Divan zorunluluktan mı, yoksa zaman kazanmak için mi ertelendi?

2024.04.24 17:04 - Son Güncellenme: 2024.04.24 17:07
A

Bursaspor'la ilgili kongre yorumu yapmak içimden gelmiyor.

Daha doğrusu 'gelmiyor' değil 'geçmiyor'.

'Ne zamandan beri' derseniz;

Benim için son milat İbrahim Yazıcı dönemidir.

Yaşım elverdiği için bir kez daha altını çizmek isterim.

Kuruluş döneminin imparatorlarını nasıl bir kenara bırakabilirim ki?

Yani kurucu atalardan Dr. Muzaffer Baştaymaz Talat Diniz, Salih Kiracıbaşı, Hayri Terzioğlu, Süleyman Kurtçu, Mümin Gencoğlu, Selahattin Kaya ve Cavit Çağlar'lı günleri...

O kongrelerin neredeyse hepsini izlemiş bir Bursasporlu ve spor gazetecisi olarak, hepsine bir arada resmi geçit yaptırabilsem, tarihe not düşen anekdotlarını anlatmaya kitaplar yetmezdi inanın...

Sonrakileri mesleğim icabı metazori izlemişimdir.

Sonucunu da görüyoruz zaten;

Üçüncü Lig şimdilik son durak!

Burada virgül koyarak farklı bir saptama yapmak istiyorum.

Sırtımızın neden yerden kalkmadığını anlamak için, şampiyonluk sezonundan sonra gelen yönetimlerin kalitelerine bakmak yeterlidir.

Tenzih ederek söylüyorum, 'kalite'den kastım; o göreve seçilerek getirilmişlerin kişilikleri bağlamında değil!

İş bilirlikleriyle icraatları anlamındadır.

Planın, projen yok;

Vizyonla, misyonun da;

O zaman 'ne işiniz var' Bursaspor'da?

Neden seçtirirsiniz ki kendinizi yönetim kurullarına?

'Lafta Bursasporlu' getirdik yönetimlere;

İçi boş söylemlerinin üzerine ekleyecekleri tek argümanı olmayanları, 'kötünün iyisi' diyerek onurlandırıp mevki, makam sahibi yaptık.

Vasıfsız kişilikler, birikimlerimizi alıp götürdü süreç içinde.

Bursaspor 'amaç' değil, 'araçtı'; kimlerdi biliyorsunuz onları!..

En büyük kazığı da 'listesi hazır olanlar' attı ne yazık ki...

Geldiler, konuştular, baktılar;

İcraat sıfır, bilanço küllüm zarar olunca!..

Ya zamanında, ya da zamansız bırakarak gitmeye mecbur kaldılar!..

İçimle dışım birdir;

Böyle insanları hiç sevemedim!

Bursaspor'a yararı değil, zararı dokunanları ise asla affetmeyeceğim...

Ben Bursasporlunun özü, sözü bir, birikimli, yalan, dolan, talan bilmeyen,

Oturdukları koltuğun hakkını verirken, beş kuruşunun boşa harcanmaması için azami hassasiyet gösteren;

Kulüpte bulunduğu süreçte kendi işinden daha çok mesai harcamış olanlarını sevdim, seveceğim.

Görünce önlerinde ceketimi iliklediğim dürüstlük abidelerini unutamadığımdan;

Kusura bakmasınlar ama, bugünün yönetim profilindeki arkadaşlar beni hiç kesmiyor...

Mutlaka iyi insanlardır,

Mutlaka kendilerini birileriyle kıyaslarken bir yerlere sığdıramazlar da;

İcraata gelince tıkanıp kalıyorlar;

Öyle olmasa bu kulüp, dudak uçuklatan borcuna karşın geçmiş yıllarda mutlaka bir çıkış yolu bularak kendini düzlüğe çıkartırdı.

Yapamayanlar gitti!

Sözde yapacaklar geldi.

Ama yine hiç bir şey değişmedi.

Şimdi anlayamadığım şu;

Geçmişte yapamayanlar, bugün tekrar geldiklerinde neyi yapacaklar da (!) tekrar göreve gelme adına istekli bir çaba içinde yırtınıp duruyorlar!..

Müzesindeki kararmış kupaları dışında sermayesi kalmamış bu kulübün an itibariyle gündem oluşturmak için talip olan sözde başkanlara değil,

Taşın altına elini değil, gövdesini sokacak babayiğitlere ihtiyacı var.

O babayiğitler de nedendir bilinmez, 'ortaya çıkma' yerine gölgede saklanarak, cenazenin kaldırılması için gün sayıyorlar!..

Bugün geniş katılımlı divanın sürpriz bir şekilde ertelendiğini öğrenince,bun satırları yazma gereğini duydum.

Mustafa Bozbey başkanın yeni işindeki yoğunluğu henüz Bursaspor'a el atmasına izin vermemiş olacak ki (!);

Ona bağlı olarak harekete geçmeye aday yönetimlerle, adaylara zaman kazandırma adına böyle bir ertelemeye gerek duyulmuş diye düşünüyorum!..

Bu erteleme kararının açılımı budur;

Başka bir şey değil...

Allah Bursaspor'umuzun sonunu hayırlara vesile kılsın!...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları