Başbakan Erdoğan'ın üniversiteden sınıf arkadaşı olan Malatyalı Ermeniler Derneği (HAYDER) Başkanı Hosrof Köletavitoğlu, Erdoğan'ın o dönem Fenerbahçe'ye transfer olmamasına kendilerinin de çok üzüldüğünü söyledi.
Kiltepe Ermeni Mezarlığı'ndaki son dua yeri ve gasilhanenin yeniden inşa edilmesi nedeniyle Malatya'ya gelen HAYDER Başkanı Köletavitoğlu, TV Malatya'da yayınlanan 4. Kuvvet programında, Gazeteci Vahap Güner ve Alişan Hayırlı'nın sorularını cevaplandırdı.
Üniversite yıllarında çok iyi futbol oynayan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanısıra Oğuz isimli bir arkadaşları daha olduğunu kaydeden Köletavitoğlu, "Tayyip Erdoğan ve Oğuz'un Fenerbahçe'ye gideceklerini duymuştuk. Sonra Fenerbahçe Oğuz'u transfer etti. Biz Tayyip Bey'in transfer olmasını beklerken, Oğuz'u aldılar. Tayyip Bey'in buna çok üzüldüğünü biliyoruz. Çünkü hem okuyor hem çalışıyordu hem de futbol oynuyordu. Transfer olmamasına biz de çok üzüldük" dedi.
Malatya Belediyesi'nin yol genişletme çalışması sırasında yanlışlıkla yıkıp, sonradan yeniden yaptırdığı mezarlıktaki bekçi evi, son dua yeri ve gasilhane hakkında bilgi veren Köletavitoğlu, "Dernek üyelerimizin bağışlarıyla Malatya Kiltepe Mahallesi'ndeki mezarlık içine yaptırdığımız bekçi evi, son dua yeri ve gasilhane bitime yakın bir zamanda yıkılınca ne yapacağımızı şaşırdık. Olay medyaya yansıyınca gazeteci Oral Çalışlar, AB Bakanı Egemen Bağış'ı arayarak, yıkımı anlatmış. Bakan Bağış da, durumu Başbakan'a iletmiş. Başbakan da, yıkılan yerin yeniden yapılarak teslim edilmesini istemiş. Bugün bu tabloyu Sayın Başbakanımız'ın duyarlılığına borçluyuz. Sayın Başbakan aynı zamanda benim sınıf arkadaşım. Ticari İlimler Akademisi'nde birlikte okuduk. Çok güzel top oynardı, hem de İETT'de çalışırdı. Kendisine Ermeniler adına teşekkür ediyorum. Yol kazasını atlatıp mutlu bir gün, tarihi bir gün yaşıyoruz" diye konuştu.
Malatya'da Çavuşoğlu Taşhoron Kilisesi ile Venk köyündeki Venk Şapel'in restore edildiğini ve bundan mutlu olduklarını kaydeden Köletavitoğlu, "5 tane mezarlığımız vardı, şimdi bir tane kalmış. 20'ye yakın kilisemiz vardı, okullarımız vardı, şimdi bunlar yok. Çok acılar yaşadık. Bu acılar ortak acılarımızdır. Taşhoron Kilisesi'nin tavanı 1968'de vardı ben bunu gördüm, şimdi yere inmiş. 30 kamyon hafriyat çıkarıldı. Taş ve toprak ayrıştırılıyor. Kubbe yeniden yapılacak. Taşlar yerlerine konulacak. Venk Şapeli de bir manastır, şifa merkeziydi. Şimdi orası da ayağa kaldırılıyor. Bunlar güzel şeyler. Ortak tarihimizin eserlerine sahip çıkılmaya başlanmıştır. Bunları görmek için tüm dünyadan hemşehrilerimiz yeniden bu topraklara gelip bu güzel şeyleri görecekler" şeklinde konuştu.
İstanbul'da yaşayan Malatyalı Ermeniler olarak Malatya özlemiyle yaşadıklarını açıklayan Köletavitoğlu, bir dernek kurmaya karar verdiklerini ve Dernekler Müdürlüğü'ne gittiklerini belirterek, "Ermeni ismini kullanmak istemedik, Ermeni çocuğu falan derler diye. Ama Dernekler Müdürlüğü kullanmamızı istedi ve tüzük konusunda da yol gösterdiler. HAY Ermeni anlamına geliyor. Biraz da 'hayır' anlamı çıkar diyerekten HAYDER'i kurduk. Tüzüğümüzü de yine bir Malatyalı hemşehrimiz olan Ali Kazgan isimli Vali Yardımcımız imzaladı. HAYDER'e amblem olarak da Çavuşoğlu Mahallesi'ndeki Taşhoron Kilisesi'nin kapısında bulunan bizim için özel olan haç işaretini aldık. Malatya HAYDER işte böyle kuruldu. Bugün de 150 kişiyle atalarımızın yaşadığı Malatya'ya hasret gidermeye geldik" dedi.
Kaynak: BURSADA BUGÜN
Güncel, 2013.07.01 14:39
