Bankada parası olanlar dikkat! Yüksek faiz oranları ile kazancına kazanç katan yatırımcılara kötü haber geldi. Mevduat faizleri 10 ayın dibini gördü. Uzman isimler yatırımcıları uyararak Haziran ayını işaret etti. İşte mevduat faizlerinde son durum...
Geçen yıl 22 yılın zirvesine ulaşan mevduat ve ihtiyaç kredi faizleri, Merkez Bankası'nın (TCMB) gevşeme süreciyle birlikte düşüşe geçti. TCMB verilerine göre gösterge kabul edilen 1-3 ay vadeli TL mevduat faizi, 17 Ocak haftası itibarıyla yüzde 54.98 ile 10 ayın en düşük seviyesine geriledi. Böylece, Merkez'in gevşeme sürecine başladığı 26 Aralık'tan bu yana politika faizinde 5 puanlık gerileme olurken, aynı dönem aralığında 1-3 aylık TL mevduat faizi oranında 4.46 puanlık düşüş yaşandı.
Hürriyet'ten Gamze Bal'ın haberine göre; TCMB verilerine yansıyan bu oran, yüksek hacimli döviz dönüşümlü kur korumalı mevduattan standart TL mevduata geçişlerde geçerli. Dolayısıyla vatandaşın bankaya birebir gittiğinde karşılaştığı mevduat faizi oranları yüzde 40'lı seviyelerin de altına inebiliyor. Bankaların resmiyette duyurduğu mevduat faizi oranlarıyla, şubeye gidildiğinde 'müşteri bazlı' verilen faiz oranları arasındaki fark da belirgin şekilde düştü.
Örneğin özel bir bankada yüzde 42 olarak duyurulan mevduat faizi oranının, 'tezgâh altında' en fazla yüzde 44'e yükseldiğini gözlemledik. Bu da, geçen sene nisan ayında 30 puanı aşan bu farkın gelinen noktada 2 puana kadar gerilediğini ortaya koyuyor.
İHTİYAÇ DA GERİLEDİMerkez'in faiz indirim sürecine başlamasıyla birlikte bir diğer düşüş de ihtiyaç kredisi faizlerinde yaşanıyor. TCMB verilerine göre, geçen yıl mart ayında yüzde 86.15'e yükselerek tarihi zirve seviyesine ulaşan ortalama ihtiyaç kredisi faizi, yeni yılın ilk günlerine kadar da yüzde 70'li seviyelerde seyrediyordu. Ancak 17 Ocak haftası itibarıyla yüzde 68.30'a inen ihtiyaç kredi faizleri de TL mevduat faizi gibi 10 ayın en düşük seviyesine gerilemiş oldu. Yine de Merkez'in faiz indirimine başladığı 26 Aralık'tan bu yana ihtiyaç kredisi faizindeki gerileme toplamda 1 puana bile ulaşamadı.
Diğer kredi faizlerindeki sıkılık da devam ediyor. 26 Aralık'tan bu yana konut kredisi faizi 0.6 puan, ticari kredi faizi 1.18 puan geriledi; taşıt kredisi faizi ise yüzde 36.13'ten yüzde 47.30'a yükselerek 11 puanı aşan bir yükseliş yaşadı.
Mevduat faizi de politika faizi gibi kısa vadeli bir faiz olduğu için, TCMB faizindeki düşüş mevduata birebir yansıyor. Ancak politika faizindeki düşüşün kredi faizlerine yansıması daha yavaş, daha düşük oranlarda oluyor.
Perform Portföy Fon Yöneticisi Altan Aydın, "Genelde hep böyle olur, Merkez politika faizini indirdiğinde önce mevduat faizi buna tepki verir. Faiz indirimleri devam ettiği sürece mevduat faizi de aynı yönde hareket eder ama kredi faizleri mevduatta daha geç ve daha yavaş iner. Böyle de devam etmesini bekliyoruz" dedi.Ayrıca, kredi-mevduat makasının genişlemesinin bankaları en azından nominal olarak daha kârlı hale getireceğine dikkat çeken Aydın, dolayısıyla bu durumdan bankacılık sektörünün olumlu etkilenmesinin beklendiğine işaret etti.
