İbrahim Kalın: Tehdit ve yaptırımlar hiçbir olumlu sonuç vermeyecek

İbrahim Kalın: Tehdit ve yaptırımlar hiçbir olumlu sonuç vermeyecek

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, S-400 konusunda ABD Kongresine sunulan yaptırım teklifine karşı Başkan Donald Trump'ın yapıcı bir rol oynamasını beklediklerini kaydederek, "Tehdit ve yaptırımların bir yararı olmayacaktır ve hiçbir olumlu sonuç vermeyecektir. ABD ile tabii ki bu konuda bir çatışma istemiyoruz ama Türkiye'nin meşru güvenlik kaygılarını da herkesin anlaması gerek." dedi.

2019.04.17 00:15 - Son Güncellenme: 2019.04.17 00:15 - Siyaset - HABER MERKEZİ
A
İbrahim Kalın: Tehdit ve yaptırımlar hiçbir olumlu sonuç vermeyecek

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) ile  Amerikan-Türk Konseyi (ATC) tarafından düzenlenen 37. Ortak Yıllık Konferansı'na  katılmak üzere geldiği Washington'da yabancı basın mensuplarına Türk-Amerikan  ilişkilerini değerlendirdi.

Türkiye'nin Batı'dan uzaklaştığı yönündeki eleştirilere yanıt veren  Kalın, Türkiye'nin, dış politikasına 360 derecelik bir açıdan baktığını ve dış  politika seçeneklerini genişletip çeşitlendirdiğini söyledi.

Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi alınması konusunu değerlendiren  Kalın, Türkiye'nin son 10 yıldır Patriot füze sistemini almaya çalıştığını ve   güçlü bir hava savunma sistemi olmayan birkaç ülkeden biri ya da tek NATO üyesi  olduğunu belirtti.

"Türkiye CAATSA'ya maruz kalmamalı"

Türkiye'nin daha önce Patriot füze sistemi almak için çok uğraştığını  ancak bu isteğinin gerçekleşmediğini anlatan Kalın, Türkiye'nin sadece hava  savunma sistemi almak istemediğini, aynı zamanda kendi sistemini de geliştirmek  istediğini, ancak ABD'nin sunduğu paketin, Türkiye'nin ihtiyacını karşılamadığını  ve Rusya'nın teklifinin ''birlikte üretimi'' içerdiğini ifade etti.

Kalın, Türkiye'nin Rusya ile S-400 anlaşmasını, ABD Kongresinde CAATSA  (ABD'nin Düşmanlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası) yasasından bir  yıl önce yaptığını ve S-400'lerin dolayısıyla bu yasaya maruz kalmaması  gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:

"Yine de o noktaya gelinirse Başkan Trump'ın muafiyet yetkisini  kullanmasını bekleriz. Son telefon görüşmesi (Erdoğan-Trump) sanıyorum 6 hafta ya  da 2 ay önceydi. Başkan Trump CAATSA konusunu takip edeceğini söylemişti ve bu  konunun çözümü konusunda iyi niyetli olduğunu düşünüyorum."

S-400 ve F-35 konusunda komite önerisi

Kalın, ABD'li yetkililerin, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 almasının F-35  programını tehlikeye atacağı yönündeki açıklamalarına şöyle yanıt verdi:

"ABD'li meslektaşlarımıza bu konuyla ilgili teknik bir komite  kurulması teklifinde bulunduk. Türkiye'de S-400 sisteminin kurulmasının, F-35  sistemindeki hassas verilere erişim sağlamayacağının teminatını vermek istiyoruz.  Teklifimiz, bu komitenin NATO çatısı altında kurulması. Bu teklif hala masada ve  ABD'li meslektaşlarımızın cevabını bekliyoruz. S-400'ün hiçbir sistemi tehlikeye  atmasını istemeyiz."

"Tehdit ve yaptırımların bir yararı olmayacaktır"

ABD Kongresine sunulan "Türkiye'ye yaptırım" teklifine Trump'ın yapıcı  bir şekilde müdahil olmasını beklediklerini kaydeden Kalın, "Daha önce de  defalarca söylediğim gibi, tehdit ve yaptırımların bir yararı olmayacaktır ve  hiçbir olumlu sonuç vermeyecektir. ABD ile tabii ki bu konuda bir çatışma  istemiyoruz ama Türkiye'nin meşru güvenlik kaygılarını da herkesin anlaması  gerek." dedi.

Türkiye-Suriye sınırında güvenli bölge oluşturulması konusunda ise    hem Türkiye hem ABD tarafında çalışmaların ve görüşmelerin sürdüğünü söyleyen  Kalın, ''İlerleme kaydediyoruz ve bu olumlu bir gelişme. Güvenli bölgenin bizim  kontrolümüzde olması gerektiğine inanıyoruz. Fırat'ın doğusu bütün terörist  unsurlardan temizlenmeli, yani YPG/PKK."

Güvenli bölge konusu

Kalın, güvenli bölge konusundaki görüşmelere ilişkin, ''ABD tarafından  Türkiye-ABD ilişkileri konusunda bazı olumlu sinyaller alıyoruz.'' ifadesini  kullandı.

ABD'nin YPG/PKK konusunda politikasını değiştirmesi gerektiğini ve  Suriye'de barış ve güvenlik için bu unsurlara ihtiyaç duyulmadığını belirten  Kalın, ''Biz de DEAŞ'ın yeniden ortaya çıktığını hiçbir şekilde görmek istemeyiz  ve  İdlib, Deyrizor ve neresi olursa olsun DEAŞ ile mücadeleye hazırız.''  şeklinde konuştu.

"Türkiye, İran yaptırımlarından muaf tutulmak istiyor"

İran yaptırımları konusunda da değerlendirmede bulunan Kalın,  Türkiye'nin yaptırımlardan muaf tutulan ülkelerden biri olduğunu hatırlatarak,  "(ABD'nin mayıs ayında devreye girecek İran'a yönelik yaptırımları) İran'a  yönelik yaptırımlardan Türkiye'nin muaf tutulmasını bekliyoruz. Bu konudaki  talebimizi en güçlü şekilde ABD'ye ilettik." dedi.

Türkiye'nin İran'a yaptırım uygulamayı düşünüp düşünmediğine dair bir  soruya da Kalın, İran'ın, Türkiye'nin ana petrol tedarikçilerinden biri olmasının  yanı sıra, Türkiye'nin komşu ülkesi olduğunu ve İran ile Astana Süreci de dahil  birçok konuda ortak hareket ettiklerini anımsattı.

Kalın, "İnsanlar, Türkiye'nin İran'a sırtını dönmesini beklememeli.  Biz yaptırımdan ziyade daha fazla sözleşme yapmak için bekliyoruz. Türkiye, İran  ile nükleer anlaşmayı en başından beri destekledi ve bu anlaşmanın devam etmesi  gerektiğini düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

"Eğer Türkiye'ye güvenemezlerse biz de onlara güvenemeyiz"

Türkiye'nin bazı ABD'li firmaların savunma teknolojilerini muhafaza  etme endişelerini anladıklarını dile getiren Kalın, "Ancak Türkiye daha önce de  birçok NATO misyonunda kanıtladığı gibi güvenilir bir ortak. Eğer onlar  Türkiye'ye güvenemezse biz de onlara güvenemeyiz." ifadelerini kulandı.

Kalın, Türkiye'nin alternatif arayışının sadece S-400 meselesi ile  ilgili olmadığını vurgulayarak, ABD'nin YPG/ PKK'ya verdiği destek ve FETÖ  meselelerinin de kamuoyunun düşünme şeklini etkilediğini vurguladı.

"Türkiye-AB ilişkileri eşitliğe ve ortak çıkarlara dayanmalı"

AB-Türkiye ilişkileri hakkında da değerlendirmelerde bulunan Kalın,  2005'ten bu yana sadece bir faslın açılıp kapandığını, bazı fasılların açıldığını  ancak kapanmadığını, bazılarının ise açılmasının engellendiğini kaydetti.

Kalın, Türkiye'nin Kopenhag Kriterleri'nin karşılanması konusunda  birçok ülkeden çok daha iyi bir durumda olduğunun altını çizerek, "Türkiye-AB  ilişkileri eşitliğe ve ortak çıkarlara dayanmalı." dedi.

"Aynı anda 3 terör örgütüyle mücadele veriyoruz"

AB'ye tam üyelik haricinde Türkiye'ye Şengen dışında da verilen  sözlerin tutulmadığına işaret eden Kalın, "Türkiye, aynı anda 3 terör grubuna  (PKK, DEAŞ ve FETÖ) karşı savaş veren tek NATO müttefiği. Türkiye'ye bu konuda  NATO ve Avrupa'daki müttefiklerinden ne kadar yardım geldiğine baktığımızda, çok  az olduğunu görüyoruz." diye konuştu.

Kalın, "Avrupa, sadece Türkiye'deki değil, Mısır'daki duruma da cevap  vermekte başarısız olmuştur. Şimdi Sisi'yi hiçbir şey olmamış gibi kırmızı halıda  karşılıyorlar. Bunların hepsini bir araya koyunca nasıl hissettiğimizi  anlıyorsunuzdur. Hala AB'ye tam üye olmayı düşünüyoruz ancak Avrupa cephesinden  bu konuda hiçbir olumlu sinyal almıyoruz." eleştirisini yaptı.

"Cemal Kaşıkçı cinayetine dair soruşturmaya Türkiye'nin bakış açısı"  üzerine bir soruya Kalın, "En başından beri bu soruşturmada şeffaflık istedik,  ancak hiçbir şeffaflık göremedik. Şu anda Riyad'da devam eden bir mahkeme süreci  var. Umuyoruz ki bu süreç şeffaf olur ve gerçekler ortaya çıkar." şeklinde yanıt  verdi.

Cemal Kaşıkçı'nın bir gazeteci olmasının haricinde kendisinin de  arkadaşı olduğunu belirten Kalın, "Olay Türkiye'de yaşandığı için suçluların  adalet önüne getirildiğinden emin olmak adına yapabileceğimiz her şeyi yaptık."  dedi.

Diğer Siyaset Haberleri için tıklayın


2019.04.17 00:15 - Son Güncellenme: 2019.04.17 00:15 - HABER MERKEZİ
A