Yenilenmiş Tofaş sezon için umut verdi

Sezon öncesi izlediğim iki hazırlık turnuvasında (Tofaş Cevat Soydaş Turnuvası ile Frutti Extra Cup ) dikkatimi çeken en önemli detay, hemen hemen bütün takımların maç kazanmanın sert ve temaslı savunma yapmaktan geçtiğini öngören bir sistemle oynamaya çalışmalarıydı.

Yansımaları ligler başlayınca ortaya çıkmaya başladı.

Geride kalan hafta sonunda birisi canlı, diğeri ekrandan izlediğim iki karşılaşmada Süper Lig'in Bursalı temsilcileri Frutti Extra Bursaspor ile Tofaş; hücum performanslarını ödün vermedikleri savunmaları ile organize ederek iki kolay galibiyet elde etti.

Frutti Extra Bursaspor'u hafta içinde değerlendirmiştim.

Bugün de Tofaş'ı mercek altına alacağız.

Geride kalan sezon parkede yaşadığı büyük hayal kırıklığını; teknik kadro ve oyuncu bazında gerçekleştirdiği operasyonla telafi etmek isteyen Tofaş'ın ONVO Büyükçekmece önündeki mücadelesinde  bu değişimin ayak seslerini duyduk açık seçik.

İyi savunma, hızlı hücum ve seçilmiş şutlar üzerinden kurgulanan yeni değişimin ayak izlerini anlatmaya gelecek olursak;

Tyler Ennis dışında yenilediği yabancı rotasyonunun dışında, yerli departmana yapılan Mustafa Kurtuldum, İlkan Karaman ( uzayan sakatlığı nedeniyle henüz parkelere dönemedi), Tevfik Akdamar takviyeleri; turkuaz yeşilli kulübün yeni basketbol sezonunda geçmişin hatırlanmak istenmeyen izlerini silerek; üzerine olumlu eklemeler yapabileceğini gösterdi.

Sil baştan değişen Tofaş'ın Büyükçekmece karşısında en belirgin özelliği, savunmayı sonuna kadar inat ve ısrarla sürdürme çabasıydı.

Öyle ki farkın açıldığı dakikaların ardından momentumun rakibe kaptırılmaması adına; coach Dimitrios Priftis'i kenarda agresif ses tonuyla oyuncularına uyarılar yağdırırken izledik.

İlk resmi sınavında takımın yaptığı sert ve temaslı savunmasının; sezonun genelinde ve oyun karakteri bağlamında en belirgin farkı olacağını söyleyebiliriz.

Kopan skora aldırmadan, sanki karşılaşma yeni başlıyormuşçasına ön bölgede yıldırıcı bir tempoda uygulanan baskılı savunma, rakip topu kenardan ya da dipten oyuna sokarken; kısalara yapılan double team 'ikili sıkıştırma' ile iyice zirve yaptı.

Bu karşılaşma 'galibiyet savunmadan geçer' savına güzel bir örnek oldu bana sorarsanız.

Sessiz, sakin, kendi halindeki Hakan Demir'le Ahmet Çakı'nın üzerine yapılan Dimitrios Priftis hamlesi kabuk değiştirmenin gerekliliğini de gözler öne seriyordu.

Maça oyuncuları gibi çok motive başlayıp, uyarılarını sonuna kadar yinelemeyi sürdüren Yunanlı coach'un kenardan 'defense' uyarılarıyla parkenin içindeki mücadeleye müdahale edecek kadar kendini kaybetmesi, doğrusu pek alışkın olmadığımız bir 'coaching başarısıydı'.

İkinci önemli kıstas; yabancı oyuncularla yerlilerin geçen yıllarla kıyaslanmayacak ölçüde potansiyelli çıkmaları.

Fazla yüksek olmayan bütçe ile, takım kimyasıyla örtüşen paritede nokta atışı transferler gerçekleştirilmiş; net olarak bunu gözlemledik.

'Bu da alınır mı? diye şerh düşeceğimiz birini çıkmadı karşımıza açıkçası.

Şutu olan, savunma yapan, geçiş hücumlarından skor bulup, attığı şutlarının ribauntlarına girmek için çember altını karıştıran bir oyuncu grubu ile başlanan sezonun hayal kırıklığını telafi edeceği belli oldu bu maçta.

