Çevre derneği, tüketici markalı şişelerin içeriğini analiz ettirdikten sonra mikroplastik izleri tespit etti. Çevre derneği Agir pour l'environnement tarafından 22 Ağustos Perşembe günü açıklanan ve Coca-Cola şişeleri ve Schweppes'teki mikro ve nanoplastiklerin varlığını ölçmek için iki özel laboratuvara çağrıda bulunan çalışma yayınlandı.
Polietilen, polietilen tereftalat, polivinil klorür... Dernek, analiz edilen içeceklerde "altı farklı türde plastik tanımladığını" iddia ediyor. Agir pour l' Environment'taki araştırma ve analizlerden sorumlu Magali Leroy, "Ancak üreticiler ve sağlık otoriteleri tüketicilere, sağlık üzerindeki etkisi göz ardı edilemeyecek moleküllere maruz kalmayan inert bir kap garanti etmelidir" diye altını çiziyor.
"Açıklık sayısı arttıkça mikropartiküllerin sayısı önemli ölçüde artıyor"
Bu mikroskobik parçacıkların varlığını nasıl açıklayabiliriz?
Hiç şüphe yok ki mantarın art arda açılıp kapanmasından... Dernek, "Yirmi açılıştan sonra, bir litre Coca-Cola'da 46 mikropartikül tespit edildi ve bir litre ile karşılaştırıldığında Schweppes Hint Toniğinde 62 mikropartikül tespit edildi" diye açıklıyor. Açıklık sayısı arttıkça mikropartiküllerin sayısı da önemli ölçüde artıyor ve bu da, tanımlanan mikroplastiklerin kaynağından başlığın bozulmasının sorumlu olduğu hipotezini mümkün kılıyor.
Le Parisien'in haberine göre; Salı gününden bu yana sorulan soruya Coca-Cola grubu yanıt veremedi. Schweppes markası ise, PET plastik malzemeler de dahil olmak üzere piyasaya sunduğu tüm ambalajların "Fransız ve Avrupalı sağlık otoriteleri tarafından belirlenen sıkı gıda sınıfı kalite gerekliliklerini karşıladığını" belirtti. Marka, mikroplastiklerle ilgili olarak "ürünlerimizde mevcut olduğu tespit edilirse", "ambalajlarımıza kasıtlı olarak dahil edilmediklerini" ifade ediyor.
"Yönetmeliklerin serinletici içeceklerimiz için mikroplastik aranmasını gerektirmediğini" hatırlatan Schweppes, bu plastikleşmiş kalıntıların "çevrede her yerde bulunduğunu ve deniz sularında, atık sularda, tatlı sularda, yiyeceklerde, havada ve içme suyunda tespit edildiğini" vurguluyor. Şirket şu sonuca varıyor: "Bu, mevcut bilgiler göz önüne alındığında, insanların maruziyetten kaçınmasını zorlaştırıyor."
"Fransız otoriteleri bunu halk sağlığı önceliği haline getirmeli"
Agir pour l'environnement çalışması dünya çapında bilinen bu iki büyük markaya odaklandıysa, STK "bu araştırmanın bilimsel bir amacı olmadığını" kabul ediyor ancak "bazı gazlı içeceklerde mikro ve nanopartiküllerin yaygın olarak varlığının gerçekliğine dair bir genel bakış sunmayı" amaçlıyor. Fransa'da tüketiliyor". Kombinasyonun plastik şişede sunulan diğer içeceklerle aynı sonuçları elde edeceğini mantıksal olarak varsayabiliriz.
Agir pour l'Environnement genel müdürü Stephen Kerckhove, Temmuz 2022'de STK'sının " derneğin analiz ettirdiği su şişelerinin %78'inde mikroplastik varlığını vurgulayan bir anketi" kamuoyuna açıkladığını hatırlıyor. "Mikroplastikler, içme suyu, süt, yaygın olarak tüketilen içecekler (gazlı içecekler, enerji içecekleri, çay, bira vb.), sofra tuzları, bal, meyveler, deniz ürünleri ve meyve ve sebzelerin yanı sıra bebek gıdalarında da tespit edildi. şişeler , çay poşetleri ve tek kullanımlık bardaklar", diye anımsıyor Ulusal Sağlık Güvenliği Ajansı (ANSES) birim başkanı Guillaume Duflos.
Stephen Kerckhove, "Tüketicilerin bilmeden mikroplastik içmesi kabul edilemez ve Fransız yetkililerin bunu bir halk sağlığı önceliği haline getirmesi gerekiyor" diyor. Guillaume Duflos şöyle devam ediyor: "Bugüne kadar hiçbir çalışma gıdalarımızı kirleten mikroplastik kokteyline odaklanmadı." Öte yandan, çok sayıda veri, bazı mikroplastiklerin tüketilmesinin , başta balık ve kabuklu deniz ürünleri olmak üzere birçok hayvanda disbiyoza, yani mikrobiyota dengesizliğine ve bağırsak fonksiyon bozukluklarına yol açtığını göstermektedir.
Kaynak: BURSADA BUGÜN
Güncel, 2024.08.23 10:40