Seçim öncesi verilen sözlerin tutulması bekleniyor

Burası önemli.
Zira toplum siyasetçiye güvenmek ister.
Verilen sözlerin tutulmasını bekler.
Geçmişte olumsuz örnekleri olsa da Erdoğan nezdinde verilen sözlerin tutulacağı yönünde bir algısı söz konusu.
Bu nedenle de seçim öncesi özellikle de 14 Mayıs ilk tur sonrasında bir dizi vaatte bulunuldu. 
Ve beklenti oluştu. 
Bu vaatler de vatandaşta büyük ilgi uyandırdı.
Heyecanlandırdı.
Belki de oy tercihlerini etkiledi. 
Bilemiyoruz ama vatandaş beklemekte.

Geçmişte liderlerle ünlenen bazı sözler vardı. 
Mesela "kim ne veriyorsa 5 fazlasını vereceğim" şeklinde Demirel'in sözüydü bu.
Yine "futbolda ofsaytı kaldıracağım" diyen bir isim vardı: Besim Tibuk.
Tansu Çillerin Hürriyet Gazetesinin manşetini süsleyen meşhur vaadi var.
"En geç 98'de AB'ye tam üyeyiz" demişti Çiller.
İki anahtar vaadini de hatırlıyoruz ama Yalova'nın vilayet olma konusu gerçek oldu. 
Yine Erbakan Hoca'nın Taksim'e cami vaadi vardı.
O dönem için gerçekleşmesi çok zor görünmekteydi. 
Bu sözü Erdoğan tutmuş oldu.
Şüphesiz bu vaatlerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği hususunda o günün koşullarında ütopik gelmiş ve hamasi nutuk olarak değerlendirilmişti.
Yani gerçekleşmesi mümkün olmayan vaatler olarak değerlendirilmişti. 

Bu kez öyle değil.
Toplum vaatleri takip ediyor.
Hatırlatıyor.
İstiyor.
Dolayısıyla muhalefet açısından vaatte bulunmak farklı olsa da iktidar açısından bu durum bir söz niteliği taşıyor.
Ülkenin gücünün olduğuna inanarak vaatlerin yerine gelmesini bekliyor.
Deprem konutları ile ilgili kaygı duyan seçmen sayısı azdır herhalde.
Söz verildiği şekliyle biteceğine inanılıyor.
14 Temmuz sonrasında bizzat Erdoğan ve kurmaylarınca sözler verilmişti. 
Kısaca hatırlatalım...
-En düşük memur maaşı 22.000 TL olacak. Dolayısıyla diğer memurların maaşı daha yüksek olacak
-Birinci dereceye düşen her memur 3600 ek göstergeden yararlanacak
-Asgari ücreti 500 Dolar civarı olacak (Çalışma Bakanının mealen sözleri)
-Emekli maaşlarında düzenleme
-BAĞ-KUR prim gün sayısı düşürülecek.

Özetle yaşam koşullarının iyileştirilmesi, alım gücünün artırılması ve refah seviyesinin yükseltilmesi vaat ediliyordu. 
Şimdi vatandaş bu sözlerin tutulmasını bekliyor. 

Sonuç olarak asgari ücret konusundaki beklentinin dışındakilerin olma ihtimali yüksek.
Maliye politikalarında sıkılaştırma olsa da bu vaatlerin gerçekleşmesi beklenmekte. 
Asgari ücret konusu dönemin bakanı tarafından dile getirilse de cümlenin tamamına bakmak gerekmekte.
Ayrıca işveren kesininin temsilcilerine sorular sorularda bu minvalde yanıtlar alınamadı. 
Ayrıca söz konusu vaatlerin hayata geçmesi yasal düzenleme gerektirmekte.
Bu nedenle biraz bekleme zorunluluğu bulunmakta.