Yanı sıra kadro yapılanmasında çok önemli bir yeri olacağını düşündüğüm Maccabi Tel Aviv patentli  shooting guard-small forvet  Kyrie Thomas'ın da katılımıyla çıtanın bir tık daha yukarılara çekileceğini tahmin edebiliyorum.

Bir coachun elindeki malzemelere oyunun akışı içinde dakikaları paylaştırma çabası; bu meslekte belirli seviyelere gelmişlerin en karakteristik özelliğidir.

Tofaş'ın bu sezonki maçlarında bu farkındalık ile sıklıkla yüzleşeceğiz.

Yani kenarda oturan kim varsa bir şekilde oyuna dahil olarak; ortaya konulan emeğin paylaşımcısı olmaya aday konumundalar.

Yabancılardan Cecil Williams, Boubacar Toure, Suleiman Braimoh, Rob Gray ilk kez bir resmi maçta Bursa seyircisi önüne çıkarken,Tyler Ennis'de yabancısı olmadığı bir ambiyansta aldığı dakikaları değerlendirmeye çalıştı.

Anadolu Efes orijinli Mustafa Kurtuldum savunma sertliği ve yüzdeli dış şutları ile kısa rotasyonlarda coach Priftis'in elini rahatlatacak bir kazanım kesinlikle. (Fiziği ile stili ile Darüşşafakalı Doğuş Özdemiroğlu'na fazlasıyla  benziyor.)

Celil Williams ile Suleiman Braimoh hem iyi şutör, hem de iyi savunmacı. Çift kimlikli oyun tarzları;  Tofaş'ın aradığı tarzda takviyelerle donandığının işareti.

Monaco'dan sezon MVP'si olarak gelen Rob Gray çabuk ve tempolu oyun için büyük kazanım.

Kısa olmasının avantajıyla çembere kolay atak ederken, yüzdeli dış şutları ile de Tofaş'ın 1 ve 2 numarada 'aradığı kan'ı gibi durdu parkede.

Uzun rotasyonda yapamadığı doğru tercihleri nedeniyle sürekli eksik kalan turkuaz yeşilli takımda Boubacar Toure bu açığı kapatacak kapasitede bir pivot.

Bire birler üzerinden atak edebildiği gibi, orta mesafeli şutları ve yüksek yüzdeli  kullandığı faulleriyle de skor opsiyonu listesine eklenecek güçlü bir aday.

Camiadan öğrendiğim kadarıyla Priftis yeni tanıyıp, hayran kaldığı Berke Büyüktuncer'i kullanmadan maçlara başlamama kakarı almış!

Bilemiyoruz elbette ne kadar doğrudur da;

18 yaşındaki Berke Büyüktuncer Türk basketboluna gümbür gümbür gelmekte; bunun altını rahatlıkla çizebilirim.

Yaşına göre süper fiziği ve kusursuz fundemantali ile Berke Büyüktuncer yeni kuşağın yerli 'Tony Kukoç'udur benim gözümde.

Dış şutunu geliştirdiğinde son jenerasyondan NBA'e gidecek  en büyük adayıdır da.

Savunma performansını şimdiden zirveye çeken Berke; Büyükçekmece maçında ribaunt ve bloklarda bir imha timi gibi çalıştı adeta.

Yanı sıra rakibin uzunlarını sistem dışına çıkartarak, kendisine duyulan güvenle saygıyı boşa çıkartmamış oldu.

Bozulmadan devamını bekliyoruz.

Rotasyonda sakatlıktan döndüğünde İlkan Karaman'la, geçen sezonu çenesi kırıldığı için oynamadan geçiren Batın Tuna'nın da sezona önemli katkıda bulunacakları ihtimaller arasında.

Son yıllarda NCAA'ye sürekli oyuncu gönderen Tofaş'ın son ihracatı Nijerya asıllı Ege Demir (Eze) oldu.

Handikabı; henüz gelişimini tamamlayamadan UCLA'ya giriyor olması.

Dileriz kendini geliştirerek günün birinde Türkiye'ye 'oyuncu olmanın' gururunu yaşatır.