Nilüfer'in kızları yükselişte

İleride çok işine yarayacağı değerli galibiyet kazandı PTT'ye karşı Nilüfer Belediyesporlu kızlar.

Yanı sıra;

Kolay lokma olmayan bir rakibi 3-1'le geçmek, kazanılmış son iki galibiyetin üzerine deyim yerindeyse ilaç gibi geldi.

Galatasaray HDİ Sigorta deplasmanından çıkartılan o 3 puan; belli ki kızların özgüvenini yerine getirmiş.

O moralle geçen hafta sonunda Aydın Büyükşehir Belediyespor gibi kendilerine denk bir rakibi 0-2'den müthiş bir geri dönüşün sonunda 3-2 devirmek; yeni kurulmuş kadroda bir şeylerin yavaş yavaş yerine oturmaya başladığının işareti gibiydi.

Vital Heynen kızlarına, kızlar antrenörlerine alıştıkça; kurgulanmak istenen sistem; ufak tefek eksikliklerine karşın  tıkır tıkır işleyecek; öyle görünüyor.

PTT sağı solu belli olmayan, deyim yerindeyse tam bir duayen hoca Mehmet Bedestenlioğlu takımı.

Çabuk oynamaya çalışan, köşeler kadar ortadan da hücumu şekillendirebilen diri bir kadro.

İşte böylesine dişli bir rakip önünde iyi başlanıp, sonu kötü biten ilk setin sonrasında oyunun genelini domine edebilmek sabır ve cesaret istiyordu.

Nilüferli kızlar da sabır ve cesaretle oynayıp, hatalarını minimize ederek galibiyeti hak etmiş bir şekilde ayrıldılar salondan.

15'nci sayıya kadar önde götürülen ilk setin 25-22 kaybedilmesi bir strateji hatası değil, pozisyonlara yeterince konsantre olunmamasıyla açıklanabilir.

Sonrasında;

Hataları anında orada bırakarak, ikinci set itibariyle gerçek kimliğiyle parkeye yayıldı kızlar.

Sonrasında;

Sıla Çalışkan'ın organizasyonunda köşelerden ve ortadan otomatiğe bağlanmış hücumlar izlenmeye başlandı.

2 numaradan Sherridan Atkinson bir türlü alışamadığımız 'plase smaç arası' hücumlarıyla (!) rakibin bloklarını zorlarken, diğer iki yabancı Milanova ve Radosova'da belirli bir çizginin üzerine çıkmaya başlayan performanslarıyla Nilüfer hücumlarını şekillendiren isimler oldu.

Süresi arttıkça takımın önemli bir parçası olacağı iyice anlaşılan Deniz Uyanık'ın 2 numaradan yaptığı tek ayak üstünden hücumları; opsiyonların en görkemli parçasıydı. 

2. set sonrası iki yabancının maçın içine iyice girdiği dakikalara sahne oldu. köşelerden Milanova, Radovosa birlikte; ortadan da Ecenur Aksoy; Sıla'nın her pasını mükemmel hücumlarla sayıya dönüştürerek Nilüfer'i hedefe taşıdılar.

Setler kafa kafaya geçmiş olsa da; en kritik anlarda oyunun kontrolü hep Nilüfer Belediyespor'un elinde kaldı.

Maçın en iyilerinden pasör Sıla Çalışkan sürecin belirleyici oyuncusuydu. İyi gelen her manşette smaçörlerini mükemmel kullanarak PTT'nin maçı domine etmesinin önüne geçti.

Sadece hücumuyla değil, dublaj ve manşet savunmasıyla da iyi bir günündeydi Nilüfer Belediyespor.
Aralıklı rallilerle karşılaşmanın seyir keyfi zirveye taşındı.

Tabii bu savunmada libero  Eylül Akarçeşme'nin hakkını vermeliyiz.  Müthiş smaçlara direnerek, Sıla'nın elini rahatlatmış oldu.

PTT önemli yabancılarına karşın; maça bir türlü yeteri kadar konsantre olamadı. Pasör Pavlovic inişli çıkışlı performansıyla takımı yeteri gibi oynatamazken, takımın en etkili ismi ortadan harika hücumlar yapan Cemre Janset Erkul idi.

17 yaşında Nilüfer Belediyespor forması giymiş Janset yıllar içinde kendisini geliştirerek önemli bir 3 numara oyuncusu haline gelmiş. Takımında yabancılar vasatı bulamazken; Janset'in 3 numaradan seri hücumlarla top öldürmesini  çok değerli buldum.

Şubenin genel menaceri Yanitsa Rangelova maçı başından sonuna kenardan büyük bir heyecan içinde izledi.

Adeta yaşadı karşılaşmayı ve kazanılınca da sonuca en çok sevinenlerden birisi oldu.

Bu galibiyetin Nilüfer Belediyespor'un toparlanma sürecine denk gelmesinin; şampiyonluk hattının altındaki sıralamalar için şubeye önemli bir getirisinin olacağını düşünüyorum.

Kızlarımızı kutluyorum.