"Fransa her yıl binlerce Romanı gerekçe göstermeksizin sınır dışı ediyor"

AK Partili Bekle, yaptığı açıklamada, TBMM'nin ev sahipliğinde Antalya'da düzenlenen NATO Parlamenter Asamblesi toplantısına işaret ederek, toplantıda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun, Fransız Parlamenter Sonia Krimi'nin 'Ermeni soykırımı' sözlerine verdiği yanıtı anımsattı.  Çavuşoğlu'nun "Soykırım ve tarih konusunda Türkiye'ye ders verebilecek en son ülke Fransa'dır. Çünkü Ruanda'da, Cezayir'de olanları unutmadık. Fransa kendi karanlık tarihine baksın, Türkiye'ye ders vermeye kalkmasın" ifadelerinin altını çizen Bekle, Çavuşoğlu'na Cezayir ve Ruanda'dan destek mesajları geldiğini kaydetti.

'ROMANLAR KİTLESEL VE HAKSIZ OLARAK SINIR DIŞI EDİLMEYLE VE AYRIMCILIKLA KARŞI KARŞIYA'

Bekle, Fransız Parlamenter Krimi'nin bu çıkışına karşın, Fransa'nın Roman göçmenler konusunda izlediği politikaları anımsattı.

Fransa'nın Roman göçmenler konusunda belki de Avrupa'nın en sert politikalar izleyen ülkesi olduğunu ifade eden Bekle, "Her yıl binlerce Roman sınır dışı ediliyor. Fransa'da Romanların para karşılığında Bulgaristan ve Romanya'ya geri gönderilmesi, kamplarının kapatılmasıyla konunun gündeme geldiğini unutmamak gerekir. Soykırım utancını, ayrımcılık ayıbını, dışlama kusurunu işleyenler esasen kendi suçlarını bize yansıtmak isteyenlerdir" dedi. 

Fransa'daki Roman vatandaşların halen kitlesel ve haksız olarak sınır dışı edilmeyle ve ayrımcılıkla karşı karşıya olduğunu vurgulayan Bekle, "Yeni göç yasasına rağmen, Fransa'daki Romanlar hala seri tahliyelere, adil olmayan sınır dışı edilmelere ve ayrımcılığa karşı savunmasızlar" ifadelerini kullandı.

'FRANSA UYGULAMADAN VAZGEÇMİYOR'

Türkiye'nin de aralarında olduğu 47 Avrupa Konseyi üyesi ülkenin, Romanlara yönelik ayrımcılığı ortadan kaldırmak için bir dizi önlem almak konusunda uzlaştığını belirten Bekle, buna rağmen Romanların Fransa'da özel bir tür baskıyla karşı karşıya olduklarını, Avrupa Roman Hakları Merkezi tarafından verilen rakamlara göre Fransa çapında 22 bin 300 Romanın kamplarından atıldığını kaydetti.

Fransa'da Roman kamplarının genellikle yoksul semtlerde kurulduğunu ve bu bölgelerin zaten zorlanan imkanlarıyla iyice yetersiz kaldığını ifade eden Bekle, şöyle devam etti:

"Dönemin Fransa İçişleri Bakanı Manuel Valls, 'Romanların yaşam tarzları bizimkinden çok farklı' demiş ve 'Onların kaderi Romanya ve Bulgaristan'a dönmek' diye eklemişti. AB Romanları sınır dışı eden Fransa ile bu konuda kriz yaşamıştı. Ancak İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre Fransa, Romanları sınır dışı etme uygulamasından vazgeçmiş değil. Örgütün raporuna göre, binlerce Romanyalı ve Bulgar Roman halen hakları ihlal edilerek Fransa'dan ayrılmaya zorlanıyor. Polis, çoğu Fransızca bilmeyen Romanlara ne yazdığını açıklamadan belgeler imzalatıyor ve herhangi bir kopya vermiyor."

'YAHUDİLERE UYGULANAN TEHCİR KARARI GİBİ'

AK Partili Bekle, "Fransa'nın entegrasyon politikaları uygulamak yerine kolay yolu seçerek Romanları ülkesinden çıkarmasını, İkinici Dünya Savaşı sırasında Yahudilere uygulanan tehcir" kararına benzetti. 

Fransız hükümetinin Romanlara yönelik uygulamalarının, öncelikle insan hakları grupları, ayrımcılıkla ve ırkçılıkla mücadele eden gruplar ve medyanın önemli bölümü tarafından eleştirildiğini, 'Anayasal suçlu' ilan edilen Sarkozy için Sosyalist Parti'nin 'ırkçı' terimini kullandığını, uygulamaların 'Fransa için utanç verici' olduğu açıklamalarının yapıldığını belirten Bekle, "Katolik ve Protestan kiliseleri ile baş haham, Roman politikasını kabul edilemez bulurken, Fransız bir piskopos Fransız devletinin kendisine verdiği üstün hizmet madalyasını iade etti, bunları unutmayalım" dedi.