'Provokatif gelişmelere karşı endişeliyiz'

'Provokatif gelişmelere karşı endişeliyiz'

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Diyarbakır'da dün gece kanaat önderleri, bugün de sivi toplum örgütü temsilcileriyle görüşüp, Kürt sorununun çözümüne ilişkin görüş alışverisinde bulundu.

2013.02.21 16:04 - Son Güncellenme: 2013.02.21 16:04 - Yaşam - HABER MERKEZİ
A
'Provokatif gelişmelere karşı endişeliyiz'

Görüştükleri kesimlerin sürece destek verdiğini, umut ve büyük beklentilerinin olduğunu ifade eden Atalay, süreçle ilgili herkesin hassasiyet göstermesi gerektiğini belirterek, "Sürecin hassasiyetlerini biliyoruz, provokatif gelişmelere karşı endişeliyiz. Doğrusu son Karadeniz, Sinop olayları epey kurgulanmış. Onu şimdi çok daha iyi biliyorum. Orada güvenlik birimlerimizin anlattıklarından hangi örgütlerin organize ettiğini de daha iyi biliyoruz. Bu normal Karadenizli vatandaşlarımızın tepkileri değil. Elimizde iyi araştırmalar var" dedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker ile birlikte dün akşam Diyarbakır'a gelen Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, bugün de 36 sivil toplum örgütü ve kanat önderiyle bir otelin salonunda bir araya gelerek, Anayasa çalışmaları ve Kürt sorununun çözümüyle ilgili başlatılan süreç konusunda görüş alışverişinde bulundu. Toplantı sonrası Bakan Eker ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyen Atalay, süreçle ilgili kamuoyunu aydınlatmak ve desteğini almak için bu toplantıları yaptıklarını söyledi. Yaptıkları toplantılarda sivil toplum örgütleri ile kanaat önderlerinin süreçle ilgili umutlarını, beklentilerini ve büyük desteklerini gördüklerini kaydeden Atalay, "Vatandaşımızın görüşünü almayı her zaman önemli bulduk. Ankara'da da Başbakanımız, İç Anadolu illerimizdeki milletvekillerimiz, il başkanlarımız, kadın ve gençlik kolları başkanlarımızla bu konuda toplantı yapıyor" dedi.

AK PARTİ RESTORASYON YAPIYOR

İktidarlarının 11'inci yılında olduklarını ve Türkiye'de artık çok şeyin değiştiğini söyleyen Atalay, "Devlet değişti, tabular yıkıldı, yasaklar kalktı. Demokrasi gelişti ve derinleşti. Hamdolsun her şey her yerde artık konuşuluyor. Demokrasi mücadelemizi sürdürmeye devam ediyoruz. Geçmişte yapılan yanlışları düzeltiyoruz. Ak Parti adeta bir restorasyon yapıyor, Türkiye'nin normalleşmesi için mücadele ediyor" dedi.

"BAŞKANLIK SİSTEMİ BİZİM İÇİN ÖNEMLİ"

Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'nin yeni bir evresinde olduklarını belirten Atalay, sivil toplum örgütlerinin en büyük beklentisinin yeni bir sivil anayasa olduğunu söyledi. Ak Parti olarak sivil bir anayasanın yapılması konusunda kararlı olduklarını belirten Atalay, şunları söyledi:

"İki dönemdir seçim beyannamemizin en başına yeni anayasa taahhüdü koyduk. Şu anda Meclis'teki uzlaşma komisyonunda anayasa ile ilgili ilerleme olması için elimizden geleni yapıyoruz. Anayasa yapılsın diye tavizler veriyoruz. Bildiğiniz gibi bir süre var. Başbakanımız dile getirdi. Şu anda Mart ayı sonu gibi süre ifade edildi. Eğer uzlaşma konusunda anayasa ile ilgili mesafe alınırsa çok memnun oluruz. Eğer oyalama taktiği güdülüyorsa ki, bazı partilerin o yöndeki eğilimlerini seziyoruz. Biz gerçek sivil bir anayasa istiyoruz. Bazı partiler ise mevcut anayasadan ne kadarını korursak kardır diyor. Mevcut anlaşmazlık burada oluyor. O çaba yürümezse biz alternatifler aramakta haklıyız. Alternatif yöntemler arayacağız. Partilerin 4'ü ile olmazsa 3'üyle, 3'üyle olmazsa en azından biriyle bu anayasayı yapmakta kararlıyız. Bu partiler hepsi olabilir. Şu anda uzlaşma komisyonunda üyesi bulunan her hangi birisi de olabilir. Mecbur kalırsak onu deneyeceğiz. Biz anayasanın yapılmasını engelleyen durumda değiliz, olmayacağız. Başkanlık sistemi de bizim için önemli. O konuda uzlaşma komisyonuna görüş verdik. Diğer bütün konularda uzlaşma sağlanır ve sadece başkanlık konusu kalırsa biz esneyeceğiz ve tavizler vereceğiz."

"OYLARIMIZ DAHA DA ARTIYOR"

Atalay, riskler alarak cesaretli adımlar atan bir hükümetlerinin bulunduğunu, milletin de kendilerine bu yönde her gün daha da fazla destek verdiğini dile getirdi. Son seçimde yüzde 50 oy aldıklarını, iktidarda olan partilerin biraz oy kaybedebileceğini ancak kendilerinin ise milletin daha fazla desteğini aldığını söyleyen Atalay, "Son yaptırdığımız kamuoyu yoklamalarında da şu anda oylarımız bir iki puan daha artmış. Vatandaşlarımız bizi destekliyor. Bu çözüm sürecinde ve benzer politikalarda da vatandaş bize güç veriyor. Bu süreçle ilgili çok güzel bir atmosfer oluştu" dedi.

"YETER Kİ KAN DURSUN"

Sivil toplum örgütleri ile vatandaşların artık terörün bitmesi, kardeşliğin gelişmesi yönünde çok büyük bir arzuya sahip olduğunu belirten Atalay, "Yeter ki kan dursun. Ondan sonra demokratik yollarla her meselesimizi çözeriz. Demokrasinin yolu açık. Ak Parti'de başta genel başkan olmak üzere kadrolarının bir çoğu zamanında haksızlıklara uğradı. Ancak biz demokratik mücadele ile bir bir o haksızlıkları çözmeye çalışıyoruz. Demokratik siyasetin önünü açalım, kan dursun her şey konuşulsun. Türkiye artık ret, inkar, asimilasyon politikalarının uygulandığı bir yer değil. Her şey rahatça konuşuluyor. Terör biterse daha da rahat konuşulur. Bu toplumsal atmosfer bize çok destek veriyor" dedi.

"BU RÜZGARIN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAZ"

Atalay, süreçle ilgili büyük bir rüzgar bulunduğunu ve bu rüzgarın önüne kimsenin geçemeyeceğini belirtti. Başbakan Yarndımcısı Atalay, "Büyük bir rüzgar var, bu rüzgarın karşısına kimse geçemez. Geçen hafta sonu Kızıltepe ve Midyat mitinglerinde, orada vatandaşların gösterdiği ilgi, coşku, umut doğrusu bizler için çok önemli göstergelerdi. Bunu Diyarbakır'da da görüyoruz. Bütün sivil toplum örgütlerinden bu desteği gördük. Büyük bir memnuniyet duyduk. Bizler görüşlerimizi ifade ediyor destek istiyoruz. Aynı zaman da da süreçle ilgili söyleyecekleri veya teklif edecekleri bir şey varsa onları dinliyoruz. Ortak akıl ve herkesin düşüncesini söylemesini değerli görüyoruz" dedi.

PROVOKATİF GELİŞMELERE KARŞI ENDİŞELİYİZ

Atalay, süreçle ilgili herkesin hassasiyet göstermesi gerektiğini dile getirerek, şöyle dedi:

"Sürecin hassasiyetlerini biliyoruz, provokatif gelişmelere karşı endişeliyiz. Doğrusu son Karadeniz, Sinop olayları epey kurgulanmış. Onu şimdi çok daha iyi biliyorum. Dün güvenlik birimlerimizle toplantımız vardı. Orada güvenlik birimlerimizin anlattıklarından hangi örgütlerin organize ettiğini de daha iyi biliyoruz. Bu normal Karadenizli vatandaşlarımızın tepkileri değil. Elimizde iyi araştırmalar var. Bu süreç artık şunu gösterdi bu konular artık Türkiye'de olgunluğa ulaşmış. Özellikle kanın, terörün durması için Türkiye'nin bütün kesimlerinde büyük bir arzu var. Sürece destek var. Yaptığımız araştırmalarda bölgelerin birbirinden farkı yok. Dolayısıyla Karadeniz'deki olaylar normal Karadenizli vatandaşlarımızın tepkisi değil. Organize bir şekilde özellikle sosyal medya üzerinden geliştirilmiş bir süreçtir. Ayrıntılarını bilerek bunu diyorum. Başbakanımız da ifade etti. Seçilmiş milletvekillerimiz ülkenin her yerinde rahatça çalışmasını yapabilir dedi. Bu konuda asla müsamaha etmeyiz."

BÜTÜN ÇOCUKLAR, GENÇLER BİZİMDİR

Diyarbakır'da yaptıkları görüşmelerden çok memnun kaldıklarını belirten Atalay, "Sivil toplum örgütlerine, Diyarbakırlılara çok teşekkür ediyorum. Bu güzel medeniyet merkezinin korkuları, acıları yenerek gerçekten bir medeniyet şehri olsun kendini tamir etsin insanları korkusuzca yaşasın kepenkler kapatılmasın çocukların acısı yaşanmasın. Bütün çocuklar gençler bizimdir. O güzel günlere doğru giden bu sürece hepimiz destek olalım. o hassasiyet içinde bulunalım. Bu sürecin devamı yönünde kararlı olmamız istendi, bu konudaki kararlılığımız çok yüksek. Diyarbakır'da siyaset kuvvetlidir. Uluslararası değerlendirmeleri de çok iyi yaparlar. Çok zengin değerlendirmeler aldım burada. Görüşmemiz çok verimli oldu. Çok büyük bir destek, umut var. Hatta herkes sınavda diye onlar da diyor. Bu konuda engel olan, çekilen veya bu süreci sabote eden, bu süreci tıkayanlar, burada sınavı kaybeder ve hesabını veremez gibi ifadeler var. Diyarbakır'daki bu havadan güç alarak buradan ayrılıyoruz. Burdaki havayı yarın Bakanlar Kuruluna taşıyacağız" diye konuştu.

"SÜREÇ ACELESİZ AMA SÜRATLİ OLMALI"

Atalay'dan sonra konuşan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Türkiye'nin en yakıcı, acı veren meselesini çözmeye dönük çalışmalarını sivil toplum örgütleriyle birlikte değerlendirdiklerini belirtti. Eker, "Diyarbakır kamoyunu temsil eden buradaki arkadaşlarımızın bizimle duygularını paylaşması, varsa bizi ikaz edecekleri noktalar veya vermek istediklerini mesajlarını istedik. Herkes bu sürecin gelişmesinden memnun, umutlu ve iyimser. Ortak ifade bu. Bizden talepleri ise şu. Bu işin acelesiz ama süratli çözülmesini istiyorlar" dedi.

"BÜYÜK RÜZGAR VAR BUNUN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAZ"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İmralı'ya gidecek BDP heyetinden eylemsizlik veya PKK'nın ülke dışına çekilmesiyle ilgili bir mesaj beklenip beklenmediğiyle ilgili soruya, şu yanıtı verdi:

"Bizler bu sürecin içeriğiyle, ayrıntısıyla ilgili çok konuşmuyoruz. Bunun bir sebebi var. Önceden konuşmayarak, gereksiz spekülasyonları önlemek istiyoruz. Süreci zedeleyecek değerlendirmelerden kaçınalım istiyoruz. Hükümetimiz çok titiz bir çalışma içinde. Ayrıntılara takılıp kalmamak lazım. Şu mu gidecek, bu mu görüşecek diye. Herkes bir samimiyet sınavında, herkes bir testten geçiyor. Bunu hatırlatmak istiyor. Büyük bir rüzgar bu ve önüne karşısında durulmaz. Yakalanmış büyük bir olumlu atmosfer var. Herkese düşen bunu olumlu değerlendirmek. Biz diyoruz her şey yapılsın sonra duyulsun" dedi.

"ELİMİZDE LİSTE YOK"

DHKP-C'ye yönelik düzenlenen operasyonlar ve örgütün elinde üst düzey kamu görevlilerinin ölüm listesi bulunup bulunmadığıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Atalay, "DHKP-C özellikle ABD Büyükelçiliği'ne yönelik düzenlediği intihar saldırısıyla gündeme geldi. İntihar saldırısında bulunan kişi Almanya'da kalmış, biz istedik vermediler. Selanik'te eğitim görmüş. Yine Avrupa kesiminin burada bir payı var. Ama tehdit edilen üst yöneticiler listesi gibi bir liste elimde yok. Büyük bir liste ortada yok.

Zaman zaman tekil isimler olabilir" dedi.

KCK davalarından yargılanan ve aralarında BDP'li belediye başkanının tahliye edilmesiyle ilgili soruyu da cevaplayan Atalay, "Yargı yürüyor. Yargılananların kendini en iyi şekilde ifade edebileceği, savunmasını yapabileceği yasal düzenlemeden sonra artık mahkemeler yürüyor. Maalesef daha önce bu konuda bir tıkanma oldu. Yargıda tıkanma olduğu için biz mecburen yasamada bu düzenlemeye gittik ve bu yolda açılmış oldu. Yargıdaki tıkanma giderilmiş oldu. Herhalde süreçler daha hızlı sürer" dedi.

Diğer Yaşam Haberleri için tıklayın


2013.02.21 16:04 - Son Güncellenme: 2013.02.21 16:04 - HABER MERKEZİ
A