Amaç vergi adaleti değil vergi garantisi!

'Teknik açıdan hükümetin ÖTV geliri zaten artıyor mu?'
Evet, net biçimde artıyor.

2025'in ilk 5 ayında:
Otomotiv pazarı yalnızca %3 büyümüşken,
ÖTV tahsilatı %40,45 artmış.
Araç başı ortalama ÖTV: 368 bin TL → 502 bin TL (yaklaşık %36 artış)

Neden?
Satılan araçların ortalama fiyatı arttı (kur, enflasyon, segment kayması)
ÖTV oranları düşük olsa da pazarı elektrikli-hibrit araç satışları büyütüyor. 
 Matrahlar güncellenmediği için %80'in altında ÖTV diliminde içten yanmalı araç kalmadı.

Sonuç: ÖTV gelirleri zaten katlanarak artıyor. Yani gelir anlamında bir "açık" ya da "acil ihtiyaç" görünmüyor.

Peki o zaman neden yetki?

1. Esneklik istiyorlar: Hükümet, piyasaya göre hızlı vergi müdahalesi yapabilmek istiyor. Meclis sürecine takılmadan...
2. Stratejik kontrol: Motor hacmi, batarya kapasitesi, menzil gibi özelliklere göre anında farklı ÖTV oranı belirleyebilecek. Bu da piyasa yönlendirmesi açısından güçlü bir araç.
3. Gelir güvencesi: Ekonomik daralma olsa bile, "vergi oranı artışıyla gelirde kayıp yaşanmaması" garantilenmek isteniyor.

Ama asıl soru şu:
Zaten yükselen bir gelir trendi varken, bu kadar sınırsız yetki neden gerekli?
Bu noktada kamuoyunda oluşan algı şu olabilir: 
"Amaç vergi adaleti değil, vergi garantisi. Hem de tek elden."