Müzik sektöründe menajer krizi
Magazin, 2025.10.30 12:48Türk müzik dünyasında şimdi bir menajer krizi baş gösterdi. Şarkıcı Sena Şener, 10 yıl boyunca beraber çalıştığı menajeri Abdullah Elaldı ile çalışmalarını bitirdiğini açıkladı. Şener'in bu açıklaması ardından iki kadın sanatçı daha aynı menajer tarafından mobbinge maruz kaldığını açıkladı.
"Sevmemeliyiz" parçasıyla tanınan şarkıcı Sena Şener, 10 yıl boyunca beraber çalıştığı menajeri Abdullah Elaldı ile her türlü iletişimini kestiğini duyurarak yeni menajerinin teyzesi Aslı Eren olduğunu duyurdu. Şener'in Elaldı için "Önümü kesti" ifadesi kullanması ardından aynı menajerle konuşan bazı şarkıcılar da dikkat çeken paylaşımlarda bulundu.
Şebnem Ferah'a yazdığı "Yoksun" şarkısıyla bugüne kadar 128 milyon kişi tarafından dinlenen Naz Ölçal, söz konusu menajer Abdullah Elaldı yüzünden 9 yıldır yetersizlik hissi yaşadığını söyledi. Ölçal açıklamasında şunları yazdı:
"Sena Şener'in bahsettiği menajerle ben de tam 10 yıl önce çalışmaya başladım. En başından beri bana düzenli olarak yaptığı bir mobbing vardı ancak müzik piyasasıdır, karakterdir diyerek alttan aldım.
Sonrasında hayatımın fırsatı diyebileceğim, bana gelen TÜM tekliflere benden habersiz "hayır" yanıtını verdiğini öğrendiğimde, değil Harbiye, hiçbir yerde konser vermemem gerektiğini söylediğinde, yapmak zorunda olduğu PR için benim yetersiz olduğumu söylediğinde, düet yapmak üzere olduğumuz ve bunun için can attığım sanatçıya "benim onunla düet yapmak istemediğimi" söylediğini öğrendiğim an kendisiyle iletişimi kopardım.
Ve tam 9 yıldır kendisinin bende açtığı yaraların kabuklarıyla mücadele ediyorum. Tam 9 yıldır kendisinin bende yarattığı yetersizlik hissiyle savaşıyorum. Tam 9 yıldır önüme çıkan her engelin sebebinin kendisi olduğunu da maalesef ki biliyorum. Bugün bunları da ilk defa paylaşıyorum çünkü Sena duygularını özgürce, tam da olması gerektiği yerde ifade etmiş. Ben onu buradan ağlayarak izledim ve tam 9 yıldır ilk defa içim biraz olsun rahatladı. Suç zaten bende değildi, yetersiz olan ben değildim biliyorum ama artık bu konuda yalnız olmadığımı da biliyorum"
Ölçal'ın açıklaması ardından bir açıklamada Sofar'daki performansıyla tanınan Gözde Öney'den geldi. Öney, aynı menajer ile yollarını ayırdıktan sonra bile zorbalandığını, "Biz olmazsak dizilerde, radyolarda şarkıların çalmaz" şeklinde baskı yaptığını anlatarak şunları yazdı:
"Ben de yaklaşık 10 yıl önce bu bahsi geçen menajer bozuntusuyla çalışmanın eşiğinden döndüm. Beni kurtaran iç sesime kulak vermek, onu duymazdan gelmemek oldu. O zamanlar ortada sadece Sofar videom var, albüm henüz yayınlanmamış, stüdyo sürecindeyiz. Beyefendi, bünyesinde çalıştığı plak şirketiyle birlikte tabiri caizse peşime düştü. İnsan, daha albümü çıkmadan bir plak şirketinin ısrarıyla karşılaşınca da içi bir hoş olabiliyor. Neyse; toplantılar, istişareler, projeler havada uçuşurken ben fark ettim ki uyku uyuyamıyorum.
Toplantılarda övülüyor muyum, dövülüyor muyum belli değil. Bir yanlışlık var fakat adını koyamıyorum. 'Bu işte bir yanlışlık var, buraya ait değilim' hissinden kurtulamıyorum. Bazen birini hiç sevmezsin de sebeplerini dile dökemezsin ya. Sonunda bu duyguların eşliğinde bir ilişki kurulamayacağını kendime itiraf edip son bir toplantı talep ettim ve birlikte çalışma kararımdan vazgeçtiğimi söyledim. İşte bu beyefendi çiğliğini ve hadsizliğini o noktadan sonra gizleme gereği bile duymadı. Karşılaştığımız her yerde (ben o zamanlar İstanbul'da yaşadığım ve kendisi bazı müzisyen arkadaşlarımın menajerliğini yaptığı için maalesef çok fazla karşılaşıyorduk) bana mobbing yapmaya başladı.
"Biz senin gibi bağımsız olmak isteyenleri çok gördük, hepsi bu kapıdan tekrar girdi" gibi, "Biz olmazsak ne dizilerde şarkıların çalar, ne de gazetelerde, dergilerde röportajların çıkar" gibi. Bu arada bunların hepsi fazlasıyla oldu, hem de kendiliğinden... :) Ama korkabilirdim, beni bunların olmayacağına inandırabilirlerdi. Bir keresinde de bana o peşinden koştukları albüm için "Yalnız bu biraz olgunluk albümü olmuş. Daha Yalın tarzı bir şeyler yapabilirdin." demişlerdi. Bakın bunların hepsine şahit olan dostlarım var, o toplantılarda hep beraberdik, onlar da dün gibi hatırlayacaktır"
Magazin, 2025.10.30 12:48