Vergi ve SGK borçlarında yapılandırma!

Başlıktanda anlayacağınız üzere sizlere bugün beklenen destek çağrıları ile geldim.

Milyonlarca borçlu esnaf, KOBİ, sanayici ve iş dünyasının gözü kulağı Vergi borçları ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) prim borçları düzenlemesinde.

Dikkatler yeni torba kanun teklifinde...

Gelelim sosyal medya üzerinden yapılan çağrı paylaşımlarına...

Uzun süredir sosyal medyada dikkat çeken bir hashtag (başlık etiketi) var.

#VergiSGKYapılandırma

Konu ortak...Esnaf da KOBİ de sanayici de yapılandırma bekliyor.

Dolayısıyla ekonomide nefes arayışı etiketlerde...

Sosyal medyadan birkaç paylaşım:

"Hesabı blokeli esnaf nakit çalışmaya başladı.Esnafa nefes aldırmayı düşünüyor musunuz? #VergiSGKYapılandırma"

"Piyasalar çok kötü, iflaslar çok arttı, hesaplar blokeli. Acil Vergi, SGK Yapılandırma bekleniyor."

"Acilen #VergiSGKYapılandırma çıkması lazım. Esnaf olarak bitik haldeyiz."

"Esnaf zor durumda borçlarımızı ödemek istiyoruz. #VergiSGKYapılandırma talep ediyoruz. Bu piyasa koşullarında ayakta duramıyoruz. Her gün bir esnaf kepenk kapatıyor, yardım bekliyoruz."

"#VergiSGKYapılandırma biraz daha gecikirse; iflaslar, kapanmalar, borçlar içinden çıkılamaz bir hal alacak."

"İşletmeler nefes almak istiyorlar. Yatırım yapmak istiyorlar. #VergiSGKYapılandırma İşletmelere can suyu olacaktır."

"Yeni sipariş alamıyor çünkü SGK borcu nedeniyle teşvik ve kredi dışına itilmiş durumda. İlk adım: borçların yapılandırılması. #vergisgkyapılandırma"

"Acil yapılandırma şart! Vergi ve SGK borçları için yeni düzenleme bekleniyor. #VergiSGKYapılandırma"

"Vergi yapılandırması ile borçlar taksitlendirilebilir, faiz yükü azaltılabilir, işletmeler ayakta kalabilir. Ve sonra da üretim başlar istihdam artar enflasyon düşer.#VergiSGKYapılandırma"

"Birikmiş vergi ve SGK borçları, fahiş gecikme zamlarıyla artık ödenemez halde. Esnaf kepenk kapatmasın, KOBİ'ler üretimden kopmasın diye devletimizden şefkat eli bekliyoruz. Faizlerin silindiği, anaparanın taksitlendiği bir yapılandırma istiyoruz."

"Vergi ve SGK yapılandırması nefes aldıracak."

"Sahada herkes aynı şeyi söylüyor. Mükellef borcunu ödemek istiyor ama faiz yükü belini bükmüş durumda.Meclis'in ödenebilir, adil bir yapılandırma düzenlemesi bu millete nefes olur. #VergiSGKYapılandırma. Lütfen sesimizi duyun."

Ve onlarca paylaşım devam ediyor...

VELHASIL...

Ekonomik sıkışıklığın hissedildiği dönemde, vergi ve SGK borçlarının ödenmesi giderek zorlaşıyor.

Vergi ve SGK borçları için yapılandırma gelecek mi? Zaman gösterecek...

Öte yandan da #VergiSGKYapılandırma etiketi sadece bir hashtag değil; ekonomide nefes arayışı ve yardım çağrısı.

*******

"ÖZEL SEKTÖR AÇISINDAN SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ÇÖZÜM OLABİLECEĞİ DÜŞÜNCESİ HAKİM"

Konu ile ilgili Yeminli Mali Müşavir (YMM) Ahmet Toksoy ile görüştüm.

Öncelikle Ahmet Toksoy sözlerine genel bilgi vererek başladı ve şöyle devam etti:

-Kamuoyunda genellikle 'vergi affı' olarak anılan düzenleme, teknik olarak 'Bazı Kamu Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Matrah Artırımı' uygulamasıdır.

Yeniden yapılandırma; geçmiş dönemlere ait borçların yeniden hesaplanarak, genellikle gecikme faizlerinin silinmesi veya azaltılması ve taksitli ödeme imkânı sunulması anlamına gelir.

