Bahis cini şişeden çıktı!

Legal ve illegal bahis oyunları günümüzde sporu adeta baltalayan bir konu haline geldi.Neredeyse tüm dünyayı kasıp kavuran, milyarlarca doların döndüğü bir sektörden bahsediyoruz.

Aslında spor camiasında herkesin kafasında olan, bazen alınan sonuçlarla, bazen hakem kararları ile, bazen de çıkan kartlar ile dillendirilen, ama hukuksal olarak bugüne kadar bir türlü el atılmayan bahis skandalında geç de olsa ilk adım atıldı.

Yaşananları özetlemekte fayda var...

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun "371 hakemin bahis hesabı bulunduğu ve 152'sinin aktif olarak bahis oynadığının tespit edildiği" yönündeki 27 Ekim 2025 tarihli açıklaması ile bahis skandalında cin şişeden çıktı.

Hacıosmanoğlu'nun, ''152'si aktif olarak bahis oynuyor. Üst klasman hakem 7, üst klasman yardımcı hakem 15, klasman hakem 36, klasman yardımcı hakem 94. Bunların içinde 10 hakemin 10 binin üzerinde bahis oynadığı, bir hakemin tek başına 18 bin 227 kez oynadığı, 42 hakemin ayrı ayrı binin üzerinde futbol müsabakasında bahis oynadığı, bazı hakemlerin tek bir seferlik maç oynadığı tespit edilmiştir'' açıklaması ile Türk futbolunda  taşlar yerinden oynadı. Bu bahis depreminin bence daha artçı sarsıntılarını hissediyoruz. Savcılık soruşturmasınadan sonra  Türk futbolunu sarsacak şiddetli bir depremi ülkece yaşayacak gibiyiz...

Nitekim.

TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun açıklamalarının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 'bahis' iddialarına ilişkin soruşturma açıldığını açıklamış, ayrıca Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nda bulunan bu yeni soruşturmanın yetkisizlik kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği ve her iki soruşturma dosyasının birleştirilerek tek dosya üzerinden araştırmaların devam ettiği  kamuoyuna duyurmuştu.

Savcılık; özellikle lekelenmeme hakkı doğrultusunda tüm unsurlar hakkında çok kapsamlı bir soruşturma yapıldığını, soruşturma kapsamında MASAK raporları, HTS kayıtları, ulaşılabilen yurtiçi ve yurtdışı bahis siteleri abonelik kayıtları ve bu sitelerden bahis oynanma durumlarının tespitine dair kayıtlar, tanık beyanları temin edildiğini ve edilmeye devam edildiğini, soruşturmanın geçmiş yılları da kapsadığını, en az 5 yıllık geriye dönük zaman aralığında binlerce kişiye ve onlarca kuruma ait  kayıtların analiz edildiğini

kamuoyuna duyurdu.

Ayrıca amatörden profesyonele, her kategoride mücadele eden  takımlar, futbol oyuncuları, hakemler, yani sizin anlayacağınız futbolun tüm türevleri soruşturma kapsamı içerisinde yer aldığı görülüyor.  3700 futbolcunun inceleme kapsamında olması, soruşturmanın boyutu hakkında bize önemli ip ucu veriyor.

Bu soruşturma temiz eller operasyonuna döner mi, bekleyip göreceğiz. Ancak Futbol Federasyonunun bu konuda oldukça sabırsız davrandığını görüyoruz.

TFF bahis skandalında adı geçen ve bahis oynadığı tespit edilen 152 hakemi ve bahis oynanan maçları tek tek açıkladı. Ardından Futbol Disiplin Talimatı'nın 57.maddesi uyarınca tedbirli olarak PFDK'ya sevk edilen 152 hakemden 149'u en az sekiz, en fazla 12 ay olmak üzere hak mahrumiyeti cezası aldı. Merkez Hakem Kurulu Talimatnamesi'ne göre bir defada 45 gün ve toplamda 90 günden fazla cezası kesinleşen hakemlerin lisansları iptal ediliyor. Süper Lig hakemi Zorbay Küçük de dahil üç hakem hakkında inceleme ise devam ediyor. Zorbay Küçük'ün  geçen yıl maaş hariç maç görevi nedeniyle aldığı ücretin 1 Milyon 595 Bin 650 TL olduğunu da hatırlatalım.

Süper Lig hakemlerinin kazançları fena değil, ama alt liglerde durum farklı.

Ülkelerin pek çoğunda olduğu gibi bizde de üst ligler daha cazip olsa da, alt liglerde ve amatör liglerde durum pek iç açıcı değil. Görev, gidilen  mesafeye göre alınan ücretler değişkenlik gösterir. Aslına bakarsanız durum biraz gönülülük esasına ve  hakemliğe duyduğunuz sevgi ile alakalıdır. Buralarda hakemlik meslek olarak değil, bir bakıma hobi olarak yapılmaktadır desek yanlış olmaz...Bahis çamuruna bulaşmamış; soğuk sıcak demeden, tüm zorluklara göğüs gererek fedakarca görevlerini yapmaya çalışan bu hakemlerimizi, gözlemcileri ve diğer çalışanların da hakkını teslim edelim ve çürük elmalardan ayıralım. TFF'nin alt liglerde görev yapan bu emektarlar için istenilen düzeyde olmasa da yavaş yavaş bir iyileştirme çabası içerisine girmesi de gelecek için umut verici.

Hakemlere açtığımız bu parantezden sonra, bahis skandalının ülke futbolu ve hakemlerimiz açısından ne kadar büyük bir itibar kaybına neden olduğu ilerleyen günlerde çok daha iyi anlaşılacaktır diyerek noktayı koyalım.