Prof. Dr. Murat Taş
Cami mimarimiz üzerine...
29 Eylül 2025 Pazartesi, 20:51
Camilerimiz çoğu zaman insanların bir araya gelerek toplu olarak ibadet ettikleri mekanlardır. İslam dinine mensup medeniyetler için cami mimarisi, mimari eserler içerisinde öne çıkar. Çoğu kez bir araya gelerek toplu ibadete ihtiyaç sebebi ile yapılan camiler, hem büyüklükleri hem de dini inanışımıza yüklenen anlam sebebi ile özel mekanlar olarak görkemli ve etkileyici yapılardır. İnsanın günlük işlerinden kendini uzaklaştırarak inandığı rabbine olan inancını pekiştirmek için manevi olarak yakın hissetmek adına içinde bulunduğu mekanın ona sağlayacağı huzur ve mutluluk camilerimizde önemlidir. Toplu ibadet mekanı olarak dini inanç gereği yerine getirilen bazı konularda mekan için simgeleşen özellikler bulunur. Mekanda aslolan insanın ibadetini yerine getirirken tam olarak rabbine yönelebilmesidir. Bu yönelme hem fiziki bir yönelme hem de psikolojik ve ruhsal bir yönelmedir. Cami mimarisi bu yönelmeyi tam olarak karşılamak üzere tasarlanır. Bu yüzden mekanın işlevsel özellikleri, ölçüleri/büyüklüğü, biçimi/geometrisi/estetiği, ışığı/aydınlatması, akustiği/ses düzeni, sıcaklığı ile verdiği huzur ve mutluluk önemlidir.
Dönem dönem camilerin bir toplu ibadet yeri olarak kullanılmasının yanı sıra devletin yönetim işlerinin yapıldığı yer, hala uzaklardan gelip yeri olmayan insanlar için geçici barınma yeri, bazen çoğu kez nakli ilim olarak kabul edilen dini bilgilerin insanlara aktarıldığı bir eğitim mekanı olarak bile kullanıldığını görebiliriz.
Mimarlıkta bir binayı yapmak için kullandığınız malzeme ve onu işlemek için kullandığınız yöntem, yapma tekniği/yapma kültürü ve teknolojik bilgi ile fiziki kurallar için yerine getirilen çözümler yapının biçimlenmesine yansır. Yani bir yapının yapı malzemesi, yapım şekli ve yapım tekniği yapının biçimine yansır. Biçime yansıyan bu durum yapının estetiğini de oluşturur. Aynızamanda yapılan yapının işlevi, kullanmak üzere yapılış amacı da yapının biçim ve estetiğini belirlemede önemli yer tutar. Hatta bazı ünlü mimarlar 'form/biçim fonksiyonu takip eder' şeklindeki ifadeleri ile işlevselliği yapının estetik biçimlenmesinde daha önde tutar. Yapıların inşa edildiği coğrafyanın iklimsel özellikleri de yapıların biçimlenmesine yansır. Bunların tamamı bir kültürdür ve mimarlık kültürel yaşamın bir ifadesidir.
Cami mimarisi de kültürel yaşamın bir ifadesidir. Dini inanç kültürel yaşamda kendisine çoğu kez ön sıralarda yer edindiği için bu durum cami mimarisine de yansır.
İslam coğrafyasında cami mimarisi de birbirine çok benzemesine rağmen ülkelerin iklimsel özellikleri ile, yapı yapma kültürleri ve alışkanlıklarının mimariye yansıması ile de farklılıklar gösterebilir. Nitekim dünyaya uzunca bir süre hükmetmiş Osmanlı'nın cami mimarisi de bunlar arasında çok özel bir yere sahiptir. İlk kuruluş döneminden son dönemlerine kadar farklı özellikte birçok cami, mescit yapılagelmiştir. Bunların anıtsal özellikte olanlarının birçoğu bugün hala kullanılmaktadır. Osmanlı Devleti'nin ilk başkenti Bursamız da ilk dönemlerde yapılan erken dönem cami mimarisinin en görkemli eserlerini barındırmaktadır. Tabi bu camiler Osmanlı döneminde birer ibadethane olmasının yanı sıra şehir yerleşiminin gelişmesine katkı sağlayan önemli yapılardır. Zira bazıları yakın çevresindeki diğer yapılarla birlikte bir küllüye olarak şehrin önemli yaşam alanları olmuştur.
