Keçiören ilçesinde Engin Başoğlu isimli vatandaş, eşi ve onun sevgilisi tarafından çocuklarının şehir dışına kaçırıldığını iddia ederken 2 ve 4 yaşındaki oğullarına işkence yapıldığını ve dilendirildiğini öne sürdü.
Ankara'nın Keçiören ilçesinde kan donduran iddialar... 2 sene önce e Engin Başoğlu'nun eşi E.B., 2 ve 4 yaşındaki çocukları Rüzgar Eren B. ile Poyraz B.'yi sevgilisi olduğu ileri sürülen F.K. ile birlikte Karabük'e kaçırdı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Olayın ardından eşine boşanma davası açan Başoğlu, çocuklarını da geri alabilmek için suç duyurusunda bulundu. Çocuklarının bakımsız bırakıldığını, işkence yapıldığını ve dilendirildiğini iddia eden Başoğlu, tüm bu durumları ispat etmesine rağmen velayetin kendisine verilmediğini söyledi.
ÇOCUKLARINDAN 1 AYDIR HABER ALAMIYOR
Eşine 2 senedir ulaşamadığını, çocuklarından da 1 aydır haber alamadığını belirten Başoğlu, hukuk mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini dile getirdi. Evlatlarının ruh sağlıklarının da bozuk olduğunu ifade eden Başoğlu, hakkındaki uzaklaştırma kararı nedeniyle çocuklarını sadece Karabük'teki görüş günlerinde görebildiğini söyledi.
"DARP VE İŞKENCE ALTINDALAR"
Çocuklarının zor durumda olduğunu söyleyen Başoğlu, "Eşim, sevgilisini eve çağırıp çocuklarımı kaçırıyor. Çocuklarım darp ve işkence altındalar. Tırnaklarını sökmüşler. Darp raporlarımız da var. Hiçbir şekilde çocuklarımı göremiyorum. Mahkeme çocuklarımı bana teslim etmiyor.
Çocuklarımın durumu çok perişan. Bir aydır hiç görüşemiyorum onlarla, haber alamıyorum. Eşimin sevgilisinin annesi de dilendiriyormuş çocuklarımı. Çocuklarımın bir an önce tarafıma teslim edilmesini istiyorum. Çok zor durumdalar." dedi.
"EŞİME DE HİÇBİR ŞEKİLDE ULAŞAMIYORUM "
Mahkemenin taraflı tutumlar sergilediğini iddia eden Başoğlu, şunları söyledi:
Eşim Karabük'e kaçalı 2 sene oldu. 2 senedir yargıyla mücadele ediyoruz. Hakim zaten hiçbir şekilde bizi göz önünde bulundurmuyor. Hiçbir şeyimizi dinlemiyor. Sürekli bize 'sus, sus' diyor. Eşime de hiçbir şekilde ulaşamıyorum. Beni ve ailemi engellemiş.
Kendi kardeşinin yanındaydı, oradan da kaçmış. Hiçbir şekilde mahkemeden sonuç çıkmıyor. Aile Bakanlığından yetkililer çocukların tutulduğu eve gitmiş. Bizim eve de geldiler. O evde çocukların yaşayamayacağı, bana verilmesi yönünde karar vermişler. Mahkeme bu kararı göz önünde bulundurmuyor.
"PSİKOLOJİLERİ YERİNDE DEĞİL"
Çocuklarının ruhsal yönden de kötü olduğunu söyleyen Başoğlu, "Ben Devlet Hastanesi'nden rapor alıyorum. Eşim polikliniğe gidiyor, sağlamdır raporu aldırıyor çocuklara. Çocuklarda tırnak kalmamış, vücutlarında sigara söndürmüşler. Ellerini, ayaklarını yakmışlar.
Bunlar raporlarda da mevcut. Psikolojileri yerinde değil. Sürekli ağlıyorlar. Görüş gönünde sürekli, 'Baba beni buradan kurtar, beni götür, beni dövüyorlar' diye söylüyorlar." dedi.
"ÇOCUKLARIMIN BAKIMINDAN BEN SORUMLU OLMAK İSTİYORUM"
Evlatlarının hayatından endişe duyduğunu dile getiren Başoğlu, şu ifadeleri kullandı:
Biz herkesten şikayetçi olduk. Son 1 aydır da hiçbir şekilde ulaşamıyorum çocuklara. Çünkü kardeşinin yanından da gitmiş. Ben çocuklarımı istiyorum. Çocuklarımın bakımından ben sorumlu olmak istiyorum.
Çocuklarımın başka bir şahıs tarafından büyütülerek darp altında ve işkenceye maruz kalmalarını istemiyorum. Onları özlüyorum. Vatana ve millete hayırlı bir insan yetiştirmek istiyorum. Çocukların onların elinde kaldığı sürece ne olacakları belirsiz.
"MEĞER SEVGİLİSİ VARMIŞ"
Çocuklarının kendisine verilmesi gerektiğini söyleyen Başoğlu, "Eşimin elinden telefon düşmüyordu. Sürekli odada gizli gizli biriyle konuşuyordu. Ben son zamanlarda şüphelenmiştim ama iki tane çocuğum olduğu için fazla ses çıkarmamıştım. Meğer sevgilisi varmış.
Eşimin kardeşi, babamı aramış, 'Çocuklarınızı gelin buradan alın, kurtarın ellerinden. Biz kurtaramıyoruz' demiş. Devlet yetkililerine sesleniyorum. Çocuklarımın bir an önce tarafıma teslim edilmesini istiyorum. Onları zaten ben büyüttüm. Eşim işe gidiyordu, onlara evde annem bakıyordu. Bize daha çok alışıklar." dedi.
Kaynak: IHA
Güncel, 2025.07.18 12:25