Ramazan Başan
Tarladan damaklardaki lezzetlere
07 Eylül 2024 Cumartesi, 11:11
Bursa Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde 13-14-15 Eylül tarihlerinde Merinos Park'ta gerçekleşecek 3. Bursa Gastronomi Festivali'nin tanıtımı diğer bir ifade ile lansman toplantısını Başkan Bozbey incir tarlasında yaptı.
Neden plaza ve otel salonlarında yapmadı da tarlada yaptı?
Bir, Bursa siyahı diye markalaşan Bursa incirinin hasat zamanıydı.
Gastro Antep Festivali'nin lansmanı da benzer dönemlerde hasat zamanı fıstık bahçesinde yapılmıştı.
İki, Bursa'nın meşhurları arasına giren bu özel meyve birkaç gün öncesinde Avrupa Birliği tarafından coğrafi işaret tescilini almıştı, bu Türkiye adına ve Bursa adına çok önemli bir adımdı.
Üç, Bozbey ve partisi CHP, köylüye 'ananı da ala git 'diyenlerin aksine 'Köylü milletin efendisidir' diyen bir düsturun ve söylemin arkasında olduğu için incir tarlasında yapması manidardı, anlamlıydı. Zaten lansman boyunca yörenin muhtarı, köylüsü sık sık Başkan Bozbey'e sıkıntılarını taleplerini anlatmaya çalıştılar. Son dönemde köylüler eylemleriyle haklı taleplerini dile getirirken siyasetin gündemini de oluşturmaya başladı.
Bursa Gastronomi Şehri Olur mu?
Potansiyeli ve gücü var. Çünkü Bursa,
Tarihi, kültürü ve gıda endüstrisi ile Bursa bir gastronomi şehridir.
Bir şehrin gastronomi şehri statüsünü elde edebilmesi için, lezzetiyle öne çıkan yiyecek ve içeceklere gereksinimi kadar, gıda sektörüne yön veren önemli markalara da ihtiyacı vardır. Tarımı, sanayisi ve hizmet sektörü ile bir bütün olmalıdır.
Elimizde Neler Var Bir Bakalım mı?
Tarihi 1867 yılına kadar dayanan; yapılışı, pişirme şekli ve sunumuyla kült bir kültürün ürünü olan Bursa Döner Kebabı, daha fazla övgü ve temsili hak ettiği gibi, Bursa denilince Bursa Döner Kebabı akla gelmektedir.
Bir dönem Uludağ eteklerindeki kestane ağaçlarından toplanan kestanelerle ün salan kestane şekeri, şimdilerde hammaddesini değişik şehirlerden toplasa da, aynı lezzet ve formülünü koruyarak 1930 yılından bu yana kestane şekeri Bursa birlikte anılmaktadır.
Şimdilerde pek moda olan 'food court' diye bilinen 'Gastronomik AVM'lerin ilkidir Kayhan Çarşısı... Köftecisinden, cantık dükkanına kadar içinde her lezzeti bulabilirsiniz. 1860 yılında Ermeni bir ustanın yaptığı fırından çıkan pideler bugün Cantık adıyla ünlenmiş. Yapılış tarzı, mayalı hamuruyla, pişirme ve sunum şekliyle benzeri olmayan, Bursa denilince akla gelen başka bir lezzettir.
Yine Kayhan'dan çıkan Kayhan Pideli Köfte de; sunumu, içeriği, malzemesi ile fark oluşturan sadece Bursa'da bulabileceğiniz yerel bir diğer lezzettir.
40 yıllık 'Abdal Fırını'ndan çıkan tahinli pide, cevizli lokum Bursa denilince akla gelen sahip çıkmamız gereken bir başka lezzettir. Ekmek denildiğinde Somuncu Baba'nın tarihini, iz bırakan hikayelerini kim görmezden gelebilir?
Bursa Balkan göçmenlerinin şehridir. İnegöl Köfte, Balkanlardan gelen göçmen yemek kültürünün bir sonucudur. İnegöl Köfte, Türkiye'deki köfte kültürünün başını çeker. O kadar ki, Türkiye'nin en büyük köfte zinciri olan, yılda 66 milyon kişiye Bursa'nın köftesini sunan, Köfteci Yusuf bir Bursa markasıdır.
Hasanağa Enginarı Coğrafi işaret alan dünyanın en kaliteli enginarı olup, en önemli otellerin menüsünde yer almaktadır. Ahududu ve böğürtlen de Bursa'dan çıkar. Türkiye üretiminin yüzde 90'nını Bursa karşılar.
Siyah incir Türkiye'de ve dünyada Bursa'dan çıkarak gastronomi sofralarına, evlerimize kadar ulaşır. Bursa şeftalisi, Deveci armut, Bursa Apolyont kirazı (Napolyon kirazı diye ünlenen) Türkiye'nin en prestijli Bursa meyveleridir. Bursa ile özdeşleşmiştir.
Apolyont kirazı, Deveci Armudu, şeftalisi, yaban mersini sofralarımızın, gastronomi mutfaklarının vazgeçilmezleridir.
Su ve maden suyu gastronomik bir içecektir.
Yemek ile birlikte veya ayrıca tüketiriz. Su firmalarının ve maden suyu firmalarının, kaynaklarıyla birlikte büyük çoğunluğu Bursa'dadır. Türkiye'nin en büyük gazoz ve cola firmaları suyumuzun kalitesi nedeniyle kuruluş yeri Bursa'dır. Su denilince akla Bursa gelmektedir. Bu nedenle Bursa su ve içecek şehridir.
Bursa'da Kemalpaşa tatlısı ile peynirin tatlıyla buluşmasına şahit olursunuz. Diğer bir Bursa tatlısı olan süt helvası da, yapımı ustalık gerektiren tatlıların kralıdır.
Bursa bir süt ve yoğurt memleketidir. Türkiye'nin en büyük süt ve yoğurt markalarının Bursa'da olması bir tesadüf değildir. Bursa irili ufaklı mandıraları ile Tarihi Tuzpazarı Çarşısı ve Mihaliç peyniri ile tam bir şarküteri cennetidir.
Ayrıca Türkiye'nin en büyük tavuk üreticileri, yumurta üreticileri Bursa'dadır.
Marmarabirlik Türkiye'nin en büyük zeytin üreticilerinden biri olup, en kaliteli sofralık zeytin Bursa havzasında lezzet bulur. Üzerinde çalışıldığında zeytin ile yapılan onlarca Bursa markalı yeni ürün gastronomi dünyasına kazandırılabilir.
Bursa, Osmanlı İmparatorluğu'nun başkentliğini de yapmıştır. Bu nedenle kendine özgün bir saray mutfağı vardır. Osmanlı arşivlerinde araştırıldığında Bursamıza özgü, tarifler ve özel yemekler ortaya çıkacaktır.
Gastronomi Çalıştayı Yapılmalı
Önceliğimiz Bursamızın 'gastronomi envanteri'nin çıkartılarak, yukarıda saydıklarımızdan onlarcasının var olduğu, elimizdeki değerlerimizi, şehrimize ait yemek kültürünü ve tariflerini ortaya çıkartmak olmalıdır.
Bunun için en kısa zamanda bir 'Gastronomi Çalıştayı' yapılmalıdır.
(Önceki yıl yaptığımız 'Gastronomi Çalıştayı'mızın basılı materyalleri henüz elimize ulaşmadı bu arada)
Çalıştay ile beş yıl, on yıl sonra Bursa'nın turizmdeki yerini, gastronomideki yerini uzmanlarla konuşarak gastronomi turizmindeki yol haritasını belirlemeliyiz.
Bursa İstanbul'un üçüncü yakasıdır. İstanbul'un herhangi bir yerinden kentimize kara veya deniz yoluyla 90 dakikada ulaşılabiliyor. Bu özelliği sayesinde Bursa, kongre ve fuar merkezi olabilecek bir potansiyele sahiptir.
Yenişehir havalimanı Adana, Antalya, Trabzon gibi şehirlere karşılıklı seferlerine başladığında turizme olan etkisi mutlaktır.
Neden Gastronomi Festivali?
Gastronomi turizminin 12 ay uygulanabilir bir turizm çeşidinin olması,
Şehre gelen yerli ya da yabancı turistlerin harcama kalemlerinde yeme içmeye ayırdıkları bütçe %25 düzeyinde. Toplam harcamanın 4'de 1'ini yeme içmeye harcanıyor olması,
Şehirlerin gastronomiye olan bakışlarını değiştirdi. Markalaşmak ve daha fazla turst çekmek isteyen şehirler 'gastronomi festivalleri' yapamaya başladılar.
Bu tür festivallerin şehrin tüm unsurlarıyla birlikte destek verilmesiyle daha iyi netice alındığını hep görüyoruz. Turizm Bakanlığının, Turizm İl Müdürlüğünün, Bursa'nın sanayi kuruluşlarının, ticaret odalarının, üniversitelerinin bu festivale destek olması önemlidir.
Festival Yeterli m? Bursa Yıldızı Standart Olabilir mi?
Festivaller bu işin fregmanı. Daha fazla turist ve sürdürülebilir turizm için işletmelerin çeşitliliği, hizmet standartlarının oluşturulması, yeme içme ve eğlencenin çeşitliliği ve kalitesi önemlidir.
Başkan Bozbey bunu Nilüfer'de başardı.
Bursa'da harika yemekler ve lezzetler yiyebilirsiniz.
Ancak karşılama, uğurlama, servis kalitesi, menü içerikleri, fiyat, mutfak hijyeni, personel davranışları, tabak sunumu, içecek sunumu, otoparkına kadar birçok işletmecilik detaylar müşteri memnuniyetini belirler. Bunları sağlayamazsanız turist bir kez gelir bir daha gelmez.
Başkan Bozbey bu konuda bir eğitim seferberliği yaratabilir. Bursa Kent Akademisi ile gençlere eğitim vererek sektörün en önemli ihtiyacı olan kalifiye personel ihtiyacına destek olur, işletmelerin standartlarını geliştirebilir.
Kadın istihdamında gerekli yeterlilikleri sağlayanlara Pembe Tabak Sertifikası,
Hijyen ve sağlıklı Mutfak standartlarını yerine getirenlere Mavi Tabak Sertifikası,
Yeşil ekonomi ve çevre, sürdürülebilir gastronomi standartlarını yerine getirenlere Yeşil Tabak Sertifikası,
Tüm bunları yerine getirenlere ise Bursa Yıldızı sertifikası verilebilir.
Bu Proje Başkan Bozbey'in Marmara Belediyeler Birliği Başkanı olması sebebiyle bir çok şehirde uygulanabilir, bölgesel bir proje halini alabilir.
Bu standartlar Michelin standartlarının ön çalışması olarak nitelendirilebilir. Michelin yıldızı da böyle başlamadı mı?
Başkan bunları hayata geçirebilir mi bilmiyorum.
Ekibi ve Başkan'ın vizyonu bunu gerçekleştirebilir
Güzel ve PR'ı bol bir festival olmasını diliyorum.
Yazarın Diğer Yazıları
Bugün kendinize bir Türk kahvesi söyleyin
05 Aralık 2024 Perşembe, 09:27
Rekolte yüksek! Zeytinyağı fiyatları düşecek mi?
01 Aralık 2024 Pazar, 14:42
Göçmen kültürü en büyük mirasımızdır
25 Kasım 2024 Pazartesi, 11:19
Bursa'da Hazer Amani rüzgarı
21 Kasım 2024 Perşembe, 12:04
Hasanağa Sanayisi mi? Hasanağa Enginarı mı?
18 Kasım 2024 Pazartesi, 09:02
Ulaşılabilir ve güvenilebilir hizmet: BURFAŞ Tesisleri
11 Kasım 2024 Pazartesi, 12:47
Cumhuriyetle gelen bir lokanta ekolü: Karpiç
29 Ekim 2024 Salı, 09:44
Mudanya'ya Cruise gemileri gelecek mi?
22 Ekim 2024 Salı, 17:43
Papa İznik'e geliyor mu?
18 Ekim 2024 Cuma, 08:54
Köfteci Yusuf'un kritik 15 günü var
14 Ekim 2024 Pazartesi, 10:34