Bu yıl PPK'nın toplamda 8 kez toplanacağını, ilkinin de 23 Ocak'ta toplandığını anımsatan Aydın, hazirandaki PPK da dahil ilk 4 toplantıda faizin 250'şer baz puan inmesinin beklendiğini aktardı. İkinci toplantının 6 Mart'ta, üçüncüsünün 17 Nisan'da, dördüncüsünün de 19 Haziran'da yapılacağı göz önüne alınırsa, Aydın'ın beklentisi yılın ilk yarısına kadar politika faizinde toplam 10 puanlık düşüş yaşanması yönünde. Dolayısıyla haziran sonuna kadar mevduat faizinin de buna paralel bir düşüş kaydetmesi bekleniyor.
Aydın, politika faizi düşerken ve düşmeye devam etmesi beklenirken kredi faizlerinin daha geç ve daha yavaş inmesinin nedeninin 'sıkı para politikasının devam etmesinden' kaynaklandığını anlattı. "Merkez faiz indirim sürecinde olsa da, enflasyon düşüyor olsa da aslında sıkı para politikası devam ediyor. Beklenen enflasyonun üzerinde bir politika faizi belirleniyor" diyen Aydın, "Dolayısıyla bu aydan itibaren muhtemelen, gerçekleşen enflasyonun da üzerinde kalmaya başlayacak. Artık hem gerçekleşen hem beklenen enflasyona göre pozitif reel faiz vermeye başlanacak. Merkez Bankası da hemen kredi faizlerinin düşürülüp iç talebe ekstra katkı sağlanmasını istemiyor. Çünkü bu enflasyonist olur" diye konuştu.
Gedik Yatırım Baş Ekonomisti Serkan Gönençler de mevduat faizindeki 4.5 puanlık gerilemenin politika faizindeki toplam 5 puanlık düşüşe paralel seyrettiğini vurguladı ve bu düşüşün kredi tarafına tam olarak yansımasının yılın ikinci yarısından sonra olacağına işaret etti. Bunun bir nedeninin 'kredi büyümelerine getirilen sınırlar' ve 'iç tüketimde talep tarafında zayıflık olmaması' olduğunu söyleyen Gönençler, "Merkez Bankası bu tarafı gevşetmeyecektir, gelen sinyaller de bu yönde. Tüketim tarafında zayıflık yok. Dolayısıyla kredi tarafını gevşetip tüketimi daha da canlandırmak istemezler" değerlendirmesinde bulundu.
Merkez Bankası'nın 'Ekonomi Notları' çalışmasında, mevduat büyüklüğünün, mevduat faiz oranları üzerinde etki ettiğine dikkat çekildi. Çalışmada, 'bankaların mevduata uyguladıkları faiz oranlarının, mevduat büyüklüklerine göre belirgin olarak ayrıştığı' ve 'küçük tutarlı mevduata, büyük tutarlı mevduata göre daha düşük faiz oranı' uygulandığı belirtildi. Analizde, yüksek ve düşük tutarlı mevduat faiz oranları arasındaki farkın enflasyon beklentilerinin bozulduğu ve para politikasının sıkılaştığı dönemlerde yükseldiği aktarıldı.
Türk lirasına geçiş hedeflerinin uygulanmakta olduğu 2022'nin son çeyreği sonrasında ise faiz farklılaşmasının daha da arttığı ortaya kondu. Buna göre, 2022 sonrasında düşük mevduatla (100 bin TL altı) yüksek mevduatlara (1 milyon TL üstü) uygulanan faiz oranları arasındaki makasın daha da açıldığı görüldü. Ayrıca, bankaların büyüklüğünün de mevduat büyüklüğüne göre faiz farklılaşmasına etki ettiği belirtildi.
Kaynak: HÜRRİYET
Ekonomi, 2025.01.28 09:04