Pazarlarda tehlike çanları çalıyor!

Türkiye imalat sektörünün ana ihracat pazarlarındaki faaliyet koşullarını ölçen İSO Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi sonuçları Eylül ayında değişim göstermedi.

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi ağustos ayındaki 48,8'lik seviyesini koruyarak, Türk imalat sanayi ihracatçılarının talep ikliminde üst üste ikinci ay ılımlı bir bozulmaya işaret etti.

Öte yandan...

Temmuz'da 50,0 olarak gerçekleşen İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, Ağustos'ta 48,8'e gerileyerek son 19 aylık dönemde ilk kez eşik değer 50,0'nin altında kalmıştı.

Endekste eşik değer olan 50,0'nin üzerinde ölçülen tüm rakamlar ihracat ikliminde iyileşmeye, 50'nin altındaki değerler ise bozulmaya işaret ediyor.

Yaşanan bozulmada Türk imalat sektörünün en büyük beş ihracat pazarında üretimin azaldığına işaret diyor.

Avrupa ve Kuzey Amerika kıtaları Eylül ayında da zayıflığın ana kaynağı olmaya devam ediyor.

İhracattaki yüzde 9'luk payıyla Türk imalat sektörünün en büyük dış pazarı olan Almanya'da üretim üst üste üçüncü ay azaldı ve söz konusu yavaşlama Covid-19 salgınının ilk dalgasından bu yana en belirgin düzeyde görüldü.

Bununla birlikte, bazı dengelenme sinyallerinin gözlendiği ABD'de daralma ılımlı seyretti ve son üç ayın en düşük oranında gerçekleşti.

Diğer Avrupa ülkelerine baktığımızda...

Birleşik Krallık, İtalya, Hollanda ve Çek Cumhuriyeti'nde ekonomik aktivitedeki düşüşler hızlanırken, İspanya'da üretim yeniden daralmaya geçti.

Örneğin; Fransa ve İrlanda'da kaydedilen büyüme ise nispeten pozitif gelişmeler oldu.

DIŞ PİYASALARDA RESESYON ENDİŞESİ

Faiz ortamı ve yüksek enflasyon ekonomilere etkisine ilişkin endişeler piyasalara yön veren temel faktör olmayı sürdürüyor.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) faiz oranlarını beklenenden daha hızlı artırması ve finansal piyasalardaki istikrarsızlık nedeniyle İngiltere'nin daha derin bir resesyona girebileceği uyarısında bulundu.

Enerji maliyetlerinin çok yükselmesi nedeniyle son zamanlarda Alman siyaset ve iş dünyasından sanayi şirketlerinde bir iflas dalgası uyarısı gelmişti.

Alman Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Birliği'ne (BVMW) göre, ülkede şirketlerin yüzde 52'si yüksek enerji fiyatları nedeniyle ekonomik varlıklarını tehdit altında hissettiği yansımıştı.

İHRACATTA RESESYON KAYGISI VAR

Küresel piyasalardaki resesyon endişeleri ve Avrupa'dan gelen yavaşlama sinyalleri, özellikle Avrupa'ya yoğun çalışan Türk iş dünyasında da kaygı yaratmaya devam ediyor.

Çin, ABD ve AB olmak üzere küresel piyasalarda artan resesyon endişeleri, Türk firmalar için stres oluşturmaya devam ediyor.

RESESYON UYARISI

IMF Başkanı Georgieva ve Dünya Bankası Başkanı Malpass merkez bankalarının yüksek enflasyonu dizginlemek için yaptığı faiz artırımlarıyla beraber küresel resesyon riskinin de arttığı ve yüksek faizlerin büyümeyi olumsuz etkilemeye başladığı uyarısı yaptı.

IMF bu sene ve gelecek sene dünya ekonomisinin yaklaşık üçte birinin art arda en az 2 çeyreklik dönemde daralmasını ve 2026 yılına kadar üretim kaybının 4 trilyon dolar olmasını beklediğini duyurdu.

Dünya Bankası Başkanı Malpass da gelecek yıl küresel çapta daralmanın gerçek bir tehdit olduğunu, dolardaki güçlenmenin gelişmekte olan ülke para birimlerinde değer kaybına yol açtığını ve bu ülkelerin borç seviyelerinin çok yükseldiğini belirtiliyor.

İhracatçılara resesyon ile ilgili değerlendirmelerini sorduğumda...

Bursalı ihracatçılarla karşılıklı değerlendirme yaptığımızda çıkan sonuç çokta iç açıcı değil!

Resesyona karşı önlem almaya başladıklarını söylüyorlar.

Özellikle siparişlerdeki yavaşlamalarda durgunluğu ciddi ölçüde hissetmeye başladıklarını ve Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı olan Avrupa'daki resesyonun en fazla etkileyecek ülke olduğundan bahsediyorlar.

Avrupa'ya yoğun ihracatı olan ve ara mamul üreten sanayiciler resesyona karşı önlemler üzerine çalışmalar geliştirdiklerini ifade ettiler.

Çalışmaların içerisinde yeni pazar arayışı ve fiyat politikası öncelikler arasında sıralanıyor.

Durgunluğun hissedildiğinin altını çizen sanayiciler, özellikle otomotiv sektöründe pazarın yüzde 14 daraldığını ve çip krizi etkisini de vurguluyorlar.

İhracatçıların dikkat çektiği bir nokta da reeskont kredileri...

TCMB'nin ihracatçılara kullandırdığı reeskont kredilerinde yapılan düzenleme sonrası finansmana erişimin neredeyse imkânsız hale geldiğini de ekliyorlar.  

Özetle...

"Resesyon ve enflasyonist bir piyasa ile karşı karşıyayız" diyor ihracatçılar...

Üretim için hammadde girdisinin çok büyük bir kısmını dolar ile tedarik eden ihracatçılar, ihracatlarını Euro ile yaptıkları için sorunu daha derinden hissettiklerini belirtiyorlar.

Dolar ve Euro paritesinin eşitlendiği dönemde gelirinin önemli bir kısmı Euro, maliyeti ise dolardan oluşan ihracatçıları zor durumda bıraktığını da ekliyorlar.

Hatta birçok sektörde kayıp toplam gelirin yüzde 15'ine ulaşmasıyla ihracatçılar, çözüm için pazar çeşitliliğini artırmaya yönelik çalışmalarını hızlandırdığını da belirtiyor.

İhracatçı şimdi de resesyon kıskacında...

Resesyon uyarıları artıyor...