Kılıçdaroğlu'nun 359 bin lira tazminata çarptırılmasının gerekçesi açıklandı

Kılıçdaroğlu'nun 359 bin lira tazminata çarptırılmasının gerekçesi açıklandı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakınlarının Man Adası'na para transferi yaptıklarına ilişkin iddiaları nedeniyle toplam 359 bin lira manevi tazminat ödemeye mahkum edildiği davanın gerekçeli kararı yazıldı.

2018.08.28 15:32 - Son Güncellenme: 2018.08.28 15:33 - Siyaset - HABER MERKEZİ
A
Kılıçdaroğlu'nun 359 bin lira tazminata çarptırılmasının gerekçesi açıklandı

Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce hazırlanan 12 sayfalık  gerekçeli kararda, davacıların avukatları aracılığıyla Kemal Kılıçdaroğlu'nun 21  Kasım 2017'de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında müvekkillerinin  kişilik haklarına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle manevi tazminat talebinde  bulunduğu belirtildi.

Davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatının da yapılan konuşmanın hakaret  içermediğini savunarak davanın reddini talep ettiği aktarılan gerekçeli kararda,  Kılıçdaroğlu'nun söz konusu konuşmasının RTÜK'ten CD olarak istenerek bilirkişi  vasıtasıyla çözümünün yapıldığı kaydedildi.

Gerekçeli kararda, nüfus kayıtlarına göre davacılar Ahmet Burak  Erdoğan, Necmettin Bilal Erdoğan, Esra Erdoğan ve Sümeyye Erdoğan'ın  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çocukları, Mustafa Erdoğan'ın kardeşi, Ziya İlgen'in kız  kardeşinin eşi, Özdemir Bayraktar, Sadık Albayrak, Osman Ketenci ile Orhan  Uzuner'in ise dünürleri olduğunun anlaşıldığı belirtildi.

Davalı Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında yaptığı konuşmaya da yer  verilen gerekçeli kararda, konuşmada sarf edilen sözlerin kamuoyu önünde  söylendiği aktarıldı.

Gerekçeli kararda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Cumhurbaşkanı  Erdoğan ve yakınlarının Man Adası'nda bulunan Bellway Limited Şirketi'nin yurt  dışında bulunan hesabına para gönderdiklerine dair herhangi bir dekont veya  belgenin CHP tarafından başsavcılığa teslim edilmediği, MASAK tarafından yapılan  araştırma ile Halk Bankası tarafından şüphelilerin hesaplarında yapılan inceleme  neticesinde söz konusu şirketin yurt dışında bulunan hesabına veya yurt dışında  bulunan başkaca bir hesaba para göndermediklerinin anlaşıldığı gerekçesiyle  kovuşturmaya yer olmadığına karar verdiği anımsatıldı.

"Davalı taraf para gönderildiğine dair herhangi bir belge sunamadı"

Gerekçeli kararda, davalı tarafın yargılama aşamasında  Kılıçdaroğlu'nun konuşmasında iddia ettiği gibi Cumhurbaşkanı'nın çocukları,  kardeşi, dünürleri ve eniştesinin yurt dışında vergi cennetlerindeki bir şirkete  milyonlarca dolar gönderdiğine dair herhangi bir belge sunamadığı, iddiasını  kanıtlar hiçbir evrak ibraz edemediği vurgulandı.

Bu haliyle davalı tarafın konuşmasının tamamen gerçek dışı bir eylem  olduğu kaydedilen gerekçeli kararda, davalı tarafın Türkiye Cumhuriyeti  Cumhurbaşkanı'na yönelik haksız fiil teşkil eden bu eylemini doğrudan çocukları,  kardeşi, eniştesi ve dünürlerine de yansıttığı belirtildi.

Gerekçeli kararda, "Davalının, davacıların yurt dışındaki vergi  cennetlerine milyonlarca dolar gönderdiği iddiasının bilinçsizce söylendiğini  kabul de olanaklı değildir. Davalının bu iddiasında gerçeklik, güncellik, kamu  yararı ve öz ile biçim arasında hiçbir uyum da tespit edilememiştir." denildi.

"İftira ve hakaret boyutunda iddiada bulundu"

Tüm dosya kapsamına göre, davalı Kılıçdaroğlu'nun sarf ettiği sözler  ile Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinden çocukları, kardeşi ve dünürlerine karşı  haksız fiil teşkil eden eylemde bulunduğu aktarılan gerekçeli kararda, olmayan  belgelere dayalı yalan yanlış sözlerle Cumhurbaşkanı'nın yakınları olan  davacıların yurt dışına yasa dışı milyonlarca dolar para gönderdiği ve vergi  kaçırdıklarının iddia edildiği anlatıldı.

Gerekçeli kararda, şunlar kaydedildi:

"Oysaki durumun davalının bahsettiği gibi olmadığı, davalının  sonuçları çok ciddi ve tehlikeli olabilecek iftira ve hakaret boyutunda iddiada  bulunduğu, bahse konu konuşmanın herkese açık olarak yapıldığı, gerçek dışı ve  iftira, hakaret içerikli konuşmasında gerçeklik, kamu yararı ve güncellik gibi  hiçbir unsurun bulunmadığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın devletin başı  olarak Türk milletini ve Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil etmesi nedeniyle herhangi  bir siyasetçi gibi değerlendirilmesinin mümkün olamayacağı, diğer davacıların da  aktif siyasetin içinde bulunmadıkları, davalı tarafından davacıların yurt  dışındaki vergi cennetlerine milyonlarca dolar para göndermek ve vergi kaçırmakla  suçlandıkları, bu eylemin doğrudan davacıların kişilik haklarına ciddi ve ağır  bir saldırı olduğu, Anayasa Mahkemesi kararlarında belirtildiği üzere, siyasetçi  dahi olsalar bu kişilerin de 'şöhret ve haklarının' korunması gerektiği, kaldı ki  davacıların siyasetçi kimliklerinin bulunmadığı anlaşılmıştır."

Sonsuz ve sınırsız bir özgürlük anlayışının hiçbir hukuk sisteminde  bulunmadığı vurgulanan gerekçeli kararda, "Davalı tarafından gerçekliği ispat  edilemeyen bu sözlerin toplumun ilerlemesi, bireyin gelişimine hiçbir katkı  sağlar yanının da bulunmadığı, bu denli ağır hakaret ve iftira içerikli gerçek  dışı ithamlara hiçbir kimsenin katlanmak yükümlülüğü altında olamayacağı kabul  edildiğinden davacıların davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir."  ifadelerine yer verildi.

Gerekçeli kararda, bu kapsamda Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan'a 150 bin lira, Özdemir Bayraktar'a 60 bin lira, Esra Albayrak ve Sümeyye  Erdoğan Bayraktar'a 22'şer bin lira, Necmeddin Bilal Erdoğan'a 20 bin lira, Ahmet  Burak Erdoğan'a 16 bin lira, Mustafa Erdoğan'a 15 bin lira, Sadık Albayrak ve  Ziya İlgen'e 14'er bin lira, Orhan Uzuner ve Osman Ketenciye'de 13'er bin lira  olmak üzere 359 bin lira manevi tazminatın, davalı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan  alınarak 21 Kasım 2017'den itibaren işleyecek yasal faiziyle ödenmesine  hükmedildiği belirtildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Ahmet Özel tarafından  İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sunulan dilekçede CHP Genel  Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 21 Kasım 2017'de partisinin grup toplantısında  yaptığı konuşmalara yer verilmişti. Dilekçede, Erdoğan adına 500 bin lira,  çocukları ve diğer yakınları için de toplam 1 milyon lira manevi tazminat talep  edilmişti.

Diğer Siyaset Haberleri için tıklayın


2018.08.28 15:32 - Son Güncellenme: 2018.08.28 15:33 - HABER MERKEZİ
A