CHP Nilüfer, Başkan Yılmaz ile ilgi çekiyor

Emek vermek önemli.
Ve bir emeğin sonucunda takdir edilmek mühim.
Yoksa sosyal medyayı ya da geleneksel medya araçları ve yeni medyada kendinizi çalışkan göstermek de bir yöntemdir.
Bu yöntemi tercih edenler çoğunlukta. 
Hele medya geçmişiniz de varsa bu gayet mümkündür. 
CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz'dan söz ediyoruz.

Geçmişte sıkça gündeme gelen siyasetçiler vardı. 
Şov olarak algılanan eylemlerde bile bir emek söz konusuydu. 
Benzer Özcan, Şemsettin Şen ve Ahmet Memişoğulları'nın faaliyetlerinde bile ciddi emek vardı. 
Ciddi bir hazırlık gerektiriyordu. 
Yılmaz'ın faaliyetlerini aynı kefede görmüyoruz elbette. 
Kapsamları farklı.
Ancak kulaktan dolma bilgilerle ve oturulan koltuklardan kalkmadan kısacası emek verilmeden muhalefet yapanları eleştirmek için söylüyoruz. 
Vereceğimiz iki örnekle açıklamaya çalışalım. 
İlki Başkan Yılmaz'ın pandemi sürecindeki eğitime destek kampanyasıydı. 
Daha doğrusu uzaktan eğitimi kolaylaştırmak adına ihtiyaç sahiplerine tablet kazandırılmasıydı. 
Bu basit bir organizasyon değil. 
Bir sponsoru bulup (ki bu iş de emek ister) dağıtımı organize etmek değil. 
Bu konuda bir duyarlılık oluşturması bağlamında önemli.
Diğer parti ya da yerel yönetimleri harekete geçirmek için tetikleyici. 
Diğeri ise İzmir depremine gıda ve ihtiyaç malzemesi gönderilmesi konusu.
Bu da ciddi ve emek isteyen bir konu. 
Üstelik yöneteceği bir bütçesi olmamasına rağmen. 
Dolayısıyla sivil toplum kuruluşlarında ya da siyasi partilerde görev almanın emek vermekle ilgili olduğunu göstermesi açısından dikkat çekici. 
Üstelik bu konuda "Şov yapıyorsun" demek de mümkün değil. 
Emek ve samimiyet var. 
Yeri gelmişken su faturalarına itiraz edilen basın toplantısında kullandığı ifadeleri doğru bulmadığımızı söylemeliyim. 

Sonuç olarak muhalefet partisi olmak salt iktidarı eleştirmek değildir.
Toplumun sorunlarına duyarlı olmaktır aynı zamanda.
Emek vermektir. 
Çözüm üretmektir. 
Bu bağlamda Fırat Yılmaz'ın uzaktan eğitime destek kampanyasını, devletin yetkili kurumlarının ihtiyaçlara anında karşılık vermesinin yanında İzmir depremzedelerine gıda ve yardım malzemesi göndermesinin takdir edilmesi gerektiğini söylemek gerekiyor.