Atletizmde kırılmayı bekleyen rekorlar

Atletizmde kırılamayan rekorlar, sadece bu sporun meraklılarının değil, ilgi alanlarına meşin yuvarlağın dışında pencere açarak farkındalık yaratmayı başaranların da ilgisini çekmiştir.

Bugünkü yazımda kadınlar ve erkekler kategorilerinde ilk günkü sihrini koruyan, yani kırılamayan rekorlardan bir derleme yapmaya çalıştım.

En tazesinden, en bayat eskisine doğru bir yolculuğa çıkalım mı ?

2000'li yılların en dikkat çekici rekorunu 2010 yılında Kenyalı David Rudisha 800 metrede 1:41.09 ile kırmıştı. 13 yıllık dünya rekorunu tarihe gömen Rudisha'dan  önce bu rekor 1997'de Danimarkalı Wilson Kipketer'in elinde bulunuyordu.

An itibariyle kırılmayı bekleyen rekorların altında çoğunlukla kadınların imzasını görüyoruz.

En kısa mesafe; ayni zamanda en uzun ömürlülerin arasında.

100 metrede ABD'li Florence Griffith Joyner'in 1988'de elde ettiği 10:49'luk derecenin bugün bile yanına yaklaşabilen yok.

10.70 koşana mucize insan gözüyle bakılıyor. Tıpkı artık aramızda olmayan aynı atletin 22 yıllık 21.34'lük 200 metre rekoru gibi, 100 metre rekorunun da kırılması zor.

1998 yılında uykusunda kalp krizi geçirerek ölen Florence Griffith Joyner'in otopsi raporunda doping maddeleri kullandığına dair veriler elde edilmişti.

Tabii bu durum rekorlarının geri alınıp alınmayacağını da gündeme getirdiyse de değişen bir şey olmadı.

Söz konusu rekorların doping katkılı maddelerle elde edildiği yönündeki şüpheler o günden bugüne giderilebilmiş değil.

Doping kullanmakla özdeşleştirilen bir başka kadın atlet ise Marita Koch'dur.

Doğu Alman efsanesi Marita Koch, 1985 yılında 400 metrede o günler için olağanüstü kabul edilen 47.60'lik bir rekor kırmıştı. Bu rekorun ne kadar uzağında kalındığını açıklamak için sonraki derecelerin 49.64 aralığında dolaştığını söylemek sanırım yeterli olacaktır.

Çekoslovak Jarmila Kratochvilova ise 39 yıl önce 800 metreyi 1.53.28'de koşmuştu. Bu rekora 2008 yılında Pamela Jelimo 1.54.01'le bu rekora yaklaştıysa da gerisi gelmedi. 1500'de ise Çinli Yunxia Qu'nun 3.50.46'sı dimdik ayakta.

Doğu bloğunun görkemli günlerinde Bulgar Yordanka Donkova 12.21 ile 100 metre engelli dünya rekorunu tarihe gömmüştü. Bugünlerde ise  12.50'lerin altında koşanlar bile rekor kırmışçasına ilgi topluyorlar.

Donkova'nın vatandaşı Stefka Kostadinova 1987 Dünya Şampiyonası finalinde yüksek atlamada 2.09'lik derecesiyle altın madalya kazanmıştı. Rekor o gün bugündür kırılamıyor. 2.08 metre atlamayı başaran Hırvat yüksek atlamacı  Blanka Vlasic bu rekoru kırmaya en yakın atlet gibi.

Sovyet Galina Chistyakova'nın uzun atlamada 34 yıllık 7.52'si ile 3 adımda Ukraynalı Inessa Kravets'in 27 yıllık 15.50' si dokunulmazlar arasında.

Kadınlarda gülle atma 35, disk atma ve heptatlon rekorları 34 yıllık geçmişe sahip.

Uzun atlamada Sovyet Galina Chistyakova'nın pas tutmuş 7.52'si ve 3 adımda Ukraynalı Inessa Kravets'in 15.50' si de dokunulmazlar arasında.

Erkeklerdeki atlama rekorlarının kırılması ise adeta imkansız gibi durmakta.

Efsane sırıkçı Sergey Bubka'nın  6.14'lük kırılamaz denilen rekorunu 6.19 ile İsveçli Armand Duplantis'e bırakmasının dışında; diğerlerinde hayat eskisi gibi devam ediyor !.

Kübalı Sotomayor'un 2.45'lik yüksek atlama rekoru 29 yıllık ve büyük şampiyonalarda neredeyse 2.30 ve 2.35 arası atlayanlar altın madalyaya uzanıyorlar.

Uzun atlamada ABD'li Mike Powell 1991'de 23 yıllık rekoru tarihe gömüp 8.95 atlamıştı. Aradan 31 yıl geçti ama rekor aynı. Bu kategoride olimpiyat rekoru 1968 Meksika Olimpiyatları'nda 8.90 ile ABD'li Bob Beamon'un elinde.

3 adımda B.Britanyalı Jonathan Edwards'ın 27 yıllık 18.29'una Fransız Tamgho 17.98'le biraz olsun yaklaşsa da kırmaya muvaffak olmadı.

Michael Johnson'ın 43.18'lik 400 rekoru 23 yıldır kırılamıyor. Faslı Hişam El Guerrouj'un 24 yıllık 3:26.00'lık 1500 rekoru da uzun bir süre daha yerinde duracak gibi.

400 metre engellide ABD'li Kevin Young 1992 Olimpiyat finalinde 46.78 ile koşmayı başarmıştı. O gün bugündür yanına yaklaşan yok.

Erkeklerde güllede 32, diskte ve çekiçte 36, ciritte 26 yıllık rekorlar kırılmayı bekliyorlar.