Binay Kazan

Yerli malı yurdun malıdır ama...

14 Aralık 2025 Pazar, 15:13

12-18 Aralık tarihi; yerli malı tüketmenin ve tasarruf etmenin önem ve anlamını hatırlatır yıllardır hepimize...Biraz nostaljik bir tat olsa da, bu tarihlerde okullarda yerli malı haftaları kutlanır. Özellikle yaşları 40-70 yaş gurubundaki insanlar, öğrencilik dönemlerinde yerli meyveler-sebzeler ve kuru yemişlerle yerli malı kutlamaları yapmıştır mutlaka...Gururlanmışlardır bu ülkede üretilen mallarla...Şimdi de bu alışkanlık sürüyor bazı okullarda...

Evet...12-18 Aralık tarihleri; Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftasıdır. Biliyoruz ki; dünya ülkelerinde son dönemlerde giderek artan olağanüstü durumlar ve ekonomik sıkıntılar, aslında yeni yöntem ve kaynak arayışlarını da gündeme getiriyor.

Örneğin Türkiye'de; eskiden çok revaçta olan bir akımdı yerli malı tüketmek...Ama son 40-50 yılda ithalat cenneti bir ülke olduktan sonra, "yerli malı-yurdun malı" özdeyişlerini unutmak zorunda kaldık. Ama bunu yıllar sonra bir zorunluluk olarak, yeniden hatırlamak da güzel bir şey oldu galiba...

5 MİLYON ADET CEP TELEFONU İTHALATI

Bilindiği gibi ülkemiz 2.Dünya Savaşı'na katılmasa da, bu büyük savaşın ekonomik etkilerinden yıllarca kurtulamamıştır. Bu savaşın bitiminden hemen sonra; dünya ekonomilerinde oluşan ekonomik darboğaz nedeniyle, dönemin yöneticileri yabancı ülkelere para akışının önüne kesmek ve toplumda tasarruf bilinci oluşturmak için bir kampanya başlatırlar. İşte bu kampanya sonucunda; 1946 yılından beri 12-18 Aralık tarihleri arasındaki 7 günlük süreçte ülkemizde Yerli Malı Haftası kutlanmaktadır.

Ama gerçekte bu ülkede; yerli malı ve tasarruf kelimeleri hep havada kalmıştır. Onca kutlamaya rağmen, ülkemiz insanları yerli malı kullanımını ve tasarrufu bir türlü başarıyla uygulayamaz. Yeterince yerli malı üretilmeyen bu ülkede, ne yazık ki ithalat (dış alım) her zaman ihracatın önüne geçerek, dış ticaret açığı doğmasına neden olmaktadır.

İşte size somut bir örnek...Ülkemiz 2024 yılı istatistiklerine göre; ülkemize 5 milyondan fazla cep telefonu ithal edilerek karşılığında 2 milyar 618 milyon dolar ödenmiştir.

2024 yılında Türkiye;262 milyar dolarlık süper ihracatı ile dudak uçuklatmıştır. Ama gölgede kalan ithalat rakamları çok daha fazladır. Yurtdışından 344 milyar dolarlık mal getiren Türkiye; tam 82 milyar dolar dış ticaret açığı vermiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranı: son 3 yıldır yüzde 75 civarındadır.

Bu durumda YERLİ malı lafı etmek biraz zor geliyor tabii ki...Anılarımız arasında kalan; yerli muzlu, leblebili, portakal ve mandalinalı, elma ve armutlu yerli malı kutlama günlerimiz çok gerilerde kalmıştır artık...

Yaptığımız dış alımın yüzde 75'inin ihracat ile karşılandığını belirten dış ticaret uzmanlarımız, ülkemize has daha yerel ve daha katma değerli ürünlerin ihracatını artırdığımız an, dış satımın keyfini yaşayabileceğimiz gerçeğini gündeme getirmektedirler.

Yerli malı kullanımı ve tasarruf konusunda çok kötü bir karneye sahip Türkiye; artık "yerli malı-yurdun malı" deyimini daha cesurca kullanacağı günlere ulaşmalıdır.

