Av. Emircan Pirinççi
Anonim şirketlerde birleşme süreçleri
19 Eylül 2024 Perşembe, 09:12
Ticari hayatta birleşme işlemleri, şirketlerin büyüme stratejilerine ve ticari hayatta devam edebilmek için gerekli ihtiyaçlarına cevap verir. Anonim şirketlere ilişkin Türk Ticaret Kanunu'nda düzenlenen bu süreç hukuki ve mali sonuçlar doğurmaktadır. Bu nedenle gerek ortakların gerekse alacaklıların haklarını güvence altına almak için sıkı prosedürler bulunmaktadır.
Birleşme; birden fazla şirketin hukuki ve ekonomik olarak mevcut ya da yeni bir şirket altında birleşmesini ifade eder. TTK 136. maddeye göre anonim şirketler, diğer anonim şirketlerle veya limited şirketlerle birleşebilir. Birleşme, iki şekilde gerçekleştirilebilir:
1. Devralma Şeklinde Birleşme: Bir şirketin diğerini tüm aktif ve pasifleriyle devralmasıdır. Bu durumda devralan şirket tüzel kişiliğini korur, devralınan şirket ise ticaret sicilinden silinir ve sona erer. Bu durumda devrolan anonim şirketin hissedarları, devralan şirkette ortak statüsünde olur.
2. Yeni Kuruluş Şeklinde Birleşme: Birden fazla şirketin birleşerek yeni bir tüzel kişilik oluşturmasıdır. Bu durumda, birleşen tüm şirketler sona erer ve yeni bir şirket doğar. Burada anonim ortaklıklar tasfiye edilmeden dağılır. Örneğin; A Şirketi ve B Şirketi'nin yeni bir şirket olan C Şirketi altında birleşmesi halinde, A ve B şirketleri tüzel kişiliklerini kaybederken, C adında yeni bir şirket kurulur.
Birleşme Süreci Nasıl Gerçekleşir?
1-Öncelikle birleşme kararı alınır. Birleşme kararı, birleşecek şirketlerin yönetim organları tarafından alınır ve genel kurullarda onaylanır.
2-Birleşme sözleşmesi hazırlanır ve onaya sunulur. Birleşmenin en önemli hususlarından biri birleşme sözleşmesidir. Birleşme sözleşmesinin içermesi gereken zorunlu hususlar TTK m. 146 ile düzenlenmiştir. Yine birleşme sözleşmesinin geçerli olabilmesi için sözleşme yazılı şekilde yapılmalıdır. Bu sözleşme, birleşmenin şartlarını, birleşen şirketlerin sermaye yapılarını, pay sahiplerinin yeni durumu ve sermaye artışlarını kapsar. Ayrıca, birleşme oranları ve pay dağılımı belirlenir.
3- Birleşmeye ilişkin hususlar, bağımsız denetim firmaları tarafından incelenir ve hazırlanan raporlar birleşen şirketlerin genel kurullarına sunulur. Ancak "Kolaylaştırılmış Birleşme" yönteminde bu denetim yükümlülükleri bazı durumlarda ortadan kalkabilir.
4- Genel kurulda birleşme kararı onaylandıktan sonra, birleşme işlemi ticaret siciline tescil edilir. Tescil ile birlikte birleşme hukuken tamamlanmış sayılır ve devralan ya da yeni kurulan şirket, birleşen diğer şirketlerin malvarlıklarını, haklarını ve borçlarını devralmış olur.
Birleşme İşlemlerinde Hissedarların Durumu
Birleşme işlemlerinde pay sahiplerinin korunması büyük önem taşır. Birleşme sürecinde ortakların yeni şirketten alacakları paylar, şirketlerin birleşme oranına göre hesaplanır. Birleşen şirketlerin değerleme raporlarına göre mevcut hissedarlar, devralan veya yeni kurulan şirketten pay alırlar. Birleşen şirketlerin hisse senetleri oranlanarak yeni bir hisse yapısı oluşturulur. Öte yandan bazı durumlarda şirketler, birleşme sırasında ortaklara "Akçe" adı verilen nakit ödemeler yaparak dengeleme sağlarlar. Bunun amacı, pay sahiplerinin birleşme sonucu ekonomik kayba uğramamasıdır. Bu hususa ilişkin düzenlemeler birleşme sözleşmesi ile de kararlaştırılabilir.
Birleşme sözleşmeleri ile pay sahipleri şirketten çıkarılabilir. Bu durumda şirketten çıkarılan pay sahiplerinin haklarını başka bir yazıda daha detaylı inceleyeceğiz.
Birleşmenin İşçiler Üzerindeki Etkisi
Birleşme, iş sözleşmelerini sona erdiren bir durum değildir. İşçi herhangi bir itirazda bulunmaz ise külli halefiyet ilkesi gereği birleşen şirketin işçisi olarak iş sözleşmesi devam eder. Ancak, bu süreçte işçilerin haklarının korunması ve bilgilendirilmesi gerekmektedir.
KOLAYLAŞTIRILMIŞ BİRLEŞME
Türk Ticaret Kanunu'nda anonim şirketlerin birleşme süreçlerine ilişkin zorunluluklar getirilmiştir. Esas birleşme usulü yukarıda izah olunduğu gibidir. Bazı istisnai durumlarda hukuki işlemlerin fazlalığından kaçınmak isteyen kişiler "Kolaylaştırılmış Birleşme" olarak tanımlanan yöntemi uygulayabilirler. Fakat dikkat edilmelidir ki; kolaylaştırılmış birleşme yöntemi sadece sermaye şirketleri için geçerlidir ve yeni kuruluş sureti ile birleşmelerde geçerli değildir.
Kolaylaştırılmış birleşme TTK m. 155 ile düzenlenmiştir. Buna göre; devralan sermaye şirketinin devrolunan sermaye şirketinin oy hakkı veren bütün paylarına veya bir şirket ya da bir gerçek kişi veya kanun yahut sözleşme dolayısıyla bağlı bulunan kişi grupları, birleşmeye katılan sermaye şirketlerinin oy hakkı veren tüm paylarına sahiplerse sermaye şirketleri kolaylaştırılmış şekilde birleşebilirler.
Kolaylaştırılmış birleşme; özellikle ana şirket ile bağlı ortaklıkları arasında ya da bir şirketin diğer şirketin tamamına ya da en az yüzde 90'ına sahip olması durumunda kullanılır.
Kolaylaştırılmış birleşmenin avantajları şunlardır:
1. Genel Kurul Onayı Gerekmez: Eğer bir şirket, diğer birleşen şirketin yüzde 100'üne ya da yüzde 90'ına sahip ise, birleşme işlemi genel kurul onayına gerek kalmadan tamamlanabilir. Bu durumda, yalnızca yönetim kurulu kararı ile birleşme gerçekleşir.
2. Denetim ve Raporlama Zorunluluğu Azalır: Kolaylaştırılmış birleşmelerde, birleşmeye ilişkin bağımsız denetim raporlarının hazırlanması zorunlu değildir. Bu durum, birleşme sürecinin daha hızlı ilerlemesini sağlar.
3. Birleşme Sözleşmesi Daha Sadeleşir: Kolaylaştırılmış birleşmede, birleşme sözleşmesi detaylı incelemeye tabi tutulmaz ve mali tablolar gibi detaylar sunulmaz.
Birleşmenin Sonuçları
Birleşme tamamlandığında, devralan ya da yeni kurulan şirket, birleşen diğer şirketlerin tüm malvarlıklarını, haklarını ve borçlarını üstlenir. Bu süreçte özellikle alacaklıların hakları hususunda hukuki destek alınmalıdır.
Birleşme sonrasında, pay sahiplerinin devralan şirketteki yeni payları belirlenir. Bu hususta gerekli düzenlemeler birleşme sözleşmesinde yapılabilir. Yine ortakların ayrılma akçesi ile ortaklıktan çıkarılmaları da sağlanabilir. Bu hususa önümüzdeki yazılarda detaylıca değineceğiz.
Anonim şirket birleşmeleri, şirketlerin yeniden yapılandırılması ve büyüme fırsatlarını değerlendirmesi açısından önemli bir stratejidir. Birleşme süreci, pay sahiplerinin haklarının korunmasını, sermaye yapısının dengelenmesini ve ticari faaliyetlerin etkinliğini hedefler. Kolaylaştırılmış birleşme özellikle holdingler ve grup şirketleri için birleşme sürecinde büyük bir kolaylık sunarken, akçelerin kullanımı birleşme sonrası pay sahiplerinin ekonomik kayıplarını telafi etmek için önemli bir araçtır.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Yazılar