Metehan Demir
metehandemir@bursadabugun.com
Son 72 saat, sinirler gergin
27 Şubat 2020 Perşembe, 08:06
Maalesef, son yirmi günde sadece İdlib'te verdiğimiz şehit sayısı 20'ye yaklaştı.
Türkiye'nin Rusya'ya sert uyarıları ve Esad yönetimine karşı misli ile askeri karşılıklarına rağmen giderek artan Esad hücumlarında yeni bir hava saldırısı sonucu iki evladımızı daha şehit verdik.
BÜYÜK SIKINTI
Hava sahası önemli çünkü. Türkiye maalesef hava sahası konusunda Rusya nedeni ile ciddi sıkıntılar yaşıyor ve askerlerimiz havadan koruma anlamında mağduriyet yaşıyor.
Esad saldırılarının bu kadar artmasında da Rusya'dan cesaret ve destek aldığı da bir sır değil. Ankara, bunu dün başlayan Türkiye Rusya görüşmeleri de dahil her fırsatta söylüyor. Ama değişen birşey yok.
Bakın, Milli Savunma Bakanlığı açıklaması şöyle diyor;
'Ateşkesi sağlamak üzere İdlib bölgesinde bulunan unsurlarımıza düzenlenen hava saldırısı sonucu 2 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 2 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bölgedeki Rejim hedefleri derhal ateş altına alınmış; alınmaya devam edilmektedir....Bölgedeki çeşitli kaynaklardan alınan bilgilere göre; 1 adet hava savunma füze sistemi, 1 adet ZU-23 uçaksavar, 1 adet Tanksavar, 3 tank, 1 mühimmat aracı, 2 iş makinesinin imha edildiği, 3 tankın ele geçirildiği ve 114 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiği öğrenilmiştir.'
SAVAŞ
Buradan anlaşılan Suriye Milli Ordusu üzerinden de dahil, Türkiye aslında Suriye ile (dolaylı ya da doğrudan farketmez) bir savaşa girmiş görünüyor.
İdlib'de Türkiye, Rusya ve Esad rejimi arasındaki gerginlik artık en son noktada.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi Esad rejiminin saldırılarında Rusya'nın etkisi net olarak kendisini hissettiriyor. Moskova tarafından hava desteği dahil en üst düzeyde Esed rejimine destek veriliyor. Tıpkı bugünkü olayda olduğu gibi.
Şu anda, Türkiye'nin yeni oluşturdukları dahil 16 gözlem noktası mevcut ve bunlardan 10'a yakını Esad rejiminin 2018 Eylül tarihli Soçi mutabakatını ihlal ederek kontrol altına aldığı bölgenin içinde.
Ve; asıl önemlisi Esad'a aslında bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından verilen bir süre var ve de o 29 Şubat akşamı doluyor. Son 72 saat. Yani, Türk gözlem noktalarının etrafını boşaltarak güneye 2018 Eylül Soçi sınırlarına 3 gün içinde geri çekilmek.
Rejim ise tersine, her geçen gün saldırılarını artırmaya devam ediyor.
Bu işin asıl çözümü Sayın Cumhurbaşkanı ile Rusya lideri Putin'in görüşmesinden geçecek.
Normalde 5 Mart'ta İstanbul'da yapılacak Fransa, Almanya, Rusya ve Türkiye'nin 4'lü liderler zirvesi var. ,
Yine de bu zirveye mantıken Rusya tarafından olumlu bakılmayacağı ortada.
Artık geriye sayım başladı. İdlib'ten çekilmek ülke onurunu ilgilendiren bir hal aldığından seçenek dışı.
Net olan; Eğer, Ankara, Şam Yönetiminden 29 Şubat akşamına dek geri bir adım görmezse ve Rusya bu konuda bir adım atmazsa çok daha sıcak saatler kapımızı çalmak üzere.
Süre doluyor, gerginlik artıyor. Diplomasi ve Türkiye kazansın diyelim...
Sağlıcakla kalın...
Yazarın Diğer Yazıları
Suriye umut ve belirsizlikler denizi
10 Aralık 2024 Salı, 12:13
Suriye'yi askeri strateji ve milli açıdan okumak
06 Aralık 2024 Cuma, 11:31
Elon Musk'ın kumarının şifreleri
25 Kasım 2024 Pazartesi, 00:21
Türk Amerikan ilişkileri nereye gider?
07 Kasım 2024 Perşembe, 07:50
Gündem notları: Bahçeli'nin iki önemli mesajı
16 Ekim 2024 Çarşamba, 08:53
Ülkenin ayarları ile oynamak demokrasi değildir
18 Eylül 2024 Çarşamba, 08:08
Mehmet Şimşek ile ilgili gerçek durum ne?
25 Ağustos 2024 Pazar, 20:25
Alman ambargosunun korkunç detayları
31 Temmuz 2024 Çarşamba, 01:31
Suriye çıkmazı
14 Temmuz 2024 Pazar, 23:01
Vize konusu daha sıkıntılı hale gelecek
17 Mayıs 2024 Cuma, 00:33