Engin Aksöz
engin.aksoz@bursadabugun.com

Hırs yapan Bursaspor Ankaraspor'a şans tanımadı

10 Eylül 2023 Pazar, 22:47

Önce evden geldi ilk uyarı.

Maç için hazırlandım, çıkıyorum; sevgili eşim müstehzi bir gülümsemeyle taşı gediğine koyuverdi.

'Yine mi Bursaspor maçına gidiyorsun ?. Süper Lig olsa anlarım da; şimdi nerelerde oynuyorsunuz !?'

Sporu ve Bursaspor'u delicesine seven bir eşe şaka gibi bir takılma!

Eşim kadın voleybolunu sever; Sultanların maçlarını birlikte izleriz.

Onun ötesindekilere ilgisi sıfırdır.

Güzel dileğini kabul ederek kapıyı çektim doğru stadyuma.

Duraktan Acemler'e 20 dakikada getirdi halk otobüsü.

Pazarın en cıvcıvlı saatinde yollar bomboş; sevgili halkım şehri boşalttığına göre Mudanya, Gemlik, Kurşunlu, Eğerce, Eşkel sahilleri nasıldır acaba tahmin edemiyorum.

Duraktan inince yol bitmiyor ki?

Yürüyelim arkadaşlar; ufukta stat göründü!

Bir dost çıksa da; 15 dakika çekecek o yolu konuşa konuşa gitsek!

Sinek avlıyor kaldırımlar.

Biraz ilerideki otobüs ve minibüs terminaline doğru başladı hareketlenme.

Bilemediniz elli, yüz kişi o da.

Köfteciler, atkı kaşkol satanlarla, bozuk paraları çekirdekle değiştirenlerin yüzlerinde bekledikleri müşterileri görememenin karamsarlığı okunuyor;

Böyle mi olurdu Bursaspor'un maçlarında o kaldırımlarla cadde; bilemediniz bundan 5 sene önce.

Göğüs temasıyla yürür, köftecilerle, lahmancuncuların önünde kuyruklar uzayıp giderdi.

Bir baktım bilet gişesinin önündeyim;

Galiba maça gelmişiz!

Yaşça genç bir taraftar grubu bilet için kuyrukta sırasını bekliyor.

Basın tribününe girdim, sezonluk akreditasyon kartımı aratıyorum; yanımda meslektaşım Tarık Çapçı.

'Ağabey maça gelmeye son dakikada kadar verdim. Sezonluk kart için bile müracaatım olmadı.'

Gel de şaşırma...

Bunu söyleyen Tarık'ın damarlarını kesseniz yeşil beyaz akar.

O kadar hasta Bursasporludur.

Nasıl soğumuş insanlar Bursaspor'dan görüyorsunuz değil mi; sevgili Tarık en canlı örneği.

Basın tribününe asansörle birlikte çıktık.

Asıl büyük şoku içeride yaşadım.

Tribünler ıssız ve sessiz.

Taş çatlasın 2 bin kişi ya var, ya yok.

Maçın başlamasına yakın saatlerde olsun 3 bin kişi.

Vah be Bursaspor'um.

Sen bu durumlara düşecek takım mıydın?

Bundesliga fenomenlerinden Borussia Dortmund'un stadı Signal İduna'nın Vestfalen Tribünleriyle kıyaslaması yapılan Teksas -iddiaya girsem kesin kazanırdım-; belki de tarihinin en tenha günündeydi.

Maratonda oturanları ise parmakla sayarsınız kimsecikler yok;

Tofaş zaten senelerdir kapalı masraf olmasın diye.

Özetle anlayacağınız bir Bursaspor maçından hazinli bir tribün hikayesi özetledim sizlere.

'Biz şampiyon takımız, hangi ligde olursanız olur; asfaltta oynayın, kaldırımdan destekleriz ' diyenler neredeydi acaba?

Yakışmadı; üzücüydü; kendi adıma çok üzüldüm.

Tek tesellim; Teksas'daki bir avuç taraftarın maç boyunca hiç susmadan , son dakikaya kadar oyuncularına desteğini esirgememesiydi.

Galiba o taraftar grubu, bir kez daha maçın önüne çıkarak büyüklüğünü kanıtlıyordu.

Sabırsızlandığınızı hissediyorum.

Maça geldik, maç yazacağız da satırlar başka bir hikayeyi anlatıyor neden acaba?

Neden olsun ki çocukları üzmemek için...

İlk kez bugün  Ankaraspor önünde izlediğim bu pırlanta gençlere eleştiri mahiyetinde bir şeyler yazarsam 'acaba nasıl algılarlar' dedirtmemek için.

Futbolun kimyasına ters düşen yönleri ağırlıkta olsa da; hepsini tebrik etmek istiyorum bu köşeden.

Ankaraspor gibi kendilerinden daha güçlü, daha tecrübeli ve daha pahalı bir takımı net bir skorla yenerek maça gelenle, gelmeyene umut aşıladıkları için 'en büyük sizsiniz' demek istiyorum.

Eksik yönleri bir hayli fazla olsa da;

Bu maça özgü olarak kapasiteli sınırlı olsa da, yürekleri büyüktü girenle çıkan kim varsa.

