Bursa'da görme engelli evlatlarına ışık oldular

Prematüre olarak 6 aylık doğan Ahmet Emre Öztürk, dünyaya geldikten sonra 75 gün kuvözde kaldı. Bu esnada ve daha sonra bir dizi göz ameliyatı geçirmesine rağmen görme engelli olan Öztürk, erken doğum nedeniyle aynı zamanda konuşamıyor.

Anne Süreyya Öztürk, yaptığı açıklamada, 2005 yılında erken doğum yaptığını, ikizinin doğumdan hemen sonra hayatını kaybettiğini, Ahmet Emre'nin ise 75 gün kuvözde kaldığını söyledi.

Öztürk, oğlunun bu sürede ve daha sonra  göz ameliyatları olduğunu ifade ederek, "Ameliyatlardan sonra doktorlar Ahmet Emre'nin göremeyeceğini söyledi. Bu benim için çok büyük bir yıkımdı. Ondan sonra iyice Ahmet Emre'ye bağlandık. Doktorlar hiçbir zaman yaşayacak diye ümit vermedi. Bu benim için ikinci büyük yıkımdı. Çok şükür yaşıyor. O bizim her şeyimiz. Bugünlere gelmek çok zordu hala zorluklarımız var ama buna şükür." diye konuştu.

- "Bunlar iki kat melek bizim için"

Görme engelli olan Ahmet Emre'nin duymasında bir sorun olmamasına rağmen konuşamadığını da belirten Öztürk, şöyle devam etti:

"Doktorlar geç konuşacağını söyledi. Konuşmaya başlarsa bayağı mesafe atlayacağız. Daha da iyi olacağına inanıyorum. Annelik çok zor. Hele engelli annesi olmak çok zor. İki kat sorumluluk gerektiriyor. Her şeyiyle ona bağlanıyorsunuz. Ahmet Emre ile Allah'ım bana dünyaları verdi. İnşallah en güzel günlerini de görürüm. Bütün anneler değerli, evlatlar çok çok değerli. Allah bize bir hediye verdi. Biz de o hediyenin kıymetini bildik. Anne babalar, çocuklarının Allah'tan gelen bir hediye olduğunu bilsinler. Her şeyi veren de alan da Allah. Çok şükür bugünlere kadar geldik. Rabb'imize her zaman dua ediyoruz. Yaradan bize bunu bağışladı. Ahmet Emre ailemiz için çok büyük bir servet. Anne babalar, evlatlarının kıymetini bilsinler. Ne olursa olsun evlat çok tatlı bir şey. Bunlar iki kat melek bizim için." 

- "Ben Mehmet'i ödül olarak görüyorum"

Görme engelli 22 yaşındaki Mehmet Posunlu'nun en büyük destekçisi annesi Gülnaz Posunlu. Anne Posunlu, zeka geriliği de bulunan oğlunun gözlerinin 7 aylıkken tümöre nedeniyle alındığını söyledi.

Mehmet'in ilk başlarda yürüyemediğini ve konuşamadığını aktaran Posunlu, "Mehmet, kapalı bir kutu gibiydi. Eşim ve ailem çok büyük destek çıktı. 2003 yılında okula başladık. İlk öğretmenimiz Mustafa Okumuş, Mehmet'in elinden tuttu ve bugünlere getirdi. Mehmet'e konuşmayı, yürümeyi ve kendini ifade etmeyi öğretti. Şu anda konuşuyor, yürüyor ve kendini ifade etmeye başladı." dedi.

Mehmet'ten büyük bir kız evladının da olduğunu ifade eden Posunlu, kendisine her zaman destek olan eşi, kızı ve damadının çok destek olduğunu ve Mehmet için her fedakarlığı yaptıklarını anlattı. Anne Posunlu, şunları kaydetti:

"Şu anda iyiyiz, inşallah daha da iyi olacağız. Rabb'ime şükürler olsun. Benim iki evladım var. Biri sağlıklı, diğeri de engelli. Sağlıklı evladıma nasıl sahip çıktıysam buna da öyle sahip çıkıyorum. Sağlıklı evladımı nasıl seviyorsam Mehmet'i de öyle seviyorum. Rabb'im o sevgiyi veriyor. Değişen bir şey yok. O bir evlat. Evladını ayıramazsın, atamazsın. Rabb'im Mehmet'i iyi ki bize vermiş. Ben Mehmet'i ödül olarak görüyorum. İnşallah da öyledir. Bazen Mehmet'i komşulara bırakıp markete alışverişe gidiyorum. Çevre sahip çıkıyor. Aslında çevre şuna bakıyor, anne babanın o evlada tutumu nedir? Aile çocuğunu seviyor ve sahip çıkıyorsa çevre de kolay kabulleniyor."

Kaynak: BURSADA BUGÜN

Bursa Bölge, 2018.05.13 11:18