Matrah artırımı ise, mükelleflerin geçmiş yıllara ilişkin beyan ettikleri vergi matrahlarını belirli oranda/tutarda artırmaları karşılığında, bu yıllara ait olası vergiincelemelerinden/tarhiyatlardan muafiyet kazanmasını sağlar. Başka bir ifadeyle, ilave bir vergi ödeyerek geçmişe dönük riskleri temizleme uygulamasıdır.

Beklenti sebepleri üzerinde durdu:

-Ekonomik koşullar, olası bir yapılandırma düzenlemesine yönelik beklentiyi güçlendirmiş durumda.

İş dünyasında nakit akışındaki daralma, likidite sıkışıklığı ve finansmana erişimde yaşanan güçlükler firmaların ödeme kabiliyetini zorluyor.

Buna ek olarak, kamu borçlarına uygulanan aylık yüzde 4,5 seviyesindeki gecikme faizi/zammı oranı, borçların katlanarak büyümesine yol açıyor.

Geçmişte çıkarılan 6111, 6736, 7143, 7326 ve 7440 sayılı kanunların etkisi de hafızalarda taze.

Öte yandan, Hazine ve Maliye Bakanı Sn. Mehmet Şimşek'in 1 Ekim 2025 tarihini sahte belge ile mücadelede milat olarak ilan etmesi, piyasada 'bu tarihten öncesine sünger çekilerek beyaz bir sayfa açılabileceği' yönünde bir beklenti oluşturmuş durumda.

Anılan nedenlerle, yapılandırma ve/veya matrah artırımı beklentisi sıklıkla dile getiriliyor.

Beklentiyi güçlendiren etmenleri sıraladı:

-Son dönemde vergi idaresi tarafından mükelleflere gönderilen çok sayıda yazı da bu beklentiyi destekliyor. Bu yazıların, kamuoyunda iki açıdan yorumlandığı görülüyor:

1.Olası bir kanuni düzenleme öncesinde vergi tahsilatlarını artırmaya yönelik bir hazırlık süreci,

2.Düzenlemeden yararlanacak mükellef sayısını artırmaya yönelik bir strateji.

Bu durum, hem idarenin sahadaki etkinliğini hem de sistemde uyumu artırma isteğini yansıtıyor.

Ardından beklentiyi zayıflatan etmenlere dikkat çekti:

-Ancak tabloya tek yönlü bakmamak gerekiyor. Beklentiyi zayıflatan bazı önemli etkenler de mevcut.

1.Vergi Denetim Kurulu Başkanlığının son dönemde yürüttüğü; Beyanname Gözetim Çalışması, Yüksek Gelir Grupları Gözetim ve Uyum Programı ve KURGAN (Kuruluş Gözetimli Analiz) gibi risk analizine dayalı ve ciddi emek-sermaye yatırımı gerektiren projeler denetim sisteminin etkinliğini artırırken, sürekli olarak dile getirilen kanuni düzenleme beklentilerinin bu çabaların motivasyonunu zedeleyebileceği değerlendiriliyor.

2.Matrah artırımı düzenlemelerinin; vergisini zamanında ve düzenli ödeyen mükellefler açısından vergi adaletini bozabileceği, bu durumun uzun vadede vergiye gönüllü uyumu zayıflatabileceği hususlarını da göz önünde bulundurmak gerekiyor. Zira düzenli tekrarlanan 'af düzenlemeleri', mükelleflerin vergilerini eksik beyan etmelerine ve dolayısıyla hazinenin alacaklarından mahrum bırakılmasına sebebiyet verebilmektedir.

Son söz olarak Yeminli Mali Müşavir (YMM) Ahmet Toksoy, gelinen noktayı değerlendirdi:

-Bugün gelinen noktada, işletmelerin içinde bulunduğu finansal koşullar ve piyasadaki likidite sıkışıklığı dikkate alındığında, borçların yeniden yapılandırılmasının özel sektör açısından sürdürülebilir bir çözüm olabileceği düşüncesi hakim. Yapılandırmaya ek olarak, matrah artırımı bekleyenlerin sayısı da az değil.

Sonuç olarak; içinde bulunduğumuz dönemde kapsamlı ve mevcut yüklerin hafifletilmesini sağlayacak şekilde mükellefi yeniden sisteme kazandıran, ödeme gücüne göre çözüm sunan mükellef odaklı bir kanuni düzenlemenin; hem tahsilat performansını artıracağını, hem de ekonomiye gerçek bir nefes alanı oluşturacağı kanaatindeyim.