Topu sahiplenmedeki düşük performansları en büyük eksiklikleriydi.

Meşin top kendilerinde fazla kalamayınca rakip üstün oynar gibi görünse de; aslında Ankaraspor'un da öyle ahım şahım fırsat yakaladığı görülmedi.

Topun arkasında iyi durup, rakibe basmayı becerdiler.

Takım geneliyle ağır görüntülü; bir de tempolu oynamayı beceremiyorlar.

Özellikle kanatlar hücuma çıkmada sprinter karakterli değiller.

Çağatay Yılmaz örneğin.

İyi bir yetenek olsa da; ağırlığı atakları olgunlaşamadan söndürüveriyor.

Ortada da topa sahip olduğumuzda ayağa paslarda zamanlama hataları yaparak sürdürmeye çalıştık maçı.

Final paslarını bir atabilsek uçar gideriz de; burayı çok ama çok fazla çalışmalılar.

Yine de kaleci Canberk Yurdakul olmak üzere, Ozan İsmail Koç, Ertuğrul Kurtuluş, Bilal Güney, Berat Altındiş, Barış Dalkıran, Mustafa Genç, Çağatay Yılmaz, Eren Tunalı, Yiğit Fidan, Yusuf Sertkaya ile sonradan girenlerin hepsinin birden alınlarından öpmek isterim.

Çağatay'ın golü de şıktı; Eren Tunalı'nın pasını ceza alanında tek vuruşla ağlara gönderen Eren Güler'in golü de.

'Farkı yeniliriz' moduyla çıkılan ve umutsuzca devam ettirilen maçta kendi karakterlerini ortaya koyarak iki farklı galibiyet çıkartan Bursasporlu gençler; en azından belleklere erkenden yerleştirilmeye çalışılan 'bu takım banko düşer' tezini çürütmeyi başardıkları için arkalarında durulmayı hak ediyorlar.

Hakkını yemeyelim; Yalçın Gündüz'ün asistanlarından Nedim Vatansever çocuklarını maça çok iyi hazırlamış.

Merinos yıllarından oyunculuğunu bildiğim Nedim Vatansever hırslı ve golcü bir santrfordu.

Sonraki yıllarda Alanyaspor'a transfer olarak bu kulüpte çok başarılı sezonlar geçirdi.

Ankaraspor'a karşı yerinde ve zamanında yaptığı değişikliklerle 3 puanın kazanılmasına büyük katkı katkısı oldu Nedim hocanın.

Sanırım maç bitince kendi kendine 'bir de benim gibi bir golcümüz olsaymış, daha farklı kazanırdık' şeklinde aklından geçirmiştir.

Recep Günay için  atılan 'istifa' sloganlarının gollerden sonra gelmesi güzel bir ironi oldu maçın içinde.

Taraftar Bursaspor'u daha iyi yerlerde görmek istediği için; başkana yönelik  dozunu aşmayan bu tepki doğru algılanmalıdır.

Günün sürprizine gelince;

Enver Cenk Şahin tribünlerden maçı izlediğine göre bir şeyler olacak gibi duruyor.

Olursa eğer; bir tık yukarıya doğru ivmelenir Bursaspor o oynamaya başladığında;

'Haydi hayırlısı' diyelim.

Günün eleştirileni yine değişmedi.

Maçın kıdemli yan hakemi Mücahit  Değermenci acilen göz kontrolünden geçirilmelidir!.

Alakasız üç  pozisyonda çektiği ofsayt bayrakları Bursaspor kulübesini yayık ayranının dibeği gibi çalkaladı.

Neredeyse ayağa kalkıp, üzerine yürümeyen kimse kalmadı!.

Kaleci antrenörü Tamer Coşkun aşırıya kaçan tepkisi sonrası atılmadıysa; yatıp kalkıp orta hakem Fevzi Erdem  Akbaş'ın hoş görüsüne dua etsin.

Yazarın Diğer Yazıları

Alperen Şengün All Star'a göz kırpıyor
20 Aralık 2024 Cuma, 16:51

La la la, lay lay lom; Pablo Martin Batalla
19 Aralık 2024 Perşembe, 16:45

Sadece futbolcuları değil; yüzücülerimizi de sevin...
18 Aralık 2024 Çarşamba, 17:23

Meslek yaşamımın en zor yazısı bu yazı oldu...
17 Aralık 2024 Salı, 14:37

KSK'yı yenememek içimde ukde kaldı
16 Aralık 2024 Pazartesi, 17:20

Oscar ödülleri öncesi son tahminler
13 Aralık 2024 Cuma, 16:47

Karşıyaka seyircisi Bursa'ya gelsin mi, gelmesin mi?
12 Aralık 2024 Perşembe, 17:11

Bu TOFAŞ'ta 1999/2000'li yılların kokusu var!
10 Aralık 2024 Salı, 17:41

Serhat Kavut'tan Dusan Alimpijevic'e uygulamalı coaching dersi..
09 Aralık 2024 Pazartesi, 17:07

Federasyon başkanı kiminle dans ediyor?
06 Aralık 2024 Cuma, 17:15

Tüm Yazılar