TBMM Genel Kurulunda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Genel Kurulda, Saadet Partisinin "Kömür madenciliğinin çevre sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri", İYİ Partinin "Duruşmalardaki adli sürecin işleyişi", DEM Parti'nin "Suriye Politikası", CHP'nin "Boğaziçi Üniversitesi" üzerine verdiği grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerisi üzerinde söz alan Saadet Partisi Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, Türkiye'nin çevre politikaları ve doğal kaynak yönetimi konusundaki yetersizliklerinin maden ocaklarının çevre üzerindeki olumsuz etkilerini katlayarak arttırdığını söyledi.
Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde kömür madeni ocağı açma girişimleri olduğunu dile getiren Atmaca, "İlçenin Kırıklı Mahallesi'nde başlatılması planlanan kömür madeni projesi bölgenin ekosistemini ve yerel topluluğun yaşamını adeta felakete sürüklemektedir. Valiliğin bu proje için ÇED raporunun gerekmediğine karar vermesi projenin çevre ve sağlık üzerindeki potansiyel olumsuz etkilerini tamamen göz ardı etmektedir." diye konuştu.
Atmaca, uluslararası standartlara uyum sağlanması, çevreyi ve insan sağlığını koruyan politikalar benimsenmesi gerektiğini vurguladı.
AK Parti Zonguldak Milletvekili Saffet Bozkurt, kömür madenciliği işlemlerinde kullanılan modern teknolojiler sayesinde, hava kirliliği ve emisyonların önemli ölçüde azaltıldığını belirterek, maden işçilerinin sağlığı ve güvenliği için uluslararası standartlara uygun önlemler alındığını ve düzenli olarak denetlendiğini anlattı.
Çıkarılanın sadece bir kömür parçasından ibaret olmadığının, Türkiye'nin uluslararası gücünün sembolü olduğunun altını çizen Bozkurt, "Enerjide tam bağımsız bir Türkiye demek, aynı zamanda güçlü bir Türkiye demek. Bu sebeple, madencilerimizin alın terini ve emeğini akıl teriyle harmanlayacağımız AR-GE kabiliyetleri, teknoloji ve inovasyon hamleleri için var gücümüzle çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu, kürsüye Sinan Ateş'in fotoğrafını koyarak konuşmasını yaptı.
İddianamelerin hazırlanmasının gecikmesi veya geciktirilmesi, duruşmalarda görülen manidar tabloların kamu vicdanının haklı beklentisi olan adaletin tecellisiyle ilgili endişeler yarattığını kaydeden Türkoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti'nin yönetildiği başkent Ankara'nın orta yerinde güpegündüz işlenen Sinan Ateş suikastı davası da işte böyle bir davadır." ifadelerini kullandı.
DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, "Suriye'de Türkiye bu defa ne arıyor?" sorusunun herkesin merak ettiği bir soru olduğunu söyledi.
Suriye ile kurulacak ilişkilerin açık ve şeffaf olması gerektiğini belirten Doğan, "Eğer aksi bir seçenek tercih edilirse biz dün olduğu gibi bugün de yarın da elbette adil ve demokratik bir gelecek için komşu ülkeler de dahil olmak üzere mücadele etmeye devam edeceğiz." dedi.
"Türkiye'nin güneyinde bir terör koridoru kurulmasına izin vermedik, izin vermeyeceğiz"
AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, DEM Parti Şırnak Milletvekili Doğan'ın "Türkiye Suriye'de ne arıyor, ne işi var?" sorusuna, "Bu soru yerine doğru soru: 'Binlerce kilometre öteden gelip ülkemizin yanı başında bir terör koridoru kurmak isteyenlerin Suriye'de ne işi var?'" karşılığını verdi.
Türkiye'nin, Suriye'nin içişlerine karışma, üniter yapısına müdahale etme gibi bir tutumu olmadığının altını çizen Gül, "Suriye'nin kendi birliğini, beraberliğini koruması bizim için önemlidir. Yan komşuda çıkan bir yangın sizin eve de sıçrayabilir." dedi.
Gül, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye'de, orada yaşayan Kürtlerin pasaport meseleleri başta olmak üzere, bütün sorunlarını dönemin Devlet Başkanına ilettiğini hatırlatarak, "Suriye'de, Irak'ta, İran'da, nerede olursa olsun, Kürtlerin yaşadığı her meselede; hangi ırk olursa olsun, Türkmenlerin, Arapların, Keldanilerin, Hristiyanların tüm meselelerinde yanlarında olduk, her türlü mücadelelerinde yanlarında olacağız ama terörün de karşısında olacağız; Türkiye'nin güneyinde bir terör koridoru kurulmasına izin vermedik, vermeyeceğiz." ifadelerini kullandı.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdulkadir Emin Önen, DEM Parti'nin "Türkiye'nin yanlış Suriye politikasının yol açtığı sorunların ve çözüm yollarının araştırılması" üzerine verdiği grup önerisi için "Tamamı Kandil politikalarına paralel bakış açısıyla kaleme alınmış, Kandil'in iddialarını ve temennilerini dillendiren..." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin terör örgütleri üzerinden, sınırında oynanan kirli oyunları bozduğunu ve sadece PKK-PYD'yi değil terör örgütüne tonlarca silah yardımı yapan ve onları semirten ABD'yi de sınırlarından uzaklaştırmayı başardığını belirten Önen, "Bu başarıda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın uyguladığı kararlı ve zorlayıcı diplomasinin etkisi büyüktür. Bölücü örgüt, Suriye sahasındaki istikrarsızlıktan güç almakta, diğer terör örgütleriyle de işbirliğinden çekinmeyerek bu ortamda hareket kabiliyetini geliştirmeye çalışmaktadır." diye konuştu.
Önen, şunları kaydetti:
"PKK, asker, sivil vatandaşlarımızı ve masum insanlarımızı katlederken göstermedikleri hassasiyeti teröristler için gösteren DEM Parti; Barış Pınarı Harekatı'na 'işgal', terörle mücadeleye 'savaş', PKK'ya 'Kürtler', Türk Silahlı Kuvvetleri'nin önünde, vatanları için mücadele veren Suriye Milli Ordusu'na 'DEAŞ' diyerek iftira eden bir partidir. Dolayısıyla; Suriye'deki insan haklarını, savaşın Türkiye'ye ekonomik yansımalarını dert ettiğine kimse bizi inandıramaz."
Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Ardından Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi'nin 1. bölümündeki maddelerin görüşmelerine geçildi.
Kaynak: AA
Siyaset, 2024.07.10 21:37