Atatürk'ün kızları Çin maçıyla geri döndü!

Kadın Voleybol Milli Takımımız Paris 2024 Olimpiyatları'ndaki en iyi maçını çıkartarak Çin'i 3-2 yendi ve yarı finale yükseldi.

Ne zamandır görmek istediğimiz kimliğiyle oynayan ve giren, çıkan her oyuncusuyla iyi savunma yapıp, hücum ederek kazanan Sultanlar perşembe günü yarı finalde Sırbistan-İtalya maçının galibiyle fileye yükselecek.

Maça gelirsek;

Çin karşısında gruptaki 3 maçın aksine oyuna çok motive bir şekilde başladık.

Eski defolu görüntülerimizden neredeyse eser yoktu.

Bu kez manşetlere iyi konsantre olarak Çin'in çalışılmış taktik servislerini kolay savuşturduk.

Manşetler iyi gelince de sakatlanan Cansu, ardından yerine giren Elif oyunu iyi yönlendirerek fizik avantajı büyük Çin'e karşı 2 numaradan Vargas, 4 numaradan Hande, Ebrar, Derya ve Meliha üzerinden sayılar buldurdu.

İlk kez dublajda en az hata ile oynayınca; boy avantajlarıyla çapraza çok iyi hücum yapan (Yingying Li, Zhu), iyi manşet alınca da ortadan çabuk atak yapabilen (Xinyue Yuan) rakibi bir ara blok arkası plaselerle oynamaya mecbur bırakarak düzen dışına çıkarttık.

Servislerimiz de normale dönmüştü. Vargas'ın turlarında ace başta olmak üzere bozuk manşetlerinin bizi sahaya kaçmasını değerlendirerek kolay sayılar bulduk.

Şahane başlayıp, şahane biten karşılaşmanın bizim adımıza en önemli detayı; tekrar kazandığımız takım ruhuyla sonuna kadar direnmeyi başarmamızdı.

Arada sırada olsa da yapılan bireysel hatalardan sonra saha içi konuşmalarıyla birbirlerini motive etmesini bilen kadınlarımız, Çin karşısında 4. set dışında maçın psikolojik momentumunu da elinde tutan taraf oldu.

Saha içinde yaşanılan onca şanssızlığa karşın hiç geri adım atmadan takımdaşlık ruhu sergilemek, yeniden dönüşümüzün en belirgin göstergesiydi.

Cansu Özbay'ın erken sakatlığı moralleri bozar gibi olsa da, yerine giren Elif Şahin kusursuz performansıyla bütün açıkları kapatmasını bildi.

Yetmedi; tam iyileşemeden oynayan Hande Baladın'ın nükseden sakatlığıyla yüreklerimiz ağızlarımıza geldi.

Göz yaşlarıyla kenara gelen bu oyuncumuzun yerine Derya Cebecioğlu ile Meliha Diken sahneye çıkarak 'biz buradayız, Türkiye'yiz' dedirttiler.

Ağrıları artınca üzüntüsü nemlenen gözlerinden okunan libero Gizem'le, uzun süreli sakatlığından sonra çıktığı parkede bandajlı dizini zorlamadan oynamaya çalışan Zehra'nın yaşadıkları da eklenince; üst üste eklenen bu aksiliklerle maçın içinde bir dram kitabı yazmadığımız kaldı!

Yokluklar ve sakatlıklar içinde adeta Kurtuluş Savaşı vererek bu maça tutunduk.

Direndik, pes etmedik, dublaj savunmasını iyi yapmanın yanı sıra, file üstünde etkili blok tutarak köşeleri otomatiğe bağlayan Çin'in ensesinde boza pişirdik.

Özellikle Vargas'la Zehra'nın kusursuz bir ikili oluşturarak Çin uzunlarını blokladığı dakikalarda moralimiz tavan yaptı.

2 ve 4 numaralarda tıkanan rakibe iyi manşet sonunda ortadan çabuk hücum yapma dışında alternatif bırakmamak karar setinde elimizi güçlendirdi.

En büyük kozumuz da her koşulda ve her pozisyondan kusursuz hücum edebilen Melissa Vargas idi.

Bu maçta da şahane bir performans sergileyen devşirme oyuncumuz başarısını; ürettiği 42 sayı ile olimpiyat voleybol tarihine not düşecek bir istatistikle taçlandırdı.

Zor durumlarda camı kırarak devreye giren Vargas'ın yanında; diğer hücumcularımızda skora önemli katkılar yaparak kendilerini hatırlattı.

Melissa Vargas 42 sayı ile maçın MVP'si olurken Hande Baladın 13, Eda Erdem 9, Meliha Diken 8, Zehra Güneş 7, Ebrar Karakurt 7, Derya Cebecioğlu 5, Elif Şahin'de 4'er sayıyla skora katkı yaptılar.

Sonuç itibariyle;

Zaman zaman eleştirilen bu kadro nihayet kendine yakışan bir oyunla geri döndüğünü hatırlattı.

Geçen yaz sırasıyla FIVB Milletler Ligi, Avrupa ve son olarak da dünya şampiyonluklarını kazanarak voleybolun zirvesine çıkan Sultanlar kendi kapasitesiyle oynadığında her takımı yenebilecek güç ve potansiyele sahip.

Çin maçında bunu kanıtladılar.

Sıra yarı finalde.

Muhtemel rakibimizin İtalya olacağını düşünüyorum.

Grupta rakibimize her ne kadar 3-0 yenilsek de, böyle maçlar bambaşka bir atmosferde oynanır ve büyük sürprizlerle biter.

İtalya maçından sonra 'bu oyunla madalya çok zor' başlığını atmıştım.

Gerçekten de öyleydi.

Çin maçı bittikten sonra da 'bu oyunla şampiyonluk asla hayal değil' diyorum.

İstersek ve inanırsak neden olmasın ki?

Federasyon Başkanı Mehmet Akif Üstündağ'ın maç sonu açıklamalarında işaret ettiği içimizdeki İrlandalılar kimler acaba?

Takımla federasyona varsa eğer sütunları ya da siteleri üzerinden küfür ve hakaret eden terbiyesizler, bir spor yazarı olarak öğrenmek hakkımız.

Üstü kapalı konuşmakla olmuyor.

Çekinmeden açıkla sayın başkan...

Ama lütfen eleştiri ile hakareti birbirine karıştırma...

ÇİN-TÜRKİYE: 2-3
SALON: South Paris Arena 1
HAKEMLER: Scott Dziewirz (Kanada), Ahmed Alrousi (Birleşik Arap Emirlikleri)
ÇİN: Diao, Yingying Li, Wang, Gong, Zhu, Yuan, Mengjie (L) (Zhang, Ding, Zheng, Wu)
TÜRKİYE: Cansu, Ebrar, Zehra, Vargas, Hande, Eda, Gizem (L) (Meliha, İlkin, Elif, Derya, Aslı)
SETLER: 25-23, 21-25, 24-26, 25-21, 12-15
SÜRE: 2 saat 23 dakika