'Büyük Anadolu depremi' İstanbul'un öncüsü gibi

17 Ağustos 1999 Gölcük depremine Mudanya Güzelyalı'daki yazlığımızda yakalanmıştık.

Korkunun tarifini imkansız kılan bir sarsıntıydı o;

Benim kucağımda oğlum, eşimin kucağında kızım; üçüncü kattan sokağa nasıl indik hiç hatırlayamıyorum.

Ayağımızda terlik bile alamadan, tabana kuvvet ve yalın ayak kaçmaya çalışmışız.

Cahillik değil, can korkusu;

Panik içinde koştururken bina tepemize yıkılsa; bugün bu satırları benim yerine başkası yazıyor olacaktı.

Unutulacak gibi değildi o gecenin sabahı.

Bir bankın üstünde geçirmiştik ailece geceden sabaha sarkan saatlerin kalanını artçı şoklarla birlikte. 

Deprem gerçeği sonraki yıllarda da ufak ufak kendini hatırlatmaktan geri durmadı.

Van yıkıldı, Elazığ yıkıldı, İzmir yıkıldı;

Çeşme, Datça, Kuşadası, Muğla, Marmaris aralıklarla sallandı;

Yine de bunların hiçbirisi bu ülkeye 6 Şubat 2023 Pazartesi sabaha karşı 04.17'de yaşattıkları kadar acı ve hasar vermedi.

Deprem gerçeğiyle bir kez daha değil, iki kez yüzleştik bugün ülke olarak ne yazık ki.

Önce 7,7, sonra da 7,6lık sarsıntılar çok geniş bir alanda hissedildi.

Dolayısıyla yıkım da fazla oldu, can kaybı da.

Enkazlar kaldırıldıkça ölü sayısı daha da artacaktır kuşkusuz.

Çünkü hinterlandı geniş depremde merkez üssü Kahramanmaraş'ın yanı sıra; Malatya, Antakya (Hatay), Osmaniye, Adıyaman, Gaziantep, Şanlıurfa, Adana, Kilis de etkilenmiş durumda.

Sözün özü büyük bir felaketle karşı karşıyayız ülke olarak.

Sadece canlarımız gitmedi, ekonomimiz de ağır bir yıkıma uğradı.

Şimdi yapılacak olan;

Hükümetin deprem gerçeğini ıskalamadan, ülke gündeminin ilk sırasına alarak yeni bir yol haritası çizmesidir.

Konunun uzmanları Marmara Denizine dikkati çekerken, felaketin büyüğünü güney doğuda yaşadık.

Ne olursa olsun sonuç itibariyle en büyük deprem eninde sonunda yine İstanbul'da yaşanacak.

O bakımdan şehrin en çürük semti olarak gösterilen Avcılar ve Bakırköy başta olmak üzere; mevcut yapı stoğu kentsel dönüşüm projelerinin uygulanmasıyla bir an önce modernize edilmelidir.

Yıkımın, acının, ekonomik felaketin büyüğü asıl Marmara'da, asıl İstanbul'da olacaktır.

Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman bir öncü şok oldu Türkiye için;

Senaryonun büyüğünü yazanlar sürekli batıya dikkati çekiyorlarsa, mutlaka bir bildikleri vardır.

Bu felaketin 'Büyük Anadolu depremi' ismiyle anılması gerektiğini düşünüyorum.

Çünkü sadece merkez üssünü değil, çevresini de yerle bir ederek; kapıda bekleyen daha büyüğü için son uyarısını yaptı.

Ülkemizin başı sağ olsun.

Yaşamını yitiren yurttaşlarımıza Tanrıdan rahmet diliyorum.