Serkan Yetişmişoğlu

Serkan Yetişmişoğlu

serkanyetismisoglu@bursadabugun.com

16 Mayıs'tan 19 Mayıs'a...

2019.05.16 00:44 - Son Güncellenme: 2019.05.16 00:44
A

Bugün 16 Mayıs...

Bursaspor'un tarihi 2010 şampiyonluğunun 9. yıldönümü.

O gün; 47 yıllık kulüp, merhum Başkan İbrahim Yazıcı, teknik direktör Ertuğrul Sağlam, futbolcular ile "fair-play ödülü"nü kazanan centilmen ve coşkulu taraftarıyla "yeşil-beyaz devrime" imza atmıştı.

İstanbul'un 100'er yıllık; yaygın medya destekli takımlarına meydan okumuştu bu camia...

Kaptan Ömer Erdoğan, sahanın ortasında, taraftarlar arasında sıkışık kalan 2 katlı takım otobüsünün üstünde havaya kaldırırken kupayı, nasıl da gurur duymuştu koskoca şehir.

Dedelerin, ninelerin, annelerin duaları sonucu, benim şehrim şampiyon olmuştu.

Beni Bursasporlu yapan ve 1974'te ilk kez elimden tutup stada götüren babam 66 yaşında, ben 41 yaşında gördüm şampiyonluğu!

İkizlerimiz daha 4 aylıktı.

Sonraki yıllarda çocukların yaşlarını sorduklarında, gururla;

"Şampiyonluk yılında doğdular" diyordum.

Çarşambapazarı'nda oturmasına rağmen, hayatında hiç maça gitmeyen Zuhal Teyzem, ertesi gün 17 Mayıs'ta Atatürk Stadı'ndaki kupa törenine gelmişti.

70-80 bin kişinin stada girmeye çalıştığı o izdihamda zoru başarıp, kuzin Yeşim'le beraber  kendilerini güç bela içeri atabilmişti.

Biz, Adem Vural ve Erkan Öncel'le birlikte Kapalı Tribünü'nün çatısından kupa törenini Olay TV'den 3 saat boyunca canlı anlatmıştık.

Artuk ben de şampiyon apoletli bir takımının yazarı ve yorumcusuydum.

BOĞAZ'A YEŞİL-BEYAZ DAMGA

Boğaz Köprüsü'ne, Yeditepe'nin gerdanlığına yeşil-beyazlı bayrağımız asıldığında, İstanbul'un 3 takımına sağlanan üstünlük adeta tescilleniyordu.

"Bursaspor bayrağı Boğaz'da dalgalanacak.

Yer yerinden oynayacak!" şarkısı gerçek olmuştu.

O efsane kadro, tarihe geçmişti.

Yeni sezonda, "yeşil-beyazlı topraklarda" göğsündeki ay-yıldızla; Şampiyonlar Ligi müziğini dinlerken, hangimizin tüyleri ürpermemişti ki!

O ANLAR, PAHA BİÇİLMEZDİ

Sonrasında Manchester'da, Valencia'da, Glasgow'da tarihe tanıklık etmek paha biçilmezdi!

Yurdun dört bir yanında, Anadolu'da; benim insanım, Bursasporlu olmasa da, davulllarla zurnalarla, hem de "Timsah yürüyüşü" yaparak kutladı.

5. Şampiyon, yüreklere kazındı.

Türkiye'nin sempatisini kazandı.

3 YILDIR YÜREKLER SELANİK!

Gel gelelim;

şampiyon apoletli kulüp, son yıllarda yapılan zincirleme hatalar sonucu, son 3 sezonda "kümede kalma mücadelesi veren" bir Anadolu takımı haline geldi.

3 yıldır yürekler Selanik!..

Taraftarlar, 2010'da;

"O sene bu sene" derken...

Son 3 yılda ise, "Acaba, 'bu sene' ligde kalabilecek miyiz?" diyerek, hesap üstüne hesap yaptı/yapıyor..

HER ŞEY ARMA İÇİN...

Yeşil-beyaz sevdalıları, barut fıçısı olsa da, armaya olan sevdasından dolayı, kan kussa da "kızılcık şerbeti içtim" diyor.

Çünkü, biliyor ki;

En az 550 milyon (trilyon) lira borçla düşerse, bir daha kolay kolay geri dönemeyeceğini iyi biliyor!

Mersin İY, Gaziantep, Ordu, Kocaeli, Karşıyaka örnekleri ortada...

TARAFTARDAN PANKARTLI MESAJLAR

Bir de işin, moral verme ve sahip çıkma tarafı var ki, burası da çok önemli.

Bursa'da bugünlerde her yer yeşil-beyaz mesajlarla dolu...

-Koca çınar devrilmez!

-Seni sevmeyi ağır ödüyoruz!

-Şehrini savun arkadaş!

-Ruhunu koy ortaya...

-Ercüment, Baliç, Musisi gibi (layık olun bu taraftara)...

-Biz hep o formanın içinde olmayı hak ettik!

-Şehrinin takımına sahip çık Bursa!

Bu pankartlar salı gününden itibaren kentin muhtelif üst geçitlerine ve köprülerine asıldı.

Taraftar;

Hem renktaşlarını; şehri maça motive ediyor, hem de takıma gerekli mesajları veriyor.

Camia, bugün unutulmayacak şampiyonluğu kendince kutlayacak; ama yüreği ağzında bir şekilde...

Çünkü herkesin aklı 19 Mayıs Pazar günkü kader maçında...

Malum, taraftar biletleri bitirdi ve kombinelerde gelmeyen sayısı çok az olursa; Bursaspor, 3,5 yıl sonra Timsah Arena'da ilk kez "kapalı gişe" oynayacak.

İZLEYİN, İZLETTİRİN...

Bursasporlu futbolcular, eminim ki, 16 Mayıs 2010 şampiyonluk kutlamalarını izlemiştir.

Seyretmeyenlere de kulüp izlettirir diye düşünüyorum!..

Öyle ya;

80 bine yakın taraftarın Atatürk Stadı'nı nasıl hınca hınç doldurduğunu, şampiyonluğu nasıl kutladığını görürlerse, belki özgüvenleri ve inançları daha da artar.

Bursaspor'un büyüklüğünü daha iyi anlarlar.

Eğer futbolcular;

16 Mayıs'ı iyi idrak ederlerse, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nda "çifte bayram" yaparız.

Tabii, son haftada Malatya'da da gerekecek 1 veya 3 puanı almak şartıyla...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları