Deprem tehdidi altındaki İstanbul'da, insanları diken üstüne getiren bir skandal ortaya çıktı. Sultangazi'deki 13 katlı bir binada kullanılan betonun sahte olduğu ortaya çıktı. Aynı betonun başka inşaatlarda kullanılmış olması ihtimali endişeye neden oldu.
Her an büyük bir depremin beklendiği İstanbul'da yapı güvenliğini tehdit eden skandallara bir yenisi eklendi. Sultangazi'de 13 katlı bir binada kullanılan hazır betonun hileli olduğu tespit edildi. Artan maliyetlerle, beton sektöründe sahtekârlığın arttığı belirtilirken, yeni ortaya çıkan skandal toplumu huzursuz etti
DAYANIKLILIĞI DÜŞÜK BETON
Bazı durumlarda betona gereğinden fazla su katılarak dayanıklılığı düşürülürken, kimi zaman da mevzuata aykırı düşük kaliteli karışımlar tercih ediliyor. Bu durum ise sağlam olması gereken binaları adeta birer tuzağa dönüştürüyor.
12 DAKİKALIK İŞLEM 4 DAKİKADA BİTİNCE ANLADI
Ekol TV'de yer alan hebere göre,32 yıldır inşaat sektöründe olan müteahhit Adil Güngör de bu sahtekârlığın kurbanlarından biri oldu. Ekol TV muhabiri Ezgi İzgi'nin haberine göre, 18 Ocak gecesi Güngör'ün Sultangazi'deki şantiyesine 13 kamyonet beton getirildi. Ancak daha ilk dökümde bir terslik olduğu fark edildi.
Normalde 15 dakikadan fazla süren beton döküm işlemi sadece 4 dakikada bitmişti. Durumdan şüphelenen Güngör, "C-45 beton siparişi verdim, bana C-25 göndermişler. Bu kadar kısa sürede dökülmesi mümkün değil" diyerek yaşadıklarını kayda aldı. Firma ise şikâyet tehdidi üzerine geri adım attı.
"Betonda hile en kolay yapılan hırsızlıktır. Su oranını kim nereden bilecek? Şantiyeyi çek pasla temizledim, beton bu kadar zayıf olamaz" diyen Güngör, sektördeki denetimsizlikten yakındı.
HİLELİ BETON DENETİMDEN NASIL GEÇİYOR?
Uzmanlar, Türkiye'de her iki inşaattan birinde betonun standartlara uygun şekilde dökülmediğine dikkat çekiyor. Hileli karışımların yapı denetimlerinden geçebilmesi ise sistemdeki ciddi açıkları gözler önüne seriyor.
İnşaat Mühendisi Batuhan Bakar'a göre, beton dökümü sırasında sıkça reçetenin dışına çıkılıyor ve bu da yapıların güvenliğini doğrudan etkiliyor. Su, kum, mıcır ve çimento oranlarının doğru olmaması durumunda ortaya çıkan betonun da sağlam olmayacağını belirten Bakar sözlerini şöyle noktaladı: "Denetim firmaları ile müteahhitler arasında oluşan kişisel ilişkiler nedeniyle çoğu zaman gerçek dışı uygulamalar göz ardı ediliyor. Çözümün güçlü bir denetim ağı ve şeffaf işleyiş."
Güncel, 2025.04.09 10:07