ÜRETTİĞİNDEN FAZLASINI TÜKETMEYEN ÜLKELERDE VAR..!

Finlandiya Cumhuriyeti; yerli malı kullanmayı ulusal ilke edinmiş bir Kuzey Avrupa ülkesi olarak tanınıyor. 1995 Yılında Avrupa Birliği ülkesi olarak kabul edilen bu soğuk ama şirin ülke, ilginç ekonomik istatistiklere sahip...Dünyada AR-GE harcamaları için gayri safi milli hasıladan en yüksek oranda pay ayıran ( yüzde 3,7) Finlandiya'da tam 12 adet mükemmel araştırma merkezi ve 21 üniversite bulunuyor.

Kişi başına milli gelirin en son istatistiklerde 45 bin doları aştığı Finlandiya, Şeffaflık Örgütü raporlarında: en az yolsuzluk yapılan ülke unvanını defalarca almıştır.

2.EL GİYSİ PAZARLARI REVAÇTA

Finlilerin en karakteristik özelliği; tutumlu olmasıdır. Bunu şu ilginç örnekle anlatmak mümkün; Finlandiya'da birçok eskici dükkanı (kripari) bulunuyor. Tüm ülkeye yayılan bu işyerleri, insanların giyim merkezlerini oluşturuyor. Kullanmaktan bıktığı giysisini getirerek bu işyerlerinden 2. el giysi alan Finliler, bunun için küçük bir değişim bedeli ödüyorlar. Kimsenin eski eşyalarını çöpe atmadığı ve değerlendirme yolunu tercih ettiği ülkede, göz kamaştıran milli gelirlere rağmen insanların 2.el giysi tercihleri ülkenin refahını getiren bir faktör olduğu konuşuluyor.

5 Milyon 161 bin kişinin yaşadığı Finlandiya'da 2,4 milyon kişinin çalışarak katma değer yaratması çok önemli bir istihdam zenginliğini yansıtıyor. Ülkesinde üretilen mallara sahip çıkarak, çok zengin bir ülke olmalarına rağmen tasarruf yaparak ve ülke değerlerine sahip çıkarak "ekonomik anlamda bir mucize gerçekleştiren" Finliler, bugün birçok ülkenin gıpta ile baktığı bir zenginliği yaşıyorlar. Anlaşılıyor ki: Finlandiya mucizesini yaratan şey, yerli malı tüketme alışkanlığı ile tasarruf felsefesidir.

Bu felsefenin ülkemizde de yaygınlaşması için herkesin çaba harcaması gerekiyor galiba...Dış ticaret açığı ve cari açık gibi sorunların olmadığı ülkelerden biri olan Finlandiya, ekonomik anlamda Türkiye'nin örnek alacağı bir ülkedir.

Kazandığından fazlasını harcamayan bu ülke insanları, yerli malı felsefesinin de dünyadaki en büyük savunucusudur. Darısı ülkemiz insanlarının başına..!

Yazarın Diğer Yazıları

Altınşehir Mahallesi sürücü adayı eğitim parkuru mu oldu?
12 Aralık 2025 Cuma, 11:55

Setbaşı-Postane turlarından kaç arkadaşınız kaldı geride?
09 Aralık 2025 Salı, 12:36

Herkes sustu, mısralar konuştu Adranos'ta!
06 Aralık 2025 Cumartesi, 20:04

Güvenli gıda için denetim ve hijyen şart!
03 Aralık 2025 Çarşamba, 12:46

Bu yağmurların kıymetini bilmek gerek!
01 Aralık 2025 Pazartesi, 10:09

Bir Avrupalının merceğinden Bursa trafiği!
27 Kasım 2025 Perşembe, 17:12

Banka şubelerinde mağdurlar ve mağrurlar filmi..!
24 Kasım 2025 Pazartesi, 08:57

Gıda güvenliğinde sınıfı ne zaman geçeriz?
20 Kasım 2025 Perşembe, 12:39

Obezite sorununa gerçekçi bir bakış!
18 Kasım 2025 Salı, 15:20

Gerçek profesyonel kimdir, kim değildir?
12 Kasım 2025 Çarşamba, 13:05

Tüm Yazılar