Cami mimarisi bir biçimsel yansımanın ve simge olmanın yanı sıra mekansal anlam ve içerik olarak da oldukça değerli ve önemlidir. Belki biçimsel yansımanın en estetik hali ile mekansal anlamın en kıymetlisinin bir arada olması cami mimarimizi bugün hale beğeni ile konuşuyor olmamızı sağlamıştır.
Ancak bugün ne yazık ki tekniğin, malzemenin, ekonominin, bilginin yapı yapmaya yönelik birçok fiziki gelişmenin ve imkanın yanı sıra camilerimiz geleneksel dönemdeki cami mimarimizdeki başarıyı yakalayamamaktadır. Her ne kadar iyi örnekler yapılagelse de çok sayıda mimari üslup, estetik, mekansal anlam be şehir gelişimi bakımından tartışılır örnek de bulunmaktadır. Daha önceki yazılarımda sık sık tekrar ettiğim gibi 'mimarlık kültürel yaşamın bir ifadesidir'. Bugünkü yaşamımızın olumsuz yansımaları kentlerimizde, mimarimizde malesef çok sayıda görüldüğü gibi bu olumsuzluklardan cami mimarimizde nasibini almaktadır. Tüm mimarimizde ve kentlerimizde tasarım değeri yüksek, mekansal anlam arayışı zengin, insanların huzur içinde yaşayabileceği örneklerin sayısı artmalıdır.
Klasik dönem geleneksel cami mimarimizde özellikle anıtsal eserlerde caminin ihtiyaçlarının karşılanması için yakın çevresinde akar oluşturması için yapılan ticari yapıların varlığını da malesef bugün yanlış yorumlanmış birçok örneğe rastlamak mümkündür. Cami mimarisinin hem estetik ve biçimsel ruhunu hem de mekansal anlamını sıkıntılı hale getiren olumsuz örneklerin sayısı azımsanamayacak kadar çoktur. Cami mimarimizde bu konuda da hassasiyet gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Unutmayalım ki mekânın mimari kalitesi, mekanda yapılan işin, üretimin, düşüncenin, estetiğin kısaca yaşamın niteliğine yansır.
Bir sonraki yazımda buluşmak dileğiyle sağlıcakla kalın, sevgiyle kalın, güvenle kalın, Allah'a emanet olun.
Yazarın Diğer Yazıları
İznik'ten Bursa'ya...
01 Aralık 2025 Pazartesi, 09:48
Bursa nereye koşuyor? Bursamızda kentsel ve mimari mekan kalitesi
24 Kasım 2025 Pazartesi, 08:48
500 BİN SOSYAL KONUT İLE EV SAHİBİ TÜRKİYE/YÜZYILIN KONUT PROJESİ
16 Kasım 2025 Pazar, 22:36
GÜNDEMİMİZ SU... ŞEHİRLERDE VE BİNALARDA SU YÖNETİMİ
09 Kasım 2025 Pazar, 22:18
DEPREM GÜVENLİ BİNA VE ŞEHİR ZOR DEĞİL...
02 Kasım 2025 Pazar, 21:23
Cumhuriyet, kent, mimari ve Bursa
27 Ekim 2025 Pazartesi, 07:54
Sağlıklı mı kentler? Ya da ne kadar sağlıklı kentimiz...
20 Ekim 2025 Pazartesi, 09:30
Bursamızın olası deprem zararlarını nasıl azaltabiliriz?
13 Ekim 2025 Pazartesi, 08:34
Dünya Konut ve Mimarlık günü kutlu olsun
06 Ekim 2025 Pazartesi, 09:26
Ah Uludağ... Başka Uludağ yok!
23 Eylül 2025 Salı, 07:13