Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdareciler Günü Programı'nda konuştu. Erdoğan burada, "Her birinizden makam odalarınıza sıkışıp kalmamanızı, gönlünüzü de, kapılarınızı da, telefonlarınızı da vatandaşlarımıza açık tutmanızı özellikle rica ediyorum" dedi.
Beştepe'deki İdareciler Günü Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çözüm odaklı çalışmayı felsefe edindiklerini belirterek, adalet vurgusu yaptı. Erdoğan, "Devlet tasavvurumuz hiçbir zaman maddeye dayalı anlayış üzerine inşa edilmedi. Tam aksine manaya önem veren, adalet ve vicdan üzerine bina edilen değerler silsilesi oldu." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde: "Sizlerle birlikte bütün ilçelerimizde fedakârca görev yapan mülki idare amirlerimizin 10 Ocak İdareciler Günü'nü şimdiden tebrik ediyorum. Geleneksel hale gelen valiler buluşmamıza vesile olan İçişleri Bakanımızı ve ekibini de ayrıca kutluyorum. Görevi başında şehit olan veya vefat eden mülki idare amirlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Devlet ortak hedefler etrafında kenetlenen, milletlerin akıl ve iradesinin tecessüm ettiği teşkilattır. Türk devlet geleneği binlerce yıllık aklın, birikimin, tecrübenin ürünüdür. Devlet tasavvurumuz hiçbir zaman maddeye dayalı anlayış üzerine inşa edilmedi. Tam aksine manaya önem veren, adalet ve vicdan üzerine bina edilen değerler silsilesi oldu."
"TÜRKİYE UMUDUN ADIDIR"
Devlet anlayışımızın öznesi insandır, insanlık onurudur. İnsanlık ittifakı diyoruz bu yüzden. Bu yüzden mazlumların derdine derman olmaya çalışıyoruz. Bu yüzden Türkiye umudun adıdır diyoruz. Mülki idaremiz işte bu geleneğin bir devamıdır.
"DEVLETİN HALKA UZANAN ELİ VALİLİK MAKAMIDIR"
Türk mülki idaresi halkın güvenliğini, refahını tesis eden köklü bir müessesidir. Tarih boyunca adaleti esas alan devlet anlayışının bugünkü müntesipleri olarak şunu unutmayınız; valilik milletin derdine derman olma makamıdır. Devletin halka uzanan elidir valilik. Vicdan ve merhamet mevkiidir. Bu düstür valilik makamının nüvesidir.
"MİLLETİN BEDDUASINI ALIRSAK İFLAH OLMAYIZ"
Daima ulaşılabilir, çözüm odaklı ve samimi bir yaklaşım sergilemek valilik makamının temel ilkelerindendir. Milletin hayır duası, devletin en güçlü hazinesidir. Allah korusun milletin bedduasını alan ise ne bu dünyada ne de ahirette iflah olur. Sadece günlük hesaplar peşinde koşmak bize yakışmaz. Devletimizin kurucu kodlarında buna hoş bakılmaz.
Devlet geleneğimiz geleceği inşa eden anlayış üzerine kuruludur. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz da işte bu geleneğin bir tezahürüdür.
"MÜLKİ İDARE AMİRLİĞİ SABAH 8 AKŞAM 6 ARASINDA YAPILACAK BİR GÖREV DEĞİLDİR"
Valiliklerden beklentilerimiz devletimizin imkanlarını şehirlerimizin faydasına olacak şekilde kullanmalarıdır. Aynı şekilde işleri hızlı, etkin ve verimli şekilde ifa etmenizi bekliyoruz. Yetim, öksüz ve kimsesizler başta olmak üzere devletin şefkatine ihtiyaç duyan tüm kesimlerin yanında olmanızı istiyoruz. Mülki idare amirliği sabah 8 akşam 6 arasında yapılacak bir görev değildir. Sizin vatandaşla hemhal, hemdert ve hemdem olmanız da beklenir. Her birinizden makam odalarınıza sıkışıp kalmamanızı, gönlünüzü de, kapılarınızı da, telefonlarınızı da vatandaşlarımıza açık tutmanızı özellikle rica ediyorum.
"VATANDAŞIMIZA EŞİT MUAMELE ETMELİSİNİZ"
Hizmet ettiğiniz şehirlerde hak ve hukuku gözetmeniz, inancına, hayat tarzına, kökenine, mezhebine bakmadan vatandaşımıza eşit muamele etmeniz şüphesiz vazgeçilmez yaşam tarzınız olmalıdır. Ne tek parti faşist zihniyeti ne de hafızamızda derin yaralar açan 28 Şubat döneminin hayatımızda yeri yoktur. Allah'ın izniyle biz bu makamlarda bulunduğumuz müddetçe kimse o kötü günleri geri getiremeyecektir. Kerim devlet anlayışımızı hakkıyla tatbik eden, personeline ve vatandaşımıza tepeden bakmayan, şehrin tamamını kucaklayan valiler görmek istediğimiz idarecilerdir.
"VALİLERİMİZİN HAYATİ GÖREVİ VARDIR"
Mülki idare amirlerimiz yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplumla iletişim içinde çalışmalarını bekliyoruz. Teknoloji ve iletişim araçlarını etkin şekilde kullanarak şehirlerinize yeni ufaklar, alanlar açmak sizin görevinizdir. Biz deprem başta olmak üzere doğal afet riski yaşayan bir ülkeyiz. En son 6 Şubat'ta asrın en büyük tabii afetlerinde yara aldık, yıkıldık. Kriz ve afet yönetiminin ne kadar mühim olduğunu orada çok net gördük. Allah korusun, bir daha benzer durumlarla karşılaşmamak için hükümet olarak gerekli tedbirleri alıyoruz. Bir adım atmadan önce merkezden talimat bekleyen, gönüllere, hanelere, kalplere giremeyen kimi yöneticiler maalesef devletimizin çabalarına da gölge düşürdü. İllerimizde şahsımı temsilen görev yapan siz valilerimize çok hayati vazifeler düştüğünü bugün bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Ayrıca siz valilerimizden rehberlik, teftiş ve denetim faaliyetlerinin yerine getirilmesine dair genelgemizin gereklerini yakından takip ve koordine etmenizi de bekliyorum.
"BÖLGEMİZDE ÖNEMLİ GELİŞMELER YAŞANIYOR"
Bölgemizde çok önemli gelişmelerin yaşandığı bir süreçten geçiyoruz. 910 km'lik sınırımızın olduğu komşumuz Suriye'de meydana gelen hadiseler bizi her açıdan özellikle ilgilendiriyor. Baas diktatörlüğünün çökmesi ve 13 yıldır süren katliamın sona ermesiyle artık yeni döneme girilmiştir. Azgın ve zorba bir azınlığın mazlum çoğunluğa karşı uyguladığı baskının kanlı ve çirkin yüzü ortaya çıkmıştır. Gün geçmiyor ki ülkenin bir şehrinden toplu mezar çıkmasın. Hemen her gün insanlık adına, insani değerler adına gerçekten utanç ve dehşet verici haberlerle karşılaşıyoruz.
"SADECE 13 YILLIK KATLİAM POLİTİKASININ BU ÜLKEYE VERDİĞİ ZARAR 500 MİLYAR DOLARI AŞIYOR"
Sadece 13 yıllık katliam politikasının bu ülkeye verdiği zarar 500 milyar doları aşıyor. Suriye'yi ziyaret eden ekiplerimiz de sahadaki tablonun tahmin edilenden çok daha kötü olduğunu ifade ediyor. Suriye'nin kendini toparlayabilmesi için Arap ve İslam aleminin desteklerinin yanına belli bir zamana ihtiyaç olduğu da açıktır. Uluslararası toplumun bu sürece daha fazla katkı sağlaması mühimdir.
Kaynak: BURSADA BUGÜN
Siyaset, 2025.01.07 19:44