BAL-GÖÇ başarı hikâyelerini bir araya getirdiği "Suyun Öte Yanından Sohbetler" söyleşi serisinde, iş dünyasının önemli isimlerinden Matlı Grup Yönetim Kurulu ve Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı'yı ağırladı.
SEMA ÜSTÜNTAŞ / BURSADA BUGÜN
BAL-GÖÇ, köklerine sahip çıkmak için başarı hikâyelerini bir araya getirdiği "Suyun Öte Yanından Sohbetler" söyleşi serisinde iş dünyasının önemli isimlerini ağırlamaya başladı.
Söyleşinin ilk konuğu ise Balkan göçmeni bir ailenin çocuğu olan, iş dünyasında önemli başarılara imza atmış, Matlı Grup Yönetim Kurulu ve Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı oldu.
"BU COĞRAFYA BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİ"
Söyleşide, kendisinin ve ailesinin göç yolculuğunu, çalışma hayatındaki yükselişini ve iş dünyasında başarılı olmanın sırlarını anlatan Matlı Grup Yönetim Kurulu ve Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı, "Benim için bu programa davet edilmek gurur verici. Bugün burada köklerimizi konuşuyoruz. Atamız, dedemiz, babamız bu topraklarda doğup büyüyen insanlar. Ben Bursalı olmaktan, Karacabeyli olmaktan çok mutluyum. Ben böyle yerlere davet edildiğim için dua ediyorum. Konuya göçmen olarak başladığımızda; hepimiz acıların çocuğuyuz. Bizim nesil küllerinden doğan bir toplum. Dolayısıyla ben kendi coğrafyamda yaşadıklarımı biliyorum. Bu coğrafya bizler için çok kıymetli. Ben vatanımı çok seviyorum. Yeni nesil kuşaklarda bizler kadar bağ ve acı yok. Ben çocukluğumda indiğimde, Karacabey'de yol kenarlarında, Özer ve Önder Matlı, soğan satarak büyüdü. İnsanların hayatında hep şikayet edecek şeyleri vardır ama ben hayata hep olumlu bakıyorum. İlla hatırlanacak tatlı hatıralarımız da var. Balkanlara gittiğinizde hepimiz Balkanları seviyoruz. Ama ben Balkanları böyle sevmek istemiyorum. Geziler oluyor, fotoğraf çekiliyoruz, bitiyor. Ben 27 yaşında babasız kaldım. Evlenmeye kalktığımda bunlara kız vermeyin dediler. Benim ne günahım var? Babasız kaldım diye bunu söylediler. Ben kinlenmem. Ben burada şu an güzel oturuyorum ama içimde burunluk var. Evliliğimi babam göremedi. Annem vefat etti, torununu göremedi. Keşke annem babam sağ olsa da çocuğunla gurur duysa demek isterdim. Elimizdekilerin kıymetini bilmek için çok sebep var. Tok açın halinden anlamaz. Biz Balkanları ne kadar seversek sevelim, burada yaşayarak onların acılarını bilemeyiz. Gideceğimiz yerde ekmek, iş bırakmak lazım. Beni çalışmak çok mutlu ediyor. Balkanlar için en yapacağımız en güzel şey, birilerinin onlara abilik yapması gerekiyor. Biz burada Balkanlı olarak gurur duyuyorsak, birlik olmamız lazım. Bunu en başta çocuklarımız için yapmamız gerekiyor" ifadelerine yer verdi.
Bursa Bölge, 2025.02.27 20:56