Tarihiyle, kültürel miraslarıyla ve hanlarıyla köklü bir kent olan Bursa, usta sanatçılarıyla da bilinen bir tarih şehridir. Bursa'da unutulmaya yüz tutmuş dağlama sanatıyla ilgilenen Usta Bedri Karalar, dağlama sanatı hakkında Bursada Bugün'e konuştu.
MERVE DENİZ EKİCİ / BURSADA BUGÜN
Bursa, tarihi hanlarıyla bilinen ve o hanlarda hala sanatını icra eden ustalarla ayakta kalan, köklü geçmişe sahip bir kent olarak bilinir. Bursa'da unutulmaya yüz tutmuş sanatlardan biri olan ahşap dağlama sanatını 66 yıldır sürdüren Dağlama Ustası Bedri Karalar, ahşap işçiliği ve dağlama sanatı hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Dağlama sanatına nasıl başladığını anlatan Usta Bedri Karalar, "Kütük şeklinde oyuncaklardan böyle dağlama yapıp zincir takıyoruz. Bursa'ya özel anahtarlıklarımız oluyor. Yakma dediğimiz doğaçlama olarak yaptığımız bir iş, 66 yıldır bu işi yapıyorum. Bu işte el iş işçiliği, bir sanat var. Bu işe 11 yaşında girdim. O gün bugün aynı işleri yapıyoruz yani. O zamanlar Okçular Meydanı'ndaki çarşısındaydı yerimiz, orada başladık" şeklinde konuştu.
Dağlama sanatı hakkında bilgilendirmelerde bulunan Karalar, "Dağlama, yakarak yapılan bir iş. Dağlamanın sebebi yanma, yakma sanatı diyorlar. Genelde halkın anlayacağı şekilde dağlama sanatı. Herkes para peşinde olduğu için pek ilgi yok. Maliyetler bunlarda çok ucuz. Alırsın 15 TL'ye bir tahta kaşık yaparsın. İster 100 TL'ye sat, ister bin TL'ye sat. Mesela şu kaşık 15 veya 20 TL. Bunun üzerine ne kadar oynarsan öyle satarsın. O senin tamamen sanatına bağlı" dedi.
Dağlama sanatının hobi olarak yapılabileceğine değinen Karalar, "Gençler bu sanatı ileriye taşımazlar. Belki hobi yada amatör olarak hobi şeklinde yapabilirler. Çünkü herkesin daha önce de söylediğim gibi paraya ihtiyacı var. Neden? İhtiyaç var masraf çok. Bir arabaya bineceksin, benzin olmuş kaç lira. Eskiden yapan çok olmasına rağmen talep çoktu. Herkes para kazanıyordu. Talepler çok değişiyor. O gün ihtiyaç sahibi olanlar işte havandır, kaşıktır, kepçedir hep alıyordu, hediyelik alıyordu. Şimdi hediyelik kültürü de değişti. Şimdi oturduğun apartmanın altında kırtasiyeci dükkanı var. Bir bakıyorsun o hediyeliği orada da görüyorsun. Bir özelliği kalmadı. Sabır ve yaratıcılık isteyen bir sanat" ifadelerini kullandı.
Tahtakale Çarşısı'nda eskisi kadar turist yoğunluğu olmadığını belirten Karalar, "Turist diye bir şey kalmadı. Eskiden buraya Japonlar, Koreliler, Çinliler, Endonezyalılar geliyordu arka otellerde kalıyorlardı. Hediyelik eşyalar alıyorlardı, satışlarımız oluyordu. Şimdi turist yok. Gelenler de kafayı kaldırıp bakmıyor bile etrafına. Rehberler robot gibi onları götürüyor. Zaten alışverişte yapmıyorlar. Bursa'da turizm kalmadı" açıklamalarıyla çarşının turizm açısından hareketlendirilmesi gerektiğine değindi.
Karalar, "O zamanlar maliyetler ucuzdu, insanların çok geçim derdi yoktu. Aileler mesela 100 TL'ye yapmış olduğu bir ürünü 500 TL'ye satabiliyorlardı. Güzel bir paraydı. Şimdi yaptığında getirisi olması için yaptığın ürünü bin liraya, iki bin liraya satman lazım. Kim alacak onu? Ailenin ekonomisi bozulur" şeklinde açıklamalarda bulunarak hayat pahalılığına değindi.
Bursa Bölge, 2025.01.23 16:30