sayısı her geçen gün artıyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) adımları sonrası hem kredi hem mevduat faizleri yükseliyor.

TCMB'nin haftalık para ve banka istatistiklerine göre, bankacılık sektörünün toplam mevduatı 29 Mart ile biten haftada önceki haftaya göre 91,8 milyar lira azalarak yaklaşık 15 trilyon 923,2 milyar liraya gerilerken, faizlerde ise sert yükselişler yaşandı.

İhtiyaç kredi faizi yüzde 86'yı aşarak rekor yenilerken, ticari kredi faizi yüzde 66'yı aştı.

TL mevduat faizi de sert bir yükselişle yüzde 64'ü buldu.

TCMB mart toplantısında 500 baz puan faiz artırdı.

Hem politika faizi artışı hem de kredi kullanımını zorlaştırıcı düzenlemeler faiz oranlarına yansıyor.

İhtiyaç kredi faizleri 22 Mart haftasında yüzde 76'lık seviyedeydi.

3 aylık TL mevduat faizi de yüzde 59,5 ve ticari kredi faizleri de yüzde 62,7 seviyesindeydi.

Son olarak...

Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre de; kredi kartları, banka kartları ve ön ödemeli kartlarla şubat ayında yapılan toplam ödeme tutarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 152 artarak 1,01 trilyon lira oldu.

Buna göre; Türkiye'de kredi kartı sayısı 120,4 milyon, banka kartı sayısı 191,2 milyon ve ön ödemeli kart sayısı 91,8 milyona çıktı.

Geçen yıl ile kıyaslandığında kredi kartı sayısında yüzde 18, banka kartı sayısında yüzde 11, ön ödemeli kart sayısında ise yüzde 23'lük artış var. Toplam kart sayısı ise yüzde 15 artarak 403,4 milyona ulaştı.

Ödemelerin 843,1 milyar lirası kredi kartları ile yapılırken, 150,3 milyar lirasında banka kartları, 19 milyar lirasında ise ön ödemeli kartlar kullanıldı.

Ödemelerde büyüme oranı kredi kartlarında yüzde 166, banka kartlarında yüzde 94, ön ödemeli kartlarda ise yüzde 184.

İnternetten kartlı ödemeler, ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 177 artarak 294 milyar liraya yaklaştı. İnternetten yapılan kartlı ödemelerin toplam içindeki payı yüzde 26.

Kredi faizleri zirve oranlara ulaşsa da, bankalara bireysel kredi borcu bulunan vatandaş sayısı da borç miktarı da hız kesmiyor.

Peki, kredi faizleri daha ne kadar artacak?

Peki, bu kadar yüksek faizi vatandaş ya da şirketler nasıl ödeyecekler?

Kritik konu...

Kredi politikaları sıkılaşmaya devam ediyor.

Şirketler açısından baktığımızda krediye erişim mümkün değildi, şimdi faizler yüksek ve gittikçe krediye erişim daha da zor olacak.

Öte taraftan vatandaş tarafından baktığımızda, gelir - geçim dengesinin bozulması ve kredi kartı kullanımı arasında sıkı bir ilişki bulunuyor.

Ödeme günü geldiğinde asgari tutarı ödeyip, kalan borcu öteleme yaygın bir davranış haline geldi.

Başka bir deyişle bankalara olan kart borcunda ve takip miktarlarında artış yaşanmaya devam ediyor.

Bu tablo bir kez daha hatırlatıyor ki;

Geçim maliyeti ile reel gelir arasındaki makasın giderek açılması sonucu kredilerle yapılan borçlanma durmak bilmiyor.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları