2'nci Kadir Şeker vakasının sanığı tutuklandı

Odunpazarı ilçesine bağlı Emek Mahallesi Ertaş Caddesi'nde, 5 Şubat 2022 de Afganistan uyruklu Abdulkadir A., sokak ortasında eşi Shannaz N. ve kızı Nasimgül A.'yı bıçakla yaraladı. Bu sırada caddedeki Tolga D. ve arkadaşı Hüseyin Ş., kadınların çığlıklarını duyup, olaya müdahale etti. Hüseyin Ş. de yere düşürdüğü Abdulkadir A. tarafından ayak bileğinden bıçaklandı. Tolga D. ise çıkan arbedede Abdulkadir A.'yı bıçakla yaraladı. Gözaltına alınıp tutuklanan Tolga D., 3 gün sonra meşru müdafaa hükümleri çerçevesinde adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Olaydan 6 gün sonra taburcu edilen Abdulkadir Ahmadi ise çıkarıldığı mahkemece eşini ve kızını öldürmeye teşebbüs suçundan tutuklandı.

Eskişehir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne açılan davada savcı Tolga D.'nin 'meşru savunma' hükümleri çerçevesinde hareket ettiğini belirterek tüm suçlamalardan beraat talebinde bulundu. Ancak mahkeme heyeti, sanık Abdulkadir Ahmadi'ye eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan iyi hal indirimiyle 12,5 yıl hapis cezası, onu engellemeye çalışırken bıçak kullandığı suçlamasıyla tutuklanıp, serbest bırakılan Tolga D.'nin ise 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan haksız tahrik ve iyi hal indirimleriyle 5 yıl hapis cezası verdi. Tolga D.'nin arkadaşı Hüseyin Ş. ise kasten yaralama suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.

CEZA İSTİNAFTA ONANDI

Davaya katılan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, dava savcısı, Tolga D. ile Hüseyin Ş.'nin avukatları, Ankara Bölge Adliyesi'ne başvurarak hapis cezalarına itiraz etti. 2'nci Ceza Dairesi, Tolga D.'nin 5 yıl, arkadaşı Hüseyin Ş.'nin 3 yıl 4 ay ve eşi ile kızını sokak ortasında bıçaklayan Afganistan uyruklu Abdulkadir Ahmadi'nin 12,5 yıl hapis cezalarını onadı.

GÖZYAŞLARIYLA AİLELERİNE SARILDILAR

Cezaların kesinleşmesinin ardından Tolga D. ile arkadaşı Hüseyin Ş., aileleriyle birlikte Eskişehir Adliyesi'ne geldi. Adliye bahçesinde konuşan Tolga D., insanlık görevini yerine getirdiklerini belirterek, "Biz sokak ortasında eşini ve kızını öldürmeye çalışan birine engel olduk. İnsanlık görevimizi yaptık, geri kalan Türk adaletine kalmış. Cezamın onandığını duyunca üzüldüm. Hayatımın tam güzel noktasındaydım. İnşallah çıkınca da hayatıma devam ederim. En kısa sürede çıkmayı temenni ediyorum" dedi.

'ANNE OLARAK CİĞERİM YANIYOR'

Tolga D.'nin annesi Nazire Kurt da 5 yıllık hapis cezası nedeniyle büyük üzüntü duyduğunu ifade ederek, "Bir anne olarak ciğerim yanıyor. Benim oğlum hak etmedi, bunu hak etmedi. Ben adalete güveniyorum. 5 yılı hak etmedi benim oğlum. Benim oğlum kötü bir şey yapmadı, can kurtardı. İki tane kadın kurtardı. Suçsa bu, tamam bir şey demiyorum. Benim oğlum kötü bir şey mi yaptı? Ne yaptı? Adam öldürmedi, benim oğlum. Bu çocuklar cezaevine mi yakışıyor? Ben adalete güveniyorum, Türk halkına güveniyorum. Ben oğlum çıkacak. Girdiği gibi de gelecek, kötü bir şey yapmadı. Ben ona inanıyorum. Alnımızın akıyla gidecek, gelecek" diye konuştu.

AVUKAT İLELİ: KARAR VİCDANLARI YARALADI

Tolga D. ailesinin avukatı Muhammed Serkan İleli de kesinleşen hapis cezasının vicdanları yaraladığını belirterek, "Tolga, 2 sene önce bir olaya karışmıştı. Aslında olay da dememek lazım, bir müdahale. Hatta yanındaki arkadaşıyla canını kurtarmak için kendini savunmak için, meşru müdafaa kapsamında bir harekette bulundu. Bundan dolayı yargılaması sürdü ve 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırıldı. Bunu da istinaf mahkemesi onadı. Karar neticesinde biz bugün Tolga'yı, cezaevine üzülerek teslim etmek zorundayız. Karara bizim saygımız sonsuz. Ancak herkesin vicdanı, sosyal medya, kamuoyu herkes burada vicdanlarına ters bir karar olduğunu düşünüyor. Yani 20 yaşında bir genç, 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırılacak. Hüseyin 1 ay sonra üniversite sınavına girecek. Bu gençlerin hayatı kararacak belki de. Meşru müdafaa hükümlerini uygulamadı. Meşru müdafaa hükümleri uygulansaydı zaten, bugün bunları burada konuşmuyor olacaktık, beraat olacaktı" ifadelerini kullandı.

TESLİM OLDULAR

Hapis cezaları onanan Tolga D. ve Hüseyin Ş. aileleriyle vedalaştıkları sırada gözyaşlarına boğuldu. Eskişehir Adliyesi'ne girerek teslim olan iki arkadaş, işlemlerinin ardından elleri kelepçeli olarak çıkarılarak Eskişehir Kapalı Cezaevi'ne götürüldü.