Tezhip, köklü geçmişi ve estetik güzelliğiyle geleneksel bir sanat olarak sanatçıları tarafından yaşatılmaya devam ediyor. Sanatçı Elvan Tağızade, Bursada Bugün'e tezhip hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
MERVE DENİZ EKİCİ / BURSADA BUGÜN
Tezhip; yazma eserlerin, yaldız ve boya kullanılarak süslenilmesiyle ortaya çıkan bir sanattır. Tezhip sanatının ilk olarak 8. yüzyıllarda ortaya çıktığı söylenmektedir. Sanatçı Elvan Tağızade, Bursada Bugün'e tezhip sanatını anlatarak başlamak isteyenler için tavsiyelerde bulundu.
"20 YILDIR TEZHİP SANATIYLA UĞRAŞIYORUM"
Tezhip sanatçısı Elvan Tağızade, 20 yıldır sanatını icra ettiğini dile getirerek, "Ankara'da eğitimini aldım. 2008 yılında da Kültür Bakanlığı Sanatçısı unvanını aldım. 17 yıldır Balibey Han'da atölye çalışmalarımı sürdürüyorum, öğrenci yetiştiriyorum. Yurt içinde ve yurt dışında pek çok etkinliğe, fuara katıldım. En son Mudanya Belediyesi'nin Zeytin Festivali'ne katıldım, güzel bir etkinlikti. Onun öncesinde de Ankara İslam Sanatları Fuarı'na davet edildim, katıldım. Sanat çalışmalarımı bu şekilde sürdürüyorum" şeklinde konuştu.
"KALİGRAFİ DERSLERİ DE VERİYORUM"
Tezhip dışında kaligrafi gibi diğer yazı sanatlarıyla da uğraştığını belirten Tağızade, "Benim asıl branşım tezhip. Kaligrafi eğitimini sonradan aldım. Ancak eğitimini aldığım için kaligrafi dersini de veriyorum. Çizim, desen, tasarım, renk bilgisi ve klasik tezhip eğitimi veriyorum. Ebru ve kaligrafi ise hobi olarak ilgilendiğim alanlar" ifadelerini kullandı.
"TEZHİPE AŞIK OLDUM"
Tağızade, "Ankara'da bu eğitimi aldım. Önce özel derslerle başladım. Sonrasında Bakanlık bünyesinde eğitim almak istedim, öyle bir hikâyesi var. Ablam Uludağ Üniversitesi'nde edebiyat profesörü. O dönemde Ankara'daydık. O da biraz ilgiliydi ama yoğun çalışmaları nedeniyle sürdüremedi. Beni yönlendirdi, benim de çocukluktan beri el becerim iyiydi, daha doğrusu öyle söylenirdi. Ablamın yönlendirmesiyle bu sanata başladım. Ve gerçekten âşık oldum. Bu sanat hayatımda bir dönüm noktası oldu. Hem anlamlı hem de çok özel bir dönemdi" açıklamalarında bulunarak tezhip sanatına nasıl başladığını anlattı.
"SANAT İNSANI ELMAS GİBİ İŞLİYOR"
Tağızade, "Çalışırken, çizim ve desen çıkarırken adeta dünyayı unutuyorum. Gerçekten tüm sorunları geride bırakıp tamamen işe konsantre oluyorum. Bence sanatın her alanı böyle. Hayata bakış açınızı etkiliyor. Hangi mesleği yaparsanız yapın, sanatla ilgilenmenin faydası oluyor. İster fen bilimlerinde olun, ister başka bir meslek dalında; tasarım yapabilen insan her alanda başarılı olur. Yaratıcılık gelişiyor, doğaya bakış açısı değişiyor, insan ilişkilerinde daha naif ve başarılı oluyor. Sanat insanı elmas gibi işliyor aslında. Tüm sanatlar böyle: görsel sanatlar, sahne sanatları, güzel sanatlar, müzik... İnsanı ham taştan işlenmiş elmasa çeviren alanlar. Bu yüzden diyorum ki "Dünyayı sanat kurtaracak." İnşallah da öyle olur. Çünkü gerçekten çok ihtiyaç duyuyoruz ama maalesef hak ettiği değeri her zaman görmüyor" açıklamalarıyla sanatın insana etkilerine değindi.
HAT, TEZHİP VE KALİGRAFİ...
Hat ve tezhip arasındaki farkı anlatan Tağızade, "Hat, güzel yazı sanatıdır. Temel çıkışı felsefesi, Allah'ın kelamını en güzel şekilde yazmak. Hattatlar bu nedenle yıllar süren eğitim alırlar. Yani Allah'ın kelamını en güzel şekilde yazma sanatıdır. Kaligrafi ise bunun modern versiyonudur. Latin harfleriyle yapılan güzel yazı sanatıdır. Onun da teknikleri ve eğitimi vardır. Tezhip ise hat sanatının altın yaldızlarla boyanması ve süslenmesiyle ortaya çıkar" dedi.
"VERİMLİ OLMASI ADINA ÖZEL DERS FORMATINDA EĞİTİM VERİYORUM"
Tezhip ve kaligrafi dersleri hakkında konuşan Tağızade, "Zaten ben derslerimde hep şunu söylüyorum, öğrencinin kabiliyeti olsa bile eğer azmi, disiplini, aşkı yoksa bu işi sürdüremez. İlgi güzel ama disiplinli bir alan olduğu için sürdüren de var, bırakan da. Kaç kişiyle ders yapıyorum? Atölye şartlarına göre değişiyor. Bu tarz sanatlar özel eğitim gerektirdiği için ben de özel ders almıştım zamanında. Şu anda sınıfımda en fazla iki ya da üç kişiye ders veriyorum çünkü birebir ilgilenmem gerekiyor. Her çizgiyi, her fırça hareketini takip ediyorum. Bu yüzden özel ders formatında yapıyorum ki daha verimli olsun" ifadelerine yer verdi.
"YETER Kİ İSTEYİN"
Gençlerin sanata yönlendirilmesi için yapılabilecek çalışmalardan bahseden Tağızade, "Bunun için basının, televizyonun, görsel medyanın büyük önemi var. Ayrıca şehir hayatı, trafik, zaman ayıramama gibi nedenlerle sanatla uğraşmak zorlaşıyor. Ama isteyen bir şekilde yolunu buluyor. Ben de zamanında çalışıyordum. Akşam eve gelip dinlendikten sonra, gece 23.00'ten sabaha kadar çalışıyordum. Yeter ki isteyin, insan her şeyi başarabilir. Stantlar, tanıtımlar, deneyim atölyeleri gençler için çok önemli. Ben de bu tarz etkinlikleri çok yapıyorum. Stantlara tablolarımı götürüyorum, çalışmaları canlı yapıyorum, workshoplar düzenliyorum. 17 yıldır yerli ve yabancı çok sayıda turiste gönüllü sanat elçiliği yaptım. Yurt dışında da çok bulundum, sanatımızı tanıttım. Bu yüzden mutluyum. Kendi adıma üzerime düşeni yaptığımı düşünüyorum ve yapmaya devam ediyorum" şeklinde konuştu.
Bursa Bölge, 2025.07